Aile kurmak değil, aile olabilmek

Toplum olarak , “aile kurmak” kavramına neredeyse kutsal bir anlam yüklüyoruz.

Abone Ol

Evlenmek, çocuk sahibi olmak, bir çatı altında toplanmak…
Hepsi önemli, hepsi değerli. Peki ya sonrası?
İşte asıl mesele, o “kurulan” ailenin içini doldurabilmekte, onu yaşayan bir
organizmaya dönüştürebilmekte…
Çünkü aile kurmak bir başlangıç; asıl marifet, o kurulan yapıyı “aile”ye
dönüştürebilmekte...

***

Aile olmak; aynı sofraya oturmak değil, aynı heyecanları paylaşmak…
Aynı çatıyı paylaşmak değil, aynı hayalleri Nemrut’un ateşi gibi içinde tutmak…
Evdeki mobilyaların uyumu değil, kalplerin aynı ritimde atması…
Ama şimdi aileleri ayakta tutan bu manevi bağlar, yerini giderek maddi kaygılara,
bireysel tatminlere ve dijital yalnızlıklara bırakıyor.
Modern hayatın koşuşturmacası içinde, aile içi iletişimimiz giderek zayıflıyor.
Akşamları bir araya geldiğimizde, karşımızdakilerin gözlerine bakmak yerine
ekranlara bakmayı tercih ediyoruz.
Paylaştığımız anılar, anlatılan hikayeler değil; sosyal medyadaki kısa videolar oluyor.
Oysa aile; birbirinin yükünü omuzlamak, sessiz çığlıkları duymak, paylaşmak,
sabretmek ve birlikte büyümek…

***

Aile olabilmek; kusurlarıyla, hatalarıyla, farklılıklarıyla bir bütün olabilmek.

Mükemmel olmak değil, birbirine mükemmel geleni bulmak.
Bazen lafı yanlış anlamak, bazen kırılmak ama her seferinde “tamir etmek” için
çabalamak...
Çünkü aile; en çok yara aldığımız yerdir.
Ama aynı zamanda en çok sarıldığımız, iyileştiğimiz yerdir.
Peki ne yapmalı? Öncelikle, “aile”yi yeniden tanımlamalı.
Aile, sadece kan bağından ibaret değil.
Aile; emek verilen, özen gösterilen, üzerine titrenen her ilişki.
İletişimi canlı tutmalı, birbirimize zaman ayırmalı, dinlemeyi ve anlamayı öğrenmeli.
Birlikte olduğumuz anların niceliği değil, niteliği önemli.
Bazen on beş dakikalık bir sohbet, yan yana geçirilen saatlerden çok daha değerli.

***

Unutmayalım: Aile kurmak bir tercih; ama aile olmak bir emek, bir sabır, bir sevgi işi.
Evler kurulur, yuvalar ise ancak ve ancak o evi yuvaya dönüştürenlerle anlam
kazanır. Gelin, bu çağda kaybettiğimiz değerleri hatırlayalım. Aile kurmanın değil,
aile olmanın önemini yeniden keşfedelim.
Çünkü aslolan; bir arada olmak değil, “bir olabilmek”.