Bu kez Çanakkale’de konuşmacı olduğum “Medya ve Tarafsızlık” çalıştayından etraflı söz edeceğim.

Bu arada, İzgazete’de Adalet Kurultayı’nı İzmir açısından değerlendirdiğim makale geniş ilgi gördü. Aralarında önemli simaların da bulunduğu çok sayıda kimseden geri dönüş aldım. Söz konusu geri dönüşlerden biri de CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel’dendi. Son derece nazik e-postasında şöyle diyordu:

TEMİZEL’İN HAKLI TEPKİSİ

“Sayın Kara,

Makalenizde, ‘İzmir'in Çalıştaya Katkısı’ bölümünü  okurken,   CHP İzmir Milletvekillerinden birinin de Ana Panellerden  birisinde (Geçimde Adalet Paneli) yöneticilik (moderatörlük)  yaptığının eksik olduğunu  fark ettim.  

Konu İzmir'in değilde Milletvekillerinin katkısı olsa, bu eksikliğin hiç bir önemi olmazdı.

Ama konu İzmir'in Katkısı olunca, eksikliği  bilmenizi istedim.

Dostluk ve saygı ile.

Z.Temizel”

Temizel’in nazik tepkisi yerinde ve haklıydı. Maalesef biz köşe yazarlarının sık ve hızlı yazmaktan kaynaklanan maddi hataları olabiliyor bazen. Adalet Kurultay’ındaki çalıştaylara İzmir’in katkısından söz ederken ana panelleri atladık. Bir göz atmıştım ama aklımda kalmamış; halbuki üçüncü günkü ana panellerden “Geçimde Adalet”te CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel panel yöneticiliği yapmıştı. Ana panellerde görev alan İzmir CHP’den tek sima da Temizel’di.

Bu arada bir ayrıntı ama belirtmeliyim; CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu’nun da kurultay boyunca çadırda kaldığını duydum. Purçu, “samimiyete” katkıda bulunmuş, partililerle özdeşleşmiş oldu.

MEDYA VE TARAFSIZLIK ÇALIŞTAYINDA…

Bu yazıda söz etmek istediğim asıl konuya, katılımcısı olduğum “Medya ve Tarafsızlık” çalıştayına döneyim. Balbay’ın yönettiği çalıştayda Prof. Dr. Haluk Şahin ve yine A.Ü. İletişim Fakültesi’nden Gökhan Bulut, konuya akademik çerçevede çok doyurucu katkı sundular. Umarım kayda alınan çalıştay kitaplaştığında geniş bir kesim yararlanacak. TRT kökenli İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen ve ÇGD Genel Başkanı Tevfik Kızgınkaya meseleye içeriden bir bakış getirdiler. Bendeniz ise ele alınan konuya siyasal pratik, yani hükümetlerin yaklaşımı açısından değindim. Otoriter eğilimler gösteren dönemlerde medyanın çok çeşitli yollardan nasıl baskı altına alındığını, nispi demokratik sağ iktidarlar döneminde de kontrol girişimlerinin olduğunu belirttim. DP döneminden örnekler verdim. O zaman da kağıt kontrolü ve gazetelere sahip değiştirme ve radyoyu borazanlaştırma, gazetecileri tutuklama yoluyla medya kurulmak istenen kontrolü ve baskıları anlattım. Ak Parti dönemindeki medyaya baskıların bütün dönemleri kat be kat geride bırakarak büyük baskı ve kontrol kurmak isteyen iktidarın tutumunu ortaya koymaya çalıştım. 2007’de hem de genel seçimlere az kala nasıl Sabah ve ATV’nin hem de devlet bankası peşkeş çekilerek nasıl iktidar yandaşlarına aktarıldığını vurguladım. Hiçbir dönemde bu kadar gazetecinin hapse atılmadığını da! Bugün baskıların nasıl otosansüre yol açtığını, işini kaybettirme şantajını, tutuklanma tehditlerini anlatırken Kadri Gürsel’den söz ettim örnek olarak içerideki gazetecilerden. Gürsel, askerliği sonrasında yabancı bir ajansın temsilcisiyken görev sırasında PKK tarafından kaçırılarak bir süre alıkonulmuştu. Şimdi de Ak Parti hükümetince hem de dalga geçer gibi’ FETÖ’ye yardım etmekle’ suçlanarak alıkonuldu mesleğini yapmaktan ve tutuklandı! AA’nın nasıl Ak Parti’nin çiftliği ve borazanı haline getirildiğini de kayda geçirdim.

Çalıştayı deneyimi ve birikimiyle ustaca yöneten Balbay da konuşmacıların değiştiği aralardaki anekdotlarıyla çalıştayı alabildiğine zenginleştirdi.

ÇGD’NİN İSTATİSTİKLERİ

Bitirirken, çalıştayın katılımcılarından, ÇGD Başkanı Kızgınkaya’nın dağıttığı “2017 Nisan-Mayıs-Haziran dönemi Medya Raporu verileri ile 15 Temmuz 2016-15 Temmuz 2017 dönemi verileri”  başlıklı istatistikleri paylaşmak, yorumsuz aktarmak isterim.

2017 Nisan-Mayıs-Haziran Dönemi Medya Raporu İstatistikleri: 89 basın çalışanı işten çıkarıldı; İkisi yabancı 39 basın çalışanı gözaltına alındı. Bunlardan 26’sı tutuklandı; Basın mensuplarına açılan 39 davanın görülmesine devam edildi. Sonuçlanan 20 davadan 15’inde hapis cezası çıktı; 6 basın mensubu darp edildi, hedef gösterildi; Bir basın mensubunun evi kurşunlandı; Üç yabancı basın mensubu sınır dışı edildi; Sekiz siteye erişim engeli getirildi.

15 Temmuz 2016-15 Temmuz 2017 Dönemi Medya Raporu İstatistikleri: 1404 basın mensubu işten çıkarıldı; 318 basın mensubu gözaltına alındı; 103 basın mensubu tutuklandı; 18 gazeteci hedef gösterildi ya da darp edildi; bir gazeteci hayatını kaybetti; bir basın mensubunun evi kurşunlandı; 32 parlamento basın kartı iptal edildi; 624 basın kartı iptal edildi; dört yabancı basın mensubu sınır dışı edildi; 147 medya kurumu kapatıldı; iki haber sitesi kapatıldı; 25 haber sitesine erişim engeli getirildi.