İZ GAZETE - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin belediye şirketlerinde çalışan ve belediyeye ilave tediye davası açan işçiler için kötü haber geldi. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin kararına göre, işçilerin geriye dönük ilave tediye davaları olumsuz sonuçlandı.

NE OLMUŞTU?

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde ve ilçe belediyelerinin bazılarında, belediye şirketlerinde çalışan işçilerin bir kısmı geriye dönük ilave tediye davası açmışlardı. Dava açan işçilerden bir kısmı işten çıkarılmıştı. Belediyelerde örgütlü sendikalar ise konuya dair İZENERJİ ve İZELMAN’da ikramiyeleri 112’ye çıkarmış ve bunu toplu sözleşmeyle bağıtlamıştı.

NE OLACAK?

Yargıtay'ın karara göre, belediyelere açılan tüm ilave tediye davalarının reddedilmesi bekleniyor.

Yargıtay’ın 13.06.2017’de alınan ve gerekçesi şimdi açıklanan kararı şu şekilde:

“İLAVE TEDİYE ALACAĞI İSTEMİ ( Müdürün İş Sözleşmesinin Feshi Nedeniyle Kıdem ve İhbar Tazminatı İstemi - Belediyelerin Hissedarı Olduğu Şirketler 6772 S. Kanun Kapsamında Bulunmadıklarından Davalı Şirket İlave Tediye Ödemekle Yükümlü Olmadığı/İlave Tediye Alacağı Talebinin Reddi Gerektiği )

BELEDİYELERİN HİSSEDARI OLDUĞU ŞİRKETLER ( 6772 S. Kanun Kapsamında Bulunmadıklarından Davalı Şirket İlave Tediye Ödemekle Yükümlü Olmadığı - Müdürün İlave Tediye Alacağı Talebinin Reddi Gerektiği)

BELEDİYEYE BAĞLI TEŞEKKÜL İFADESİ ( Kanun Koyucunun Belediyelerin Hissedarı Olduğu Şirketleri Kastettiğinin Söylenemeyeceği - Belediyelerin Hissedarı Olduğu Şirketler 6772 S. Kanun Kapsamında Bulunmadıklarından Davalı Şirket İlave Tediye Ödemekle Yükümlü Olmadığı/Müdürün İlave Tediye Alacağı Talebinin Reddi Gerektiği )

Belediyelerin hissedarı olduğu şirketlerin hukuki statüsünün yukarıda yazılı olduğu şekilde belirlendikten sonra, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun kapsamında bulunup bulunmadıkları meselesinin değerlendirilmesine gelince; 6772 sayılı Kanun'un 1. maddesindeki düzenleme uyarınca, “belediyeler ve bunlara bağlı teşekküller” kanun kapsamındadır. Belediyelerin hissedarı olduğu şirketler ise, Ticaret Kanunu hükümlerine tabi, belediyeden ayrı ve bağımsız özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olduğundan, bu şirketlerin belediyeye bağlı teşekkül sayılması mümkün değildir. Anılan maddede, sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait olan şirketlerin kanun kapsamında olduğu açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, madde metninde sermayesi belediyeye ait olan şirketlere yer verilmemesi kanun koyucunun tercihidir. Keza, 1580 sayılı Belediye Kanunu'nun, 15.07.1934 tarihinde yürürlüğe giren 2571 sayılı Kanun'la değişik 19. maddesi hükmünde, belediyelerin iştirak edecekleri şirketler ifadesine açıkça yer verilmiş olduğu halde, bu tarihten sonraki bir tarih olan 11.07.1956 tarihinde yürürlüğe giren 6772 sayılı Kanun'da, belediyelerin hissedarı olduğu şirketlerden bahsedilmemiş olması da bu durumun bir göstergesidir. Dolayısıyla, 6772 sayılı Kanun'un 1. maddesindeki, belediyeye bağlı teşekkül ifadesinden, kanun koyucunun, belediyelerin hissedarı olduğu şirketleri kastettiği söylenemez. Anılan sebeplerle, belediyelerin hissedarı olduğu şirketler 6772 sayılı Kanun kapsamında bulunmadıklarından, davalı şirket ilave tediye ödemekle yükümlü değildir. Bu halde, ilave tediye alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.

İlave tediye alacağının kapsamı, yararlanacaklar, yararlanma şartları, miktarı ve ödeme zamanı 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun ile düzenlenmiştir.

Belediyelerin hissedarı olduğu şirketlerin hukuki statüsünün yukarıda yazılı olduğu şekilde belirlendikten sonra, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun kapsamında bulunup bulunmadıkları meselesinin değerlendirilmesine gelince;

6772 sayılı Kanun'un 1. maddesindeki düzenleme uyarınca, “belediyeler ve bunlara bağlı teşekküller” kanun kapsamındadır. Belediyelerin hissedarı olduğu şirketler ise, Ticaret Kanunu hükümlerine tabi, belediyeden ayrı ve bağımsız özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olduğundan, bu şirketlerin belediyeye bağlı teşekkül sayılması mümkün değildir. Anılan maddede, sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait olan şirketlerin kanun kapsamında olduğu açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, madde metninde sermayesi belediyeye ait olan şirketlere yer verilmemesi kanun koyucunun tercihidir. Keza, 1580 sayılı Belediye Kanunu'nun, 15.07.1934 tarihinde yürürlüğe giren 2571 sayılı Kanun'la değişik 19. maddesi hükmünde, belediyelerin iştirak edecekleri şirketler ifadesine açıkça yer verilmiş olduğu halde, bu tarihten sonraki bir tarih olan 11.07.1956 tarihinde yürürlüğe giren 6772 sayılı Kanun'da, belediyelerin hissedarı olduğu şirketlerden bahsedilmemiş olması da bu durumun bir göstergesidir. Dolayısıyla, 6772 sayılı Kanun'un 1. maddesindeki, belediyeye bağlı teşekkül ifadesinden, kanun koyucunun, belediyelerin hissedarı olduğu şirketleri kastettiği söylenemez.

Anılan sebeplerle, belediyelerin hissedarı olduğu şirketler 6772 sayılı Kanun kapsamında bulunmadıklarından, davalı şirket ilave tediye ödemekle yükümlü değildir. Bu halde, ilave tediye alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.

Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.

Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”

Editör: Haber Merkezi