Cihan Başakçıoğlu - "Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiri nedeniyle barış isteyen akademisyenlere yönelik tasfiyelerin ardından, son yayınlanan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile birlikte toplamda 3608 akademisyen okullarından uzaklaştırıldı. İzmir'de üniversitelerinden çeşitli gerekçelerle uzaklaştırılan ve barış istedikleri için siyasal iktidarın her türlü baskısına maruz kalan akademisyenler tarafından 'İzmir Dayanışma Akademisi' kuruldu.

Akademik özgürlüğe, evrensel değerlere sahip çıkmayı ve haksız bir şekilde üniversitelerinden ihraç edilen akademisyenlerle dayanışmayı amaçlayan projede, akademik araştırmalar tartışılmak üzere seminerler düzenlenecek. Çeşitli üniversitelerden akademisyenlerin katılacağı akademinin ilk semineri 4 Kasım Cuma Günü İzmir Mimarlık Merkezi'nde gerçekleştirilecek.

'SALDIRILARA KARŞI BİR DURUŞU ÖREBİLMEK İÇİN PROJE'

Projeye ilişkin konuşan Eğitim Sen İzmir 3 No'lu Üniversiteler Şube Başkanı ve 9 Eylül Üniversitesi'nde görevli Doç. Dr. Ümit Akıncı, içerisinde bulunduğumuz süreçte kamuda bütün kesimlere yönelik bir saldırı olduğunu belirterek, üniversitelerdeki akademisyenler arasındaki dayanışmayı arttırmayı amaçladıklarını söyledi. Kamu çalışanlarının tutuklandıklarını, gözaltına alındığını ve açığa alındığını söyleyen Akıncı, bütün kamuya yapılan saldırıların karşısında üniversite içerisinde buna karşı bir duruşu örebilmek için böyle bir projeye başladıklarını belirtti. 

'DUYARLI AKADEMİSYENLER DESTEK OLMALI'

İlk olarak cuma günü yapılacak seminerde Kocaeli'nde akademiden uzaklaştırılan akademisyenlerin sunum yapacağını söyleyen Akıncı, bunun ardından dayanışmanın örülmesi için atılacak somut adımlara ilişkin tartışma yürüteceklerini söyledi. Periyodik olarak üniversitelerdeki akademisyenleri yanyana getirmeyi amaçlayan etkinlikler düzenleyeceklerini de belirten Akıncı, tüm duyarlı akademisyenleri bu projeye destek olmaya davet etti. 

'AKADEMİNİN BİAT ETMEYECEĞİNİ SÖYLÜYORUZ'

Eğitim Sen İzmir 3 Nolu Üniversiteler Şubesi Yönetim Kurulu üyesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Aydın Arı,ise akademinin dört duvar arasında olması gerektiği gibi bir düşüncelerinin olmadığını belirterek, "Bir maaş aldığımız için bilim yapmıyoruz. Maaş aldığımız için toplumla ilişki kurmuyoruz. Bu yüzden üniversitelerdeki her türlü baskıya uzaklaştırmalara, işten atmalara karşı Türkiye'nin değişik kentlerinde Dayanışma Akademileri örülüyor. İzmir'de bunun bir parçası. Akademik özgürlüğü savunuyoruz ve akademinin biat etmeyeceğini söylüyoruz. Bu düşüncelerimizin bir uzantısı olarak çalışma başlatıyoruz. Akademiyi savunmak için hem üniversitelerde hemde toplumla buluştuğumuz yerlerde birlikte olmaya ihtiyacımız var" diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi