BÜŞRA MURATDAĞI/ İZ GAZETE- Biz Kitap Yayınevi'nden çıkan ‘Vapur Hikayeleri’nin tanıtımı, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZDENİZ A.Ş.’nin katkılarıyla İzmir Körfezi’nin 70 yıllık emektarı Bergama Vapuru'nda yapıldı. Öykücü yazar Murat Şahin'in derleyip Türkiye edebiyatının en önemli kalemlerinden biri olan İzmir aşığı Tarık Dursun K.’ya ithaf ettiği kitabın içinde 25 öykü yer aldı. Kitabın tanıtımına yazarların yanı sıra pek çok İzmirli de katıldı, edebiyat çevrelerinden yoğun ilgi gösterildi.
‘KOLEKTİF BİR ÜRÜN’
Etkinlikte söz alan Murat Şahin, kolektif bir çalışmanın ürünü olarak tanımladığı Vapur Hikayeleri’nin nasıl ortaya çıktığını anlattı. Biz Kitap Yayın Yönetmeni Ümit Kartal ile yıllardır kurduğu iletişimi anlatarak sözlerine başlayan Şahin, “Ümit sürekli ‘Ağabey bir projem var’ diyerek farklı farklı fikirlerle gelirdi bana. Biraz benden kaynaklanan sebeplerden dolayı projelerin bir çoğuna dahil olamadım. Ancak bir gün yine ‘Ağabey bir projem daha var’ diye gelince; 2020 yılında yayınladığımız ve çok büyük ilgi gören Pasaport’tan Kordon’a isimli kitabımız ortaya çıktı. İsim babası da kendisidir. O kitabımıza sadece İzmir’de değil İzmir dışından da çok fazla talep oldu. İzmir'in belleğine bir kaynak eser daha bırakmak için bu yola çıktık. Vapur Hikayeleri de bu serinin bir devamı olarak ortaya çıktı” diye konuştu.
Pasaport’tan Kordon’a kitabında yer alan yazarların hiç birinin Vapur Hikayeleri’nde yer almadığını, yalnızca usta yazar Aydoğan Yavaşlı’nın yer aldığını kaydeden Şahin, “Aydoğan ağabeyden önsöz yazmasını rica ettim. Değerlerimizi unutmamak için de kitabımızı Tarık Dursun K.’ya adadık. Onu en iyi tanıyan, o yaşarken ‘manevi oğlum’ dediği Aydoğan Yavaşlıyı da tabii kitaba dâhil ettim. Kolektif iş benim çok önemsediğim bir şeydir. Vapur Hikayeleri’ne destek olan herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.
Kitabın önsözünü yazan Aydoğan Yavaşlı ise edebiyatın ‘edep’ kısmında usta çırak ilişkisi olduğunu belirterek Tarık Dursun K. ile olan ilişkisine değindi. Yavaşlı, Tarık Dursun K.’nın birçok kitabını yazarken nasıl bir serüvenden geçtiğine tanık olduğunu da aktardı.
Vapur Hikayeleri kitabında öyküleri olan yazarlar da etkinlikte kısa değerlendirmeler yaptı. İşte o açıklamalar:
Emel Kadör: Bu kitapta bulunmam için teklifte bulunulduğunda çok heyecanlandım ve çok mutlu oldum. Kitaptaki öykümü 10 yıl önce yaşadığım bir anıdan hareketle kurguladım. Elbette bir kurgu ama yaşam hep insanların birbirine dokunması, değmesi sonucu oluşan hikâyelerin bir bütünü aslında. Herkesin, hepimizin bir hikâyesi var ve bu hikâyelerle de başkalarının hikâyelerini çoğaltarak yaşamdaki büyük hikâyenin bir parçası olarak yaşamımızı sürdürüyoruz. Edebiyat iyi geliyor, hikâyeler iyi geliyor. Yazmaya ve okumaya devam.
Kumru Eğilmez: Murat Şahin’e ve Biz Kitap’a çok teşekkür ediyorum, çok büyük emekler verildi. Bütün yazar arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Benden öykü istendiğine çok mutlu olmuştum. Benim öykümdeki kahramanım, vapurlara binmeyi çok seven bohçacı bir kadın oldu.
Şebnem Barık Özköroğlu: Burada arkadaşlarımızla birlikte harika bir ekip oluşturmuşuz ne mutlu ne güzel. Ben öykümde Alaybey Vapuru’nun batış hikâyesini anlattım. Alaybey Vapuru şu anda Karaburun açıklarında suda, dipte. O vapura dalış yaptım, ona dokundum, anlamaya algılamaya çalıştım. Sonra batırılma videolarını izledim. Buradan bir hikâye oluşturmaya karar verdim. Çok dokunaklı geldi bu hikâye bana. Böyle oluştu hikâyem. Kitaptaki diğer vapur hikâyeleriyle birlikte olmak harika bir duygu.
Orçun Masatçı: İzmir muazzam bir şehir ve bu şehirde yaşamak, bu şehre katkı sunmak, bu şehre dair hikâyeler anlatmak bizim için onur verici. Biz Kitap’ın böyle bir projeye imza atmasından dolayı ve bu projenin içinde yer almaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum. İzmir'in anlatacak o kadar çok şey var ki bunun bir parçası olmanın gururunu eminim ki hep beraber yaşıyoruz.
Zeliha Şemin: Bu kitapla birlikte benim de ilk öyküm yayınlandı. Bu yüzden çok heyecanlıyım, çok güzel bir kitap oldu. Şu anda böyle bir yerde, edebiyat ile dolu bir sohbetin içerisinde olmaktan da çok mutluyum.
Gökmen Küçüktaşdemir: Çok güzel bir proje. İzmir ile ilgili bir şeyler yazmak her zaman ilgimi çekmiştir. Murat Şahin'in de teklifi üzerine ben de hikâyemle bu projeye katıldım. Keyifli bir kitap olmuş, içerisinde birbirinden güzel hikâyeler var. Burada hem yazarlar ile tanışmak hem de kitapla ilgili bir şeyler konuşabilmek gayet güzel oldu.
Alpaslan Bilen: Benim yazdığım yazı hem bir hikâye hem de bir gerçek. Karaburun'un 1925'li yıllarda karayolları yokken oraya işleyen bir vapur vardı, Uşak Vapuru. Karaburun halkı bu vapuru unutmaya başladı. Bu kitap çıktıktan sonra internette Uşak Vapuru'nun siciliyle ilgili yazılar çıkmaya başladı. Bu kitap sayesinde tekrar ilgi toplamaya başladı, unutulmaz oldu.
Batıgün Sarıkaya: Her şeyden önce edebiyatın birleştirici bir gücü var. Bu gücü ustalar ve yeni başlayanlar ile yaşamak önemli bir duygu çünkü edebiyatın içinde yürürken tek başınıza olmamak, başkalarından destek almak, onlarla bir arada olmak çok önemli bir güç veriyor. İzmir için bu tür çalışmaların yapılmasını da çok önemli buluyorum. Biz Kitap’ın da böyle bir girişimde bulunması ve bu çalışmada yönlendirici olması benim için çok mutluluk verici. Vapur Hikayeleri kitabında Karaburun açıklarında batırılan, uzun yıllardır gidiş geliş istikametinde hizmet vermiş olan Alaybey ve Dokuz Eylül vapurlarından esinlendim. Onların batırılma hikâyesini, geçmişte yaşanmış bir olayla ve kurmaca olayla birleştirebilir miyim diye düşündüm. Buradan yola çıkarak öykümü yazmaya çalıştım. Benim için iyi bir deneyim oldu.
Fatma Nuran Avcı: İzmir’e geleli beş yıl olmuştu. Üçkuyular Vapuru ile Bostanlı Vapuru arasında seyahat eden 10 yaşlarında bir erkek çocuğunu yazdım. Kıyılar bazen birleştirir, bazen ayırır. Vapurlar diğer araçlar gibi insanları birbirine kavuşturur, araçtır, hareket halindedir. Aşağı yukarı üç yıl gibi bir sürede yazdım bu öyküyü, İzmir’e gelişim bana da bir anı oldu. Bir gurbet öyküsü oldu. İzmir’in güzelliğinin ve körfezin bir anlamı oldu. Her seyahat başka şeyler düşündürttü. İzmir her şeyi yazmaya ve yaşamaya layık bir şehir. Vapurlar ise apayrı bir güzellik benim için.
İZMİR VE DENİZ İLİŞKİSİ GÜÇLENSİN İSTİYORUZ
İZDENİZ A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi M. Ayhan Kara da kitabın güzel bir düşünce ve yaklaşımla ortaya konduğunu belirterek emeği geçenlere teşekkür etti. Farklı öykücülerden oluşan derlemenin, İzmir’in vapurlarını çalıştıran yönetim olarak kendilerine de heyecan verdiğini kaydeden Ayhan Kara, “Kitabın tanıtımının Bergama Vapuru’nda olması hem anlamlı hem de heyecan verici. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in İzmir ile deniz ilişkisini güçlendirme perspektifi çerçevesinde, biz de deniz ile ilgili her şeyi desteklemeye çalışıyoruz. İZDENİZ olarak İzmir’in deniz ulaşımını daha da güçlendirmeye çalışırken deniz ve İzmir ilişkisini büyüten böylesi edebi bir etkinliğe destek olmaktan da mutluluk duyduk” ifadelerini kullandı.
