Yılın son ayına geldik!.. Düşünüyorum da, nasıl ağır bir yıl oldu 2022 değil mi, AKP’nin bize yaşattığı en zor, en yıkıcı yıllardan biri olarak hafızalarda kalacak eminim. Başta enflasyon belası olmak üzere ülkeyi yıkıma götüren çöküşe hızla yol aldık. Geçim sıkıntısı, işsizlik, bağımlı yargı, yolsuzluk, yoksulluk, fikir ve ifade özgürlüğünün dibe vurması, sansür, basın üzerinde ağır baskı, ülkenin parti devletine dönüştürülmesi, vergi yükleri, eğitim, sağlıkta yaşanan sistemsizlik!.. Vatandaş hangi cephede nasıl savaş vereceğini şaşırdı, enkazın altında can çekişiyor.

Ancak bunların ötesinde şiddetin neredeyse meşrulaştırılması, en tepeden başlayan nefret söylemiyle toplumun ayrıştırılması ve düşmanlaştırılması en temel sosyolojik sorun olarak karşımızda duruyor. Bunu bilinçli ve sistemli bir şekilde yaptılar, ‘bizler, onlar’ anlayışını zihinlere kazıdılar; kendilerinden olmayan, kendisi gibi düşünmeyenler üzerinde şiddet uygulamayı meşru kıldılar.

Bu zihniyet sokakta, trafikte, okulda, spor sahalarında… her yerde karşımıza çıkıyor. İzmir’i sarsan futbol rezaletinin altında tam da bu anlayış yatıyor. Eğitimden, kültürden, empati duygusundan nasibini almamış, vicdani ve ahlaki donanımdan yoksun insansı organizmalar, organize şekilde bir spor karşılaşmasını kana bulayabiliyor. Basiretsiz yöneticiler buna ‘münferit olay’ diyebiliyor!.. İzmir’in Gürsel Aksel Stadında yaşadığı bu tehlikeli organize saldırı aslında nefret dilinin ve toplumu ayrıştırma çabasının sonucudur!..

Bu tabloyu yaratan ve siyasi olarak beslenen iktidarın her alanda yaşanan şiddetle fazlaca ilgisi yok, şu aralar seçim öncesi Sedat Peker’i nasıl sustururuz derdindeler!.. Yüzlerce vatandaşın hayatını kaybettiği binlercesinin ağır mağduriyet yaşadığı 15 Temmuz’un sorumlusu ilan ettikleri BAE’ne gidip, Emir ile ‘kanka’ pozları vermekle meşguller!..

Tamam bunların dün kara dediklerine bugün beyaz veya tersini söylediklerini çok gördük ama bu kadarı ‘pes’ dedirtti!.. Sedat Peker korkusu nelere kadirmiş meğer!.. Hani seçimden önce konuşacağını söylemişti ya, işte bu olasılık belli ki titretiyor!.. Emir’in ayağına gidip ‘aman bize verin’ veya ‘susturun’ mu diyor artık ne diyorsa…

Suç örgütü lideri birinin yaptığı/yapacağı ifşaatlardan niye korkulur ki, ‘güvenilir değil’ dersiniz, ‘araştırılsın, soruşturulsun bizim alnımız ak’ dersiniz; öyle ya.. İddia eden alt tarafı ‘suç örgütü lideri’.. Ama öyle olmuyor, adam iddiayı patlatıyor belgelerini koyuyor; tık yok!..

Ortada bir suç örgütü lideri/liderleri var ama bakalım zaman ne gösterecek!..Gerçekten kimlerin suç örgütü lideri olduğu bir bakarsınız, seçimden sonra ortalığa dökülür; halk da neyin ne olduğunu daha iyi anlar!..

Pislikler ortaya dökülmesin, iktidarda kalabilsinler diye, her şeyi yapabilecekleri aşikar, buna savaş da dahil, şiddet de dahil. Yılın son ayında en fazla altı ay sonra yapılması gereken seçime kadar daha ne kadar fazlasını göreceğiz endişesi içinde 2023 e yol alıyoruz.