Gizem TABAN/İZ GAZETE- Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de koronavirüs ile mücadele devam ederken gelinen noktada ikinci normalleşme sürecine de sayılı günler kaldı. Yaklaşık 1 yıldır süren salgında ilk normalleşme haziran ayında başlamış, ancak vakaların yükselişe geçmesiyle beraber yeniden tedbirler ve kısıtlamalar devreye girmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada; illerin düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli olarak sınıflandırılacağını belirterek, mart ayı itibarıyla kademeli normalleşme sürecinin başlatılacağını açıkladı. İkinci normalleşme sürecine dair değerlendirmelerde bulunan İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı, alınacak kararlarda bilimsel verilerin ve toplum sağlığının gözetilmesi gerektiğine vurgu yaptı.  Çamlı kademesiz ve kontrolsüz bir açılımın toplum sağlığı açısından olumsuz sonuçlara neden olabileceğini söyledi. Çamlı ayrıca İzmir özelinde vaka ve test sayıları hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulundu. 


‘BAŞLADIĞIMIZ NOKTAYA DÖNEBİLİRİZ’

Haziran ayında gerçekleşen ilk normalleşme sürecindeki yanlışlara değinen Dr. Lütfi Çamlı yeni süreçle ilgili uyarılarda bulundu. Çamlı, “Haziran’daki normalleşme sürecinde bilimsel veriler bu konuda bir açılımı çok da desteklemezken ekonomik kaygılar nedeniyle bir açılım gerçekleşti. Üstelik bu açılım bölgelerin, illerin özelliklerine dikkat edilmeden tüm ülkede aynı anda, kademesiz, kontrolsüz bir şekilde gerçekleşti. Bu bir yanlıştı. Geldiğimiz noktada, verilerin iller bazında açıklanması olumlu bir adım. Dolayısıyla bundan sonra alınacak kararların; illerdeki ve bölgelerdeki pandeminin şiddetine göre alınacak olması doğru bir yaklaşım olacaktır. Tedbirlerin, illerin ve bölgelerin özelliklerine göre kademeli bir şekilde gevşetilmesi söz konusu olabilir ama buna bilimsel verilerin ışığında karar verilmeli. Yoksa önceki gibi ekonomik kaygılarla, böyle bir açılım için veriler yeterli değilken tedbirlerin gevşetilmesi başladığımız noktaya dönmemize sebep olabilir” diye konuştu. 


‘TOPLUM SAĞLIĞI ÖNCELİK OLMALI’
Yeni süreçte alınacak kararlarda bilimsel verilerin ve toplum sağlığının gözetilmesi gerektiğini belirten Tabip Odası Başkanı Dr. Çamlı şunları söyledi: “Şu an bir mutant virüs riski de var, Avrupa’da bu noktada çok ciddi vaka artışı var ve yeniden kapanmalar, kısıtlamalar gündeme geliyor. Üstelik bilim insanları Türkiye’de özellikle Mart ayından sonra üçüncü bir pik olacağı öngörüsünde… Aşılamada toplum bağışıklığını elde edebileceğimiz aşılamaya bu yıl içinde ulaşmamız pek mümkün görünmüyor. Mutasyonlara karşı bu aşıların ne kadar etkili olacağı konusunda da bir kesinlik yok. Dolayısıyla alınacak kararlarda tüm bunlar göz önüne alınmalı. Kararların bilimsel veriler ışığında toplum sağlığı gözetilerek alınması gerekiyor. Hiçbir şey toplum sağlığının önüne geçmemeli. Yoksa her durumda, bir anda kademesiz, kontrolsüz bir açılım uygun olmayacaktır.”

 

'TEST SAYISINI AZALTTIKÇA VAKA SAYISI DÜŞÜK ÇIKAR’
İzmir özelindeki vaka ve test sayılarıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Dr. Çamlı, vaka sayılarında gerçekçi verilere ulaşılması için yapılan test sayısının artırılması gerektiğini vurguladı. Çamlı, “Açıklamalarda direkt olarak söylenmese de yapılan hesaplama sonrasında İzmir’de 1 hafta içinde yaklaşık 2 bin Covid-19 olgusunun görüldüğü, günlük olarak da ortalama 280 olgunun tespit edildiği çıkarımı yapılabilir. Bu, bizim sahadan aldığımız verilerle de büyük ölçüde uyumlu. Ancak burada konuşulması gereken başka bir nokta şu; 280 Covid-19 hastası var ama ne kadar test yapıldı? Örneğin; Aralık ayında test sayısı 15 bin civarındaydı, duyumlarımıza göre şu an öyle değil, günlük 3 bin civarında test yapılıyor. Bu test sayısının artması durumunda günlük vaka sayısı 280’in üzerinde çıkabilir. Test sayısını azalttıkça vaka sayısı daha düşük çıkar. O yüzden daha gerçekçi sayılara ulaşabilmek için daha çok test yapılması gerekiyor. İller bazındaki açıklamalarda illerde yapılan test sayıları belli değil. Vaka sayısı düşük olan illerde yapılan test sayısı rol oynamış olabilir mi, bunu bilmiyoruz. Mesela, İzmir’de 3 bin değil de 10 bin test yaparsanız vaka sayısı daha farklı çıkabilir. İzmir’e baktığımızda son 2 ay içinde ciddi bir vaka düşüşü oldu, 5 binlerden 280’lere inmiş görünüyoruz fakat son 10 günde kentteki vaka sayısı adeta bir plato çiziyor, daha aşağıya inmedi. Daha aşağı inmesi için belki başka tedbirlerin alınması gerekebilir” açıklamalarında bulundu.

Editör: Haber Merkezi