Bir çılgınlık halini alan Korona virüs vakası, sağlığı tehdit etmenin ötesinde asıl, yaratacağı ekonomik, sosyal ve psikolojik çöküntüyle orta, uzun vadede hayatımıza damgasını vuracak gibi görünüyor. Virüsten bir şekilde yırttık diyelim, gelen ağır ekonomik çöküntünün yaratacağı etkiden kendimizi kurtarmamız olası değil. Zaten kırılgan olan ekonomi, bu ağır yükü nasıl kaldıracak bilmiyorum… Merkez Bankası’nın kefen parası, işsizlik fonu da gitti… Ölü nasıl kalkacak?...

Günlerdir “uzman kimlikli şahıslar” TV ekranlarında sallıyor, kah birbirleriyle dalaşıyor kah birbiriyle çelişen ‘bilimsel’ açıklamalar yapıp kafaları büsbütün dumur ediyor. Ahali şaşkın, vaka sayısını takip ediyor ama ‘gerçekler ve tedbirler’ konusunda kafalar karışık. Herkes kendini bir şekilde korumaya çalışıyor ama diğer yandan hayat devam ediyor; işe gidiliyor toplu ulaşım araçları kullanılıyor…

Toplu ulaşım demişken… Üç büyük kentte yerel yönetimlerin virüse karşı önlem uygulamaları gerçekten çok yerindeydi. Hemen pozisyon aldılar, dezenfeksiyon, bilgilendirme, kesik suların açılması vb. bir çok etkin çalışma ivedilikle başladı. Bir tespit olarak, İzmir’de de durum böyle…

Bu koşullarda gerçekten çok iyi korunan biri var! Ortalık yıkılırken kendisini sarayında tecride alan ve ortalık birbirine girdikten 10 gün sonra olan toplantıyı bile Saray’ında değil, Çankaya Köşkü’nde yapan Erdoğan’a belli ki kendi yaşam alanında steril bir ortam sağlanmış. Katılımcılar zaten test olmuştur ama aralarında 1 metre mesafe var, toplantı da en steril şekilde gerçekleşti. Ve Erdoğan’ın 10 gün sonra yaptığı ‘tedbir paketinden’ konut kredisine teşvik indirimi çıktı!.. Krizi, gözbebekleri inşaat sektörü için fırsata çevirmenin yine yolunu bulmuşlardı. Evden çıkmayacaktık ama ev satın alabilecektik!..

Çare, bireysel sorumluluğun yaygınlaşması…

Evet, günlerdir beklenen virüs önlem paketi açıklaması gerçekten hayrete şayan ifadelerle doluydu!.. 65 yaş üzerine kolonya ve maske verilecek, emekli ikramiyesi bir ay öne çekilecekti. İşverenler için ödemelerin ertelenmesi de var. Peki, çalışanların durumu ne olacak, işten çıkarmalara nasıl önlem alınacak, küçük esnaf nasıl ayakta kalacak?.. Tablo henüz netleşmedi, birkaç ay sonra, virüs etkisini yitirmeye başladığında geriye ne kaldı, kalacak asıl o zaman göreceğiz.

Evet, zor bir dönemden daha geçiyoruz. Şahtık, şahbaz olduk!..Bu süreci bireysel olarak sorumluluk duygusu ile kişisel bakım ve temizliğe dikkat ederek geçirmek; panik havası yaratmamak çok önemli.

Bu kez iktidar kaynaklı değil, dış kaynaklı bir sorun yaşıyoruz ama bunu iyi yönetmek en az hasarla sonlanmasını sağlamak yine siyasi otoritenin sorumluluğunda. O da ‘faizleri indirdik, konut alın, günde 5 vakit el yüz yıkayın’ demekle olmaz. Siz siz olun, el yüz temizliğinizi her gün gerekiyorsa 50 kez yapın… Bunu da atlatırız…