Altınordu Futbol Akademisi (ALFA) İdari Direktörü Halit Eroğlu ve ALFA Eğitim Direktörü Hande Özel, İz Televizyonu’nda Pınar Teke’nin sunduğu ‘Sporun İzinde’ programına konuk oldu. Pandemi sürecinde akademide aldıkları önlemleri anlatan Eroğlu, çocukları online programlar üzerinden organize ettiklerini, takım birlikteliklerini bu şekilde sağlamaya çalıştıklarını söyledi. Yaz döneminde ise büyük yaş gruplarda hijyen kuralları dahilinde çalışmalara başladıklarını kaydeden Eroğlu, sporcuların tam zamanlı olarak akademide kaldıklarını, antrenman programlarını yüksek tempoda başlatmadıklarını, küçük grupları da ayrı tuttuklarını ifade etti. Eğitim Direktörü Hande Özel ise salgın sürecinde çocukların psikolojisinin etkilendiğini ancak tedbirleri de üst seviyede tuttuklarını belirtti. Özel, çocuklara salgınla ilgili farkındalık eğitimleri verdiklerini de kaydetti.

‘İYİ VATANDAŞ OLMALI’

Altınordu’nun ‘İyi birey, iyi vatandaş ve iyi futbolcu’ felsefesini anlatan Eroğlu, “Türkiye’de özellikle en üst seviyedeki takımlar dahi sonuç odaklıdır. Kazan, nasıl kazanırsan kazan! Futbolu sadece sahada oynamak yeterli değildir. Duruş ve karakter de gerekiyor. Düşüncemiz; iyi futbolcudan önce iyi vatandaş olmaktır. Biz alt yapı değil, öz kaynak diyoruz. Çocukları ne kadar iyi yetiştirirsek, ülkemize de o kadar hayırlı evlatlar olacaklardır. Bir futbolcu, maçı kaybetse bile rakibini tebrik etmelidir” diye konuştu.

‘İyi birey’ kavramının; ‘kendisiyle barışık, kendisini iyi tanıyan insan’ demek olduğunu kaydeden Özel, “Farkındalığı olan futbolcu, eksik ve güçlü yönlerini bilir. Bu bizim için çok önemli kriterdir. Kendisini geliştiren futbolcu bizler için iyi bireydir” dedi.

YABANCI HİÇ YOK

Altınordu’da hiç yabancı futbolcu olmamasının nedenini de anlatan Eroğlu, “Birçok takım içerisinde yabancı futbolcu var. Bunu ırkçılık olarak algılamasınlar; gerekli imkanları sağladığımızda bizim çocuklarımızın onlardan kalır yanı yok. Bu felsefeyi Avrupa’da da yürüten takımlar var” ifadelerini kullandı.

Eroğlu, ‘Oyuncu seçmek mi, yetiştirmek mi yoksa oynatmak mı daha kolay?’ sorusunu ise “Seçmek daha kolay gibi görünüyor. Aile yapısı, karakteri hepsi birer etkendir. Oyuncu izleme birimimiz de var. Tüm futbolcularımızı sıkı şekilde denetleyerek alıyoruz. Bu duruma fiziki değil, mental açıdan da hazır olması gerekiyor. En zoru ise yetiştirdiğiniz genç oyuncuya güvenip onu A takımda oynatmak” şeklinde yanıtladı.

FARKINDALIK EĞİTİMLERİ

Futbol dışı eğitimler de verdiklerini söyleyen Özel, “En temel eğitimlerimiz; profesyonellik ve evrensellik üzerinedir. Sporcu sağlığı, beslenmesi ve psikososyal gelişim performanslarını direkt etkileyen dallar. Evrensellik alanından bahsedersek yabancı dil oldukça önemli. İngilizce eğitimi, dünya futbol tarihi eğitimi ve iletişim eğitimi alıyorlar. Saha içerisinde sorunlarını çözebilecek farkındalık eğitimlerimiz de var. Drama, satranç ve akıl oyunları eğitimleri alıyorlar. Bunların dışında sosyal etkinliklerimiz de var; tiyatroya gidiyoruz, yaşlıları ziyaret ediyoruz, müze geziyoruz, ağaç dikiyoruz. Özellikle deplasmana gittiğimiz şehrin tarihiyle ilgili önemli yerleri geziyoruz. Tesisimizin tarım alanında; kendi yedikleri meyveyi sebzeyi yetiştirmeleri çok önemli. Tohumdan fidana yetişirken oradaki emeği görmeleri çok değerli. Açıkçası evlatlarımız da bizlerin futbol camiasına ektiğimiz umut tohumlarımızdır” dedi.

Editör: Haber Merkezi