İZMİR HABERLERİ

Depremzede İzmirlilerden Soyer’e destek: Kooperatif modeli umut kaynağı olmuştu

30 Ekim 2020’deki İzmir depreminde, Bayraklı’daki evlerini kaybeden ve eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in başlattığı kooperatif modeli sayesinde evlerine kavuşan yurttaşlar, 19 Eylül’de görülecek ‘kooperatif’ duruşması öncesi Soyer’e destek olmak adına basın açıklaması düzenledi.

Abone Ol

30 Ekim 2020’deki depremin ardından Halk Konut modeli ile ev sahibi olan yurttaşlar, Halk Konut Yapı Kooperatifinin inşa ettiği yapı önünde, 19 Eylül’de görülecek ‘kooperatif’ duruşması öncesi eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e destek olmak amacıyla basın açıklaması düzenledi.

Halk Konut Yapı Kooperatifi Başkanı Selçuk Akay, kendilerine bu imkanı veren Soyer ve ekibine teşekkür ettiği açıklamasında, “Çok yorulduk, kredi alamadık, enflasyon bizi çok zora soktu ama inşallah yakın zamanda anahtarlarımızı alıp yeniden evlerimize kavuşacağız. Bize bu imkanı verenlere teşekkür ediyoruz. Belediyeler, belediye şirketleri sayesinde bu noktaya geldik” ifadelerini kullandı.

Halk Konut Sakini Aytekin Keskin ise “Tunç Soyer bizim için bir ağabey, baba gibiydi. Herhalde bugün bu sokaklarda gezse insanlar ona sarılır, öperdi. Dava konusu bize, siyasetin bir konusu gibi geliyor” ifadelerini kullandığı açıklamasında, “Buradaki herkesin herhalde Tunç Soyer’e bir vefa ve gönül borcu vardır. Çünkü biz Tunç Başkan sayesinde yüzde 20 emsal artışı aldık. Bu artış sayesinde insanlar cüzi rakamlarla ev sahibi oldu. Dolayısıyla Tunç Soyer bizim için bir ağabey, baba gibiydi. Herhalde bugün bu sokaklarda gezse insanlar ona sarılır, öperdi. Dava konusu bize, siyasetin bir konusu gibi geliyor. Burada her mahallede her sokakta Tunç Beyin bir izi vardır. Onun içeride kalmasını biz ne yazık ki içimize sindiremiyoruz, bunu çok büyük bir haksızlık olarak görüyoruz. Keşke Tunç Bey gibi insanların sayısı Türkiye’de daha fazla olsaydı. Bence İzmir için çok büyük bir değerdi” diye konuştu.

"Ortaya yeni bir sistem kondu"

Halk Konut Yapı Kooperatifi Başkanı Selçuk Akay, Halk Konut modeli ile müteahhitleri dışarıda bırakan ve güvenli binalar inşa edilmesinin önünü açan bir sistem ortaya konduğunu kaydettiği açıklamasında, “3 yıldır bu apartmanı yapmaya çalışıyoruz ve sona yaklaştık. Burası, kooperatif sistemiyle buraya gelebildi. Biliyorsunuz, kooperatifçilik aslında bizim yaptığımızdan daha farklı bir şeydi çünkü ev 5-10 senede belki yapılırdı. Ama biz evlerimiz yıkıldığı için daha hızlı olmalıydık. Dolayısıyla ortaya yeni bir sistem kondu. Belediyemiz de buna destek oldu ve dolayısıyla arsalarımızı kooperatife devrettik ve inşaata başladık. Zeminimizi güçlendirdik, daha sonra kaba ve ince işler başladı” ifadelerini kullandı.

"Halk Konut modeli ilham kaynağı oldu"

Halk Konut Sakini Aytekin Keskin, Halk Konut modelinin kendilerine ilham kaynağı olduğunu, Soyer sayesinde ev sahibi olduklarını söyleyerek, “Deprem olduğunda buradaki binalar riskli, hasarlıydı ve herkes çok zor bir süreçten geçiyordu. Buradaki kat malikleri müteahhitlerden teklif alma konusunda uğraşıyordu çünkü ‘sadece müteahhitler konut yapıyor’ diye düşünüyorduk. Ama eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in desteğiyle kooperatif modeli gerçekleşti ve bu ilk kez yapılıyordu. Bu model bizim için çok büyük bir umut kaynağı oldu ve biz kendi evlerimize geçtik. Türkiye’de inşaat maliyetleri çok artmış olmasına rağmen yine de çok uygun fiyatlarla evimize geçebildik. Konut ve barınma sorunu Türkiye için çok büyük bir sorun çünkü müteahhitler var. Oysa Almanya’da kooperatiflerin ev yapımında olma oranı yüzde 66’yı buldu. Bu Türkiye’de yüzde 1 seviyesinde kaldı. Biz Tunç Başkanın bize açtığı yol sayesinde yeni bir konut yapım modeli sayesinde ilerleme sağladık. Şu anda bu mahallede 20’den fazla şantiye var. Birkaç ay öncesinde 40 adet malik kendi evlerine geçti. Birkaç ay sonra yine 40 kadar malik burada evine geçmiş olacak. Toplamda 1350 aile bu sayede ev sahibi olacak. Özellikle İzmir gibi deprem riskini yüksek olduğu yerlerde dirençli binalara ihtiyaç var. Sürecin ilk başından itibaren Tunç Başkanımız sayesinde ev sahibi olduk. Bu mahalledeki insanlar kooperatif modeli sayesinde evine geçiyor. Biz ona çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

“Binaların denetim süreci güven veriyor"

Depremden sonra en büyük sorunun ‘güven’ olduğunu söyleyen ve bu modelde en çok güven olduğunu çünkü denetimlerin doğru ve iyi yapıldığını ifade eden Keskin, “Başka bölgelerde, emsal artışın olmadığı yerlerde maliyetler 5,5-6 milyon TL’ye yaklaşıyor. Bizim mahallemizde emsal artış var ama yine de maliyetler 3,5-4 milyon TL’ye yaklaşıyor. Oysa kooperatifle yapılan konutlar bundan çok daha uygun şekilde faydalanabiliyor. Bir de elbette binaların yapım sürecinde sürekli denetlenmesi insanlara güven veriyor. Zaten burada en büyük sorun güven sorunu çünkü insanlar binaların güvenli şekilde yapılıp yapılmadığını bilmek istiyor” dedi.

“Keşke model sürdürülseydi de Türkiye'ye örnek olsaydı"

31 Mart 2024 yerel seçimlerin ardından Halk Konut modelinin sürdürülmemesini üzüntüyle karşıladıklarını belirten Keskin, “Keşke bu model sürdürülseydi de Türkiye’ye örnek olsaydı” ifadelerini kullandığı açıklamasını, “Yerel seçim sonrasında belediye şirketleri kooperatif modelinden çekildikten sonra herkes kendi göbeğini kendi kesmek zorunda kaldı. Bu model sürdürülebilseydi yaşadığımız sıkıntıların büyük kısmını aşabilirdik. Buradaki en büyük sorunlar teknik sorunlardı ve finansman sorunları vardı. Mesela bu bina hiç kredi kullanmadan yapıldı. Bu koşullarda böyle bir eve sahip olmak çok kıymetli ve aynı zamanda ekonomik. Keşke bu model sürdürülseydi de Türkiye’ye örnek bir model olsaydı. Devam etmediği için çok üzgünüz. Burada gezdiğinizde hep yarım kalmış binaları görmüş olacaksınız. Oralarda müteahhitlerin kar marjları ve kentsel dönüşüm yasasındaki problem yüzünden sıkıntılar yaşandı. Ama Halk Konut modelinde vatandaşın mağduriyeti en aza indi. Keşke bu çalışma devam etseydi” diye noktaladı.