Cengiz Aldemir/ANKARA İzmir ili, Karaburun İlçesi, Küçükbahçe Mahallesi 567 ve 572 ada parsellerde 7x850 KWE kurulu gücüne sahip Sevtur Turizm ve Ticaret A.Ş’ne ait Karaburun GES Projesi’ni meclis gündemine taşıyan CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, 1970‘li yıllarda “Zeytin Ağaçlı Tarla” olarak parsellenen bu alanları Zeytin Ağacı yok” diyerek izin verilen projeyle tahrip ve talan edenlerin kimler olduğunu Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a sordu.

Güneş Enerji Santrali (GES) olarak parsellenen proje alanının Web Tapu/Kadastro sisteminde hala “Zeytin Ağaçlı Tarla” olarak geçtiğine dikkat çeken Çelebi, İz gazeteye yaptığı değerlendirmesinde, daha önce yoğun bir orman alanı olan proje alanının bugün toprağın sıyrılarak traşlandığı ve eko sistemin tahribata uğradığını ve bunun da uydu görüntüleriyle tespit edildiğini söyledi.

EKOLOJİK SOYKIRIM

Projenin arazi uygunluğu çalışmalarında, “Bölgede çam ağacı yoktur.” diye projeye izin verilmesine tepki gösteren Çelebi,” İzmir’in ekolojik değeri yüksek bu alanları bu hale getirenler kimlerdir? Kimler izin vermiştir? Bu soruları ülkem ve İzmir halkı için soruyorum. Bir çok önergemize yanıt alamıyoruz. Yanıtlanan önergelerimizde ise iş işten geçmiş oluyor. Ekolojik soykırımına dur demek için sorularıma Bakan Kurum’dan acil yanıt bekliyorum” dedi.

BİLİMSEL VERİLERE RAĞMEN NEDEN DURDURULMADI?

Firmanın 300 bin m2 lik alanı, iş makinaları ile hallaç pamuğu gibi attığını ve 100 bin m2 üzerinde yerin traşlandığını belirten Çelebi, Proje alanı, Karaburun Yarımadası ve Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içinde olmasına rağmen Web Tapu/Kadastro sisteminde ÖÇKB sorgulaması tanımlanmamıştır. Bu ne demektir? Ayrıca söz konusu GES, ÖÇKB ilan edilen sınırlar içinde ve İris Gölü ile Küçükbahçe’ye su sağlayan Karareis Barajı arasındadır. Bir kenarından da, konut alanları ile komşudur. GES Projesi’nin İris Gölü’ne uzaklığı sadece birkaç yüz metredir. Karaburun Yarımadası’nın tek sulak alanı olma özelliğine sahip İris Gölü çok sayıda kuş, sürüngen, memeli, bitki türü için ve özellikle göçmen kuşlar için önemlidir. Yakınına yapılacak bir GES ile başta kuşlar olmak üzere tüm sulak alan ekosistemine olumsuz etkisi olacağı açıktır. Tüm bunlar bilimsel verilerle desteklenmesine rağmen proje neden durdurulmamıştır?” diye sorarak tepkisini dile getirdi.

İRİS GÖLÜ NASIL DEĞERLENDİRİLDİ?

Yarımadanın tek sulak yerinin İris Gölü olduğunu, 70’li yılların sonunda ilgili kurumların göz yummasıyla göl kenarına açılan kanallarla suyunun boşaltıldığı ve kurutulduğunu hatırlatan Çelebi, daha sonra bölgede kadastral parselasyon yapılarak özel mülkiyete geçişin sağlandığı bir süreç yaşandığına dikkat çekti. 2019 yılında gölün önemli bir kısmına kanallar açılarak gölün kurutulmak istenmesinin sebebinin Küçükbahçe’yi GES havuzu yapmanın doğru olmadığını kaydeden Çelebi, Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği” ni işaret ederek, “Güneş enerji santralleri “sulak alan koruma bölgelerinde yapılması bakanlık iznine tabi yatırımlar” sınıfındadır. Hal böyle iken ilgili Bakanlıklar GES projesine izin verirken İris Gölü’nü nasıl değerlendirmiştir? Bakan Kurum’dan bunun yanıtını bekliyorum” dedi.

BİYOÇEŞİTLİLİK PROJESİNİN AMACI NEDİR?

Karaburun Yarımadası ve Ildır Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesinde Karasal Biyoçeşitlilik ihalesinin yapıldığını hatırlatan Çelebi, “2 yıl sürecek bu  çalışmasının sonrasında Yönetim Planı ve İris Gölü için alınması gereken sulak alan koruma kararı sonrasında yapılacak, “Sulak Alan Yönetim Planı”, İris Gölü ve dolayısıyla Yarımada’nın değerli ekosisteminin yararına yapılıp yapılmayacağını da soruyorum. Son olarak sayın Kurum’a Sevtur Turizm ve Ticaret A.Ş’nin Karaburun GES Projesi ile ilgili olarak İris Gölü’nün ve Karareis Barajının ekolojik karakteri ve biyoçeşitliliğine, su seviyesi ve miktarına olacak etkisi hakkında uzman görüşü alınmış mıdır? sorusunu da yöneltmek istiyorum.”

Editör: Haber Merkezi