Bir liman kenti olarak dikkatleri üzerine çeken İzmir coğrafş konumu ile yüzyıllar boyunca bir ticaret merkezi olarak öne çıktı.
1838 yılında imzalanan alaşma ile kente yabancı sermaye girişi hızlandı bu sayede sanayi yapılanmasında büyük bir hareketlilik başladı.Alsancak Garı arasındaki ulaşım ağı Şehitler bölgesini sanayi için cazip bir hale getirdi. Bundan kayaklı olarak Tuzakoğlu Un Fabrikası burada kuruldu.
Cumhuriyet’in ilk yıllarına dek bu adla anılan yapı, 1908 yılında Osmanlı vatandaşı Yuan Tuzakoğlu ve Vasil İstefanidi’nin girişimleriyle un fabrikası olarak inşa edildi. 1914’e gelindiğinde ise sadece un sektöründe değil, İzmir’in tüm sanayi işletmeleri içinde en büyük kuruluşlarından biri oldu.
Ancak fabrika, İzmir’in kurtuluş günü olan 9 Eylül 1922’de acı bir olayla sarsıldı. İzmir’e giren ilk Türk süvari birliği, Halkapınar’daki Tuzakoğlu Fabrikası önünde yoğun ateşle karşılandı, açılan ateş sonucu dört Türk askeri şehit düştü.
Bugün o kahramanların anısı, fabrikanın hemen yanında Cumhuriyet’in ilk yıllarında dikilen ve üzerinde “Vatan ve Namus” yazılı olan Dokuz Eylül Şehitler Abidesi ile yaşatılıyor.
1922 sonrasında İzmir Belediyesi’ne devredilen bina, bir dönem ekmek fabrikası olarak kullanıldı ilerleyen yıllarda ise farklı kurumlara (DGM ve TEK gibi) ev sahipliği yaparak varlığını sürdürdü.
2006 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan restorasyon projesi, aynı yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından onaylandı. 2007-2008’de gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarında, yapının özgün dokusuna zarar veren eklemeler kaldırıldı ve tarihi bina yeniden hayat buldu.
Bugün Tuzakoğlu Un Fabrikası, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Meslek Fabrikası olarak kente hizmet vermeye devam ediyor ve İzmir’in hem sanayi geçmişine hem de eğitim geleceğine ışık tutuyor.