Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkenin başına gelmiş en güzel şeydir. Atatürk Türkiye’dir, Türkiye Atatürk’tür. Atatürk, halktır. Cumhuriyet’tir Atatürk. Isparta’dan Ankara’ya Süleyman Demirel’e Cumhurbaşkanlığı yolunu açan, Yozgat’tan Cemil Çiçek’i Gazi Meclis’in başkanlığına oturtan kişinin adıdır Atatürk. Türk insanını kul olmaktan çıkarıp, ayakları üstünde durmasına sağlayandır Atatürk. Bağımsızlık ve özgürlükten bahsediyorsanız ve bunun ne demek olduğunu biliyorsanız; işte onu bize sağlayan kişidir Atatürk. Hanedanlık değil; halkın iktidarının adıdır Atatürk. Aydınlı Adnan Menderes’e, Malatyalı Turgut Özal’a bu ülkenin en büyük yönetim koltuklarını hediye edendir Mustafa Kemal Atatürk. Bugün kendine küfreden ve lanet okuyanlara rahat rahat bu ülkede yaşamalarını sağlayandır Atatürk. Kurtuluş Savaşı’nda düşmanla birlik olup, ülkeyi arkadan vuranlara bile yaşam hakkı verendir Mustafa Kemal Atatürk.

NE SEVMEK NE DE HARAKET ETMEK ZORUNDASINIZ!

Atatürk gönülden sevilir. Kalpten bağlanırsınız ona. Sevmek zorunda değilsiniz. Ama kimsenin lanet okuma ve küfretme hakkı da yok. Ne alenen ne de gizli gizli. Dünya görüşüne bakmaksızın lanet getirenler bir önerim var: “Lütfen, Nutuk’u okuyun. Okumak zor geliyorsa internetten girip dinleyin. Tarihi bilmeden, küfür edilmez. Dinleyin Nutuk’u… Göreceksiniz, edemeyeceksiniz o küfürlerinizi. Utanacaksınız. Eğer gerçek vicdanınız varsa. Yoksa zaten söze gerek yok…”

Son zamanlarda Atatürk’e saldırmak büyük pirim yapıyor. Önce doğum yeri Selanik göçmenlerine yapılan hakaretler. Sonra Atatürk’e edilen edep dışı sözler. Bunlar ilk değil; son da olmayacak… Ama bu ülkede Atatürk sevgisi ve Türkiye Cumhuriyeti hep büyüyerek var olacak. Eğer inancınız varsa; arkasından okuyacağınız beddua değil, duadır.  O da size zül geliyorsa bari zehirli dillerinize hakim olun. Günaha girmeyin. Sevmek zorunda değilsiniz… Ama lanet okumak, kul hakkına girer. Kul hakkı yemeyin…

Son cümle: ”Atatürk, Türkiye’dir. Türkiye, Atatürk’tür. Bu tarihsel bir yazgıdır…”