AYŞE SOYKIRAY / İZ GAZETE- Esra Gökçek İzmir'de onu çalıştırmakta olan hocalarıyla birlikte, hem yurt içi hem de yurt dışı yarışmalara karşı hazırlıklarını yapıyor.

 KISACA SİZİ TANIYABİLİRMİYİZ ?

22 yaşındayım, küçük yaşımdan itibaren sporun içerisindeyim. Milli triatletim. 9 Eylül Üniversitesinde beden eğitimi öğretmenliği okuyorum. Spor geçmişim ilk jimnastik ile başladı ama bu çok kısa bir dönem sürdü. Ardından yüzmeyle devam ettim. Profesyonel yüzücü olarak Fenerbahçe Spor Kulübüne geçerek profesyonel yüzücülük hayatım başladı. Orada dört yıl çeşitli müsabakalarda yer aldım. Ama her zaman istediğim şey triatlona başlamaktı. 18 yaşındayken yüzmeyi bırakıp triatlona başladım.

TRİATLON SPORUNA NASIL YÖNELDİNİZ ?

Çok küçük yaşlardan beri triatlon sporuna karşı bir ilgim vardı. Yüzmeyi bıraktıktan sonra bu sporu denemek istedim ve çabuk bir şekilde de kendimi geliştirdim. Ayrıca ben hala eski antrenörümle yüzüyorum. Bu konuda bana desteği sonsuz. Eğer ailenizden ve antrenörünüzden destek alamazsanız, bu sporu ilerletmek zor olabiliyor.

TRİATLON SPORU NE GİBİ ZORLUKLARI İÇİNDE BARINDIRIYOR ? 

Triatlon külfetli ve pahalı bir spor. Malzemeleri çok pahalı. Eğer olimpik seviyede bir sporcu olmak istiyorsanız sürekli yurtdışındaki yarışlara gitmeniz gerekiyor. sadece Avrupa kıtasındaki yarışlarla sınırlı kalmıyor, Amerika’ya, Avustralya’ya ve hatta Asya kıtasına gitmeniz gerekebiliyor. Bu nedenle yılda en az 10 tane yurtdışı yarışlarına gitmeniz lazım. Eğer sponsor ve federasyon desteğiniz yoksa sadece aile bütçesiyle yapılabilecek bir spor değil. Bu açıdan da sponsorlara gereksinim duyuluyor.

TRİATLON ÖZVERİLİ BİR YAŞAM STİLİ İSTER. BU HAYAT TARZINI SAĞLAMAK ADINA NELER YAPIYORSUNUZ ? 

Öncellikle bu sporu seviyor olmak, ona çok fazla zaman ayırmam demek. Günümün en az 5 ile 6 saati sadece antrenman yapmakla geçiyor. Bunun içinde sürekli farklı yerlere gitmek zorundasınız. Çünkü triatlon için sadece tek bir yerde antrenman yapmıyorsunuz. Koşu, bisiklet ve yüzme antrenmanlarının hepsi başka yerlerde oluyor. Aslında bir nevi mesaiye kalmak gibi ve ben bunu gerçekten işim olarak görüyorum. Çünkü manevi bir kazancı oluyor. Spor yaptığınız için insanlar sizi bir adım ön plana koyabiliyor. Sportif bir karaktere sahip olmak gerçekten çok önemli. Yarışlardan sonra insanları size verdiği manevi destek, gerçekten paha biçilemez. Sevdiğim bir işi yaptığım için de mutluyum.

TRİATLON SPORUNA BAŞLAMAK İSTEYEN KİŞİLERE ÖNERİNİZ NELERDİR ?

Triatlonu eğer olimpik seviyede yapmak istiyorlarsa çok küçük yaşta başlamaları gerekiyor. Açıkçası 10-12 yaşından sonra başlanabilecek bir spor değil. Çünkü triatlonda yüzme branşı çok önemli. Yüzme de kolay bir spor değil. Çok küçük yaşlarda başlayıp tecrübe edinmesi ve tekniğin oturması gerekiyor. Vücudun ona göre yapılanması lazım. Ama sadece hobi olarak, spor yaparak ve hayatını zinde bir şekilde devam ettirmek isteyenler varsa, triatlon için bu yaşın olmadığını söylemek istiyorum. Öğrenmenin yaşı olmadığı gibi spor yapmanın da yaşı olmadığını söyleyebilirim.

ÜLKENİN EN İYİ KADIN ATLETLERİNDEN BİRİ OLARAK NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ ? 

Bu spora ilk başladığım zaman ben başarılı olacağım diye başlamadım. Bu kendimdeki yeteneği gördükçe zamanla var oldu. Tabi ben daha da iyisini görmek istiyorum. Sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da ve Dünya’da en iyi yerlere gelebilmek çok önemli. Hiçbir zaman hedefim, Türkiye’nin en iyisi olmak değildi. Hedeflerinizi ne kadar büyük tutarsanız, başarılarınız o kadar artar.

ZELLİKLE BU SPOR DALINDAKİ BAŞARININ İZMİR'DEN OLMASI GURUR VERİCİ. BU KONUDA İZMİR HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ ALABİLİR MİYİZ? 

Zaten şuan da en iyi elit triatler İzmir’den. İzmir spor yapmak için çok uygun bir şehir. Ulaşımı çok kolay. Bisiklet rotaları çok kolay. O nedenle eğer farklı rotalara gitmek isterseniz bile, İzmir’in coğrafi konumu bu açıdan çok güzel. Her yer çok yakın. Tek sıkıntımız tesis eksikliği. Örneğin stadımızın sadece bir tane olması. Yüzme havuzunun yalnızca Alsancak’ta olması. Daha fazla yüzme havuzu ve koşu tesisleri olursa çok daha mutlu oluruz.

BU SPOR DALIYLA UĞRAŞMANIZDAN DOLAYI HERHANGİ BİR DESTEK ALIYOR MUSUNUZ ?

Yurtdışındaki olimpik yarışmalara katılmanız için seyahatler olsun, alınan malzemeler olsun maddi açıdan oldukça masraflı bir spor. Bu noktada sadece federasyon, devlet desteği değil; aynı zamanda büyük firmaların ve şirketlerin sponsorluk desteği çok önemli. Yurtdışındaki bütün sporcular aslında bu şekilde bu işi yapıyor diyebilirim. Ayrıca bu işten de para kazanıyorlar. Türkiye’de triatlon çok yaygın bir spor olmadığı için bu gerçekleşmiyor. Şirketler ve firmalar reklam için farklı alanlarda çok büyük paralar harcayabiliyor. Bunun yerine spora yönlenseler, aslında çok daha doğru bir yerde reklam vermiş olurlar. Çünkü biz yarışırken, mayolarımızda ve sosyal medyada onların isimlerini kullanıyoruz. Burada benim kazandığım bir başarı, aynı zamanda o şirketin veya firmanın da başarısı olabiliyor. Bu bilincin zamanla gelişeceğine inanıyorum. Evet bana inanıyorlar, güveniyorlar destek oluyorlar diye düşünüp daha iyisini yapmak adına uğraşıyorsunuz. Bu da bize bir nevi motivasyon oluyor. O nedenle sponsorluk desteği bizim için çok önemli.

Editör: Haber Merkezi