Bu sorunun yanıtı doğal olarak Türkiye olacak değil mi, ama yaptığı hesaplar yayınladığı oranlara bakınca ‘Yok canım Türkiye olamaz kesin başka bir ülkenin olmalı’ demek lazım. 

Başında damadın İmam Hatip’ten kankası olan TÜİK, Ekim ayında yıllık enflasyonu yüzde 8,55 olarak açıklayınca ‘yok artık’ dedim. Bu, son 3 yılın en düşük oranıydı!.. 2018-19 yıllarında elektrik yüzde 72.4,  doğalgaz son bir yılda yüzde 32 zamlandı, benzinin litresi 7 TL yi geçti.

Bu üç temel kalem tüm mal ve hizmet üretiminin en temel girdisi. Yani her şey bunlara bağlı olarak zamlanıyor. Zaten biz bunu çarşı pazardan biliyor, yaşıyoruz.  Bilmeyen, muhtemelen uzayda yaşayan TÜİK’deki enflasyon hesaplarını yapanlar!

Aklımızla alay eden, adeta ‘yersen’  diyen bu rakamların böyle ‘düşük çıkarılması’ aslında başka bir sinsi planın parçası.  Malum, asgari ücretten tutun emekli, çalışan tüm kesimin maaş artışı enflasyon baz alınarak yapılıyor. Bizler istediğimiz kadar kendimizi yırtalım ‘geçinemiyoruz, her geçen gün yoksullaşıyoruz, gerçek enflasyon kadar artış istiyoruz’ diyelim; çaresi yok! Ama cumhurbaşkanı maaşı yüzde 26 artabiliyor. Varın anlayın gerçek enflasyon oranını!..

Al sana dünya birinciliği!..

Bilimde, sanatta, eğitimde, insan hak ve özgürlerinde…hep sonlarda olduğumuz için ‘nerede birinciyiz’ diye düşünüp sevinmeyin!..Vergi gelirlerinin yüzde 70 ini dolaylı vergilerden oluşturan Türkiye, dünyanın bir numarası! Yani devlet, zengin, fakir, az kazanıyor çok kazanıyor bakmadan;yediğimiz, içtiğimiz kullandığımız tüm hizmetlerden vergi tahsil ediyor. Ne adalet ama değil mi?

Çalışan vergiyi zaten kaynağından ödüyor, gelir ve kurumlar vergisinde kaçak alıp başını gittiği için devletin eli sürekli vatandaşın cebinde. Günlük zaruri tüm mal ve hizmet için sürekli KDV, ÖTV adı altında vergi ödüyoruz, yani devlet her fırsatta bizleri şefkatle öpüyor!..

Ocak ayında tüm harç vergi ve cezalara yüzde 22 zam daha geliyor. Elleri cebimizde daha derinlere iniyor yani. Büyük şair Orhan Veli’nin dediği gibi ‘kelle fiyatına hürriyet, esirlik bedava..’ Bedava yaşıyoruz, bedava…

CHP Karşıyaka’da kıyasıya mücadele var

CHP’de belediye başkanı değişen ilçelerde kongre sürecinin daha çekişmeli geçeceğinin ilk işareti Karşıyaka’dan geldi. Mevcut ilçe başkanı Uğur Yıldırım ile Belediye Başkanı Cemil Tugay ilk kozlarını delege seçimlerinde paylaşacak. Eski Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar’ın da desteklediği söylenen İlçe Başkanı Yıldırım’ın beyaz listesi ile Başkan Tugay’ın mavi listesi hafta sonu start alacak delege seçimlerinde kıyasıya yarışacak.

Belediye başkanı ile örgüt yönetiminin birbirine ters düşmesi partiler için istenen durum değildir. Tugay da arkasında duracak bir yönetim olsun istiyor. Eskiden delege seçimleri Belediyenin çarşı içindeki Kültür Sanat Merkezinde yapılırdı, ilçe yönetimi bu kez bir kafede seçim yapıyor. Yani deplasmana gitmiyor. Ben de bu seçimi izliyor olacağım, bir oyum var onu da kullanacağım!..