“Eli elime değdi de hem ben yandım hem kendi.

Bize kimse karışamaz arkamız çok efendi…”

Bugünkü kongrenin favorisi, belki de tek adayı mevcut il başkanı Deniz Yücel bu türkü ile salona girmeli. Neden?

Deniz Yücel, büyük ihtimal, yaklaşık 20 yıl sonra bir ilki başarmış olacak ve ikinci kez üst üste il başkanlığı koltuğuna oturacak. Bu süreçte önce ki başkanlara bir bakacak olursak; içlerinde genel merkezde görev alabileni de var hiçbir göreve layık görülmeyeni de… Milletvekili olup meclise gideni de belediye başkanı olan da var mahallesinde delege bile olamayanı da…

Birkaç örnek vermek gerekirse önceki il başkanlarından Tacettin Bayır iki dönemdir, Bedri Serter ise bir dönemdir İzmir vekili. Alaattin Yüksel il başkanlığı sonrası genel merkezde görev alanlardan hatta genel başkan yardımcılığı yapan bir isim. Milletvekilliği de yaptı hatta. Kendisinden sonra bu görevi iki dönem üst üste yapabilen de olmadı. Şu an ki Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin de önceki il başkanlarından. Bu örnekler kazananlardan.

Peki ya il başkanlığı sonrası herhangi bir yeni görev alamayanlar. En göze batanı kimilerine göre ‘efsane’ il başkanı Rıfat Nalbantoğlu. Ki Nalbantoğlu döneminde 28 ilçe belediyesinin yönetimi CHP’ye geçmişti. O rekor da hala kırılamadı. Hem de o zamanlar siyasi kutuplaşma bu kadar aleni değilken bu başarı yakalanmıştı. Ama Nalbantoğlu il başkanlığı sonrası yeni bir görev alamadı. Bu dönem için adı birçok göreve talip diye yazılsa da Nalbantoğlu’nun asıl parti meclisine girmek istediği biliniyor.

Gelelim girişteki anonim türküye. Tabi ki türkünün tamamı değil sadece yazdığım o iki mısrası uyuyor Deniz Yücel’e. Türküyü bilmeyenler için söyleyeyim; sevdiğine kavuşamayan bir bıçkın delikanlıyı anlatmakta. Ama o iki mısra tam da Deniz Yücel için yazılmış gibi…

Kimin eli değdi Yücel’e, arkası çok mu gerçekten? Yoksa başarılı olduğu ve başarısından dolayı mı arkası çok, elini tutan var? Neyse artık çok önemi yok, Deniz Yücel CHP İzmir’e tekrardan hayırlı olsun desek ayıp etmiş olmayız. Görünen köy kılavuz istemezken, arife de tarif gerekmez. 30 ilçe başkanı da destek açıklaması yapmışken…

BİR ÖNCEKİ KONGRE

Deniz Yücel’in CHP’nin yeni İzmir İl Başkanı seçildiği kongreden bir anıdan bahsedeyim. İsmini vermeyeceğim bir CHP İzmir Milletvekili o kongredeki konuşmasında ‘Deniz’i tanırım iyi aile çocuğudur’ diye bir konuşma yapmıştı. O kongrede Deniz Yücel’in rakibi şu an ki Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü idi. Aradan iki yıl geçtikten sonra Utku Başkan’ın annesi Nilgün Hanım ile bir yerde karşılaştık. Benim unuttuğum o sözleri kendisi hatırlatarak; ‘Asla unutmayacağım. Bizim ailemiz de iyi ailedir. O sözler hep kulaklarımda çınlıyor’ dedi. Gözleri dolarak. Kongrede de bir köşede ağlamıştı Nilgün Hanım, çıkan kavga sonrası. Her ne kadar o zaman ki kongredeki gibi bir heyecan olmasa bile, umarım bugün böyle tatsız şeyler yaşamaz, böyle tatsız sözler duymayız.

CNN TÜRK BOYKOTU

CNNTÜRK boykotunun başlaması şüphesiz ki çok doğru ve yerinde olduğu kadar geç alınmış bir karar. Ben Gezi’den beri zaten izlemiyorum da sosyal medyadan takip de etmiyorum. Ama CHP’nin bu boykotu sadece kendi üyeleri ve yönetimi için değil tüm muhalefet için örgütlemesi gerektiğini düşünüyorum. Zaten boykot başladıktan sonra muhalif kesimin birçoğu boykota destek verdi. Bir halkın elindeki en önemli güçlerden olan boykotun büyütülerek örgütlenmesi gerektiğini düşünenlerdenim.