Demokrasinin gücü: Kuvvetler Ayrılığı

Nitelikli demokrasinin gücü; ‘’KUVVETLER AYRILIĞI’’, demokrasi için en büyük tehdit de güçlerin bir merkezde toplanmasıdır.

Abone Ol

Demokrasiyi diğer siyasal rejimlerden ayıran en önemli fark da demokrasinin dengeler üzerine oturan ‘’İNCE AYARLI’’ bir yönetim biçimi olmasıdır.
Sayısal çoğunluk; demokrasiyi tanımlamada ‘’yeterli’’ değildir; demokrasi, aynı zamanda ‘’RIZAYA’’ ve uzlaşıya dayanan bir rejimdir.

Yasama, yürütme ve yargının iktidar tarafından kontrol edilmesi; iktidarın denetlenemeyen bir güce sahip olması, sadece demokrasi için değil; siyasal iktidar açısından da ‘’TEHDİT’’ niteliği taşır.

Denilebilir ki; demokrasi açısından sağlık işareti, güçlerin paylaşılmasıdır.
Bu arada; doğrudan herhangi bir düşünceye, siyasal partiye ve lidere bağlı olmayan ortalama sade Türk vatandaşı, Cumhuriyet’in laik niteliğinin ve kendi yaşam tarzının ‘’tehdit’’ altında olmadığından emin olmalıdır.

Öte yandan; toplumsal barış ve huzur için siyasal iktidar; toplumla ve siyasal muhalefetle diyalog kanallarını açık tutmalı, uzlaşma yolunu kapamamalıdır.
Özellikle; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde gücün tek merkezde toplandığı tek parti egemenliğine karşı, güçler ayrılığı; demokratik laik Cumhuriyet’in ‘’SİGORTASI’’ işlevini görür.

Toplumsal muhalefet

Demokrasinin en önemli özelliği; şeffalık, katılımcılık, çoğulculuk, çok seslilik ve özgür tartışmaya açık siyasi ortamın varlığıdır.
Bu arada; demokrasinin ‘’güç kaynağı’’ toplumsal muhalefettir.
Demokrasinin en önemli dinamiklerinden biri, ‘’TOPLUMSAL MUHALEFET’’dir.
Unutmayalım ki; ‘’nitelikli’’ demokrasi, sadece TBMM’de temsil edilen siyasi partilerden oluşan bir ’’takım oyunu’’ değildir.
Sendikalar, dernekler, sivil toplum örgütleri, üniversiteler, düşünce kuruluşları; demokrasinin ‘’OKSİJEN ÇADIRI’’dır.
Demokrasi; açıklığı, aydınlığı, uzlaşmayı öngörmektedir.
TBMM’ de sayısal çoğunluğa sahip olmak; uzlaşmayı ‘’göz ardı’’ etmenin gerekçesi olamaz.
Kalabalıkları bir araya getiren mitingler; toplumsal muhalefetin ortaya koyduğu demokratik tepki ve toplumsal reflekstir.
Mitingler, bir yönüyle de toplumsal gerilimin boşaldığı zemini oluşturarak demokratik rejimin ‘’EMNİYET SUBABI’’ işlevini görmektedir.
Demokrasinin bir özelliği de; tehdit ve tehlikeler karşısında kendisini koruyabilecek mekanizmalara sahip olmasıdır.
Bağımsız yargı, sivil toplum ve Anayasa mahkemesi; demokratik mekanizmalardır.

SONUÇ OLARAK:

Sayısal çoğunluğa sahip olmak; uzlaşıyı göz ardı etmenin gerekçesi olamaz.