CHP nasıl eritilir?

Senaryo şöyle: CHP’liler CHP’lilerle davalık oluyor. Seçimi kazanan CHP’li başkanlar AKP’ye geçmez veya partisinden istifa etmezse görevden alınıyor, tutuklanıyor. MHP’nin kurucu önder ilan ettiği Öcalan konusunda “komisyon ziyaret etsin” önerisi ve tartışması sürüyor.

Abone Ol

Gazze konusunda sivil toplum örgütlerinin örgütlediği yardım gemisi Tunus’ta iki kez saldırıya uğradı. Hamas yöneticileri de Katar’da, Doha’da saldırıya uğradı. Bir süredir CHP’yi etkisiz duruma getirme çabaları var. Belediye başkanlarının tutuklanması ve ilgili davalar belediyelerden İstanbul il başkanlığına sıçradı. Beş bin polisle İstanbul İl binasını “işgal” eden Gürsel Tekin birçok eylemin başlangıç odağı. Geldiği siyah minibüste bir süre beklerken, minibüsteki arkadaşının da bir trol olduğu ortaya çıktı. Söylemleri neyse tersini yaparak kendine göre bir strateji geliştirmiş oldu ya da kendisine böyle yön verdiler. Gürsel Tekin’in yazılı olarak verdiği 32 isim siyah tişört ile rahatça binaya girip çıkarken, CHP’li milletvekilleri bile kendi il başkanlığı binasına girmekte güçlük çektiler.

Bu olaylar şaşırtıcı mı? Tabii ki değil. CHP’liler kendi içinde kavgaya itilmek isteniyor. Ancak partinin hiyerarşiye olan sadakati “çıkıntılık” yapanlara prim yaptırmıyor. CHP’nin bu geleneğine ek olarak, son yıllarda seçilen yöneticilerin partide uzun süre aktif çalışmamaları nedeniyle parti içinde etkin olamıyorlar. Bir sonraki seçim için pozisyon almak isteyenler de gözünü Genel Merkez mesajına dikmiş durumda. Bunun böyle olmadığı varsayımıyla hazırlanan “Gürsel Tekin’in kayyım yapılma projesi” daha başlangıçta etkisiz duruma düştü. Ancak “senaryo yazıcılar, görevli troller, kısmi devlet ve yargı gücü” ile “yasa dışı, hukuk dışı ve acımasız” eylemler ortaya konabilir mi? Kanımca iktidarın zaafa uğramaması için esas senaryo yazıcıları ellerinden geleni yapacaklardır.

Bunun için İzmir’de İŞİD temaslı, İran bağlantılı 16 yaşındaki bir çocuğun babasının pompalı silahı ile iki polisimizi şehit etmesi senaryonun bir parçası mıdır? Bunu bilmiyoruz ama ortada bir mesaj var. Bu mesaj kime yollandı onu zaman gösterecek. Bir iddiaysa İran bağlantısının arkasında İsrail gizli servisi var. İktidara yakın bir gazeteci “İŞİD zaten İsrail ve ABD tarafından kuruldu” gibisinden birşeyler yazdı. Ancak daha önce Türkiye de İŞİD’in kuruluşuna yardım etti ve destek oldu haberleri çıkmıştı. Hatta bazı yaralı İŞİD’çilerin bizim tarafta tedavi edilip geri gönderildiğine ilişkin haberler bile vardı. Gönül uyuyan İŞİD hücrelerinin polisimiz tarafından yakalanmasını ve etkisiz hale getirilmesini istiyor.

Ankara, İstanbul, İzmir, İmralı; iç siyaset. Doha (Katar), Gazze (Filistin), Sana (Yemen) ve Gazze Yadım gemisinin Tunus’ta 2 kez bombalanması. Sırada Rusya – Polonya gerginliği var. Siyasetle ilgilenmeyenler için evlilik katkısı, enflasyonu 2027’de tek rakama düşmesi gibi mutlu haberler.

AKP için çizilen hedef; herkesin kafasını meşgul edecek, hatta kafa karıştıracak haberlerle çözümün mevcut iktidar tarafından yapılmasının daha uygun olabileceği hissini vermek. Bu yaklaşımın daha önceki seçimlerde halkımızın bir kısmının oy vermede tercihi olduğu açık bir gerçek. Bu konuda en önemli destek de “yandaş” medyadan geliyor. Devlete olaylara müdahale etme konusunda da “troller” ön planda. Bu iki etkenle tutuklamalar, görevden almalar konusundaki ihbarlar ve başvurular trollerin görevi, konunun CHP’nin kendi içindeki iktidar ve rant savaşı olduğu ise yandaş medyanın görevi.

Seçim atmosferine girilince dünya lideri ilan edilen Erdoğan daha da ön plana çıkacak. Peki şu soruyu soralım; Öcalan hakkında yazılan senaryo nasıl yürüyecek. Tabii ki alternatif senaryolar günlük olayları da dikkate alıyor. Öcalan çıkacak mı, tarihten mi silinecek? Bunu hayal olarak görmeyin. Suriye’de öğrenci iken CİA tetikçisi olan Saddam Hüseyin tetikçilikten devlet başkanlığına yükseldi. Bir başka örnek Suriye’de devlet başkanlığına gelen eski el-Kaideci Colani takma isimli Ahmed el- Şara. 100 Yıldır Türkiye üzerine oynanan oyunlara direnen CHP’ye destek veren halkamızın Atatürk ve arkadaşlarına olan inancı nesillerden nesillere aktarılıyor. CHP’nin görevi de direnmek.