Özgür Coşkun’un konuğu olan Ekrem Özdemir, geçtiğimiz günlerde eş zamanlı olarak gerçekleştirdikleri eylemi anlatarak sözlerine başladı. Ek ödeme değil tek ödeme istediklerini belirten Ekrem Özdemir, “Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Sağlık çalışanları bu dönemin en öndeki kahramanları. Ücrette haksızlıklar var, farklı hastanelerdeki fiyat değişikliği var, aynı puan aynı branşta olan hekimimiz arasında 10 bin liraya varan ücret ayrımı var. Kişilerin çalışmış olduğu yeri kişi kendi seçemiyor. Bunu Sağlık Bakanlığı belirliyor. Hemşire arkadaşlarımız, hekim dışı sağlık çalışanlarımız içinde aynısı. Adaletsizlik oluşuyor. Herkes iyi olan yere kaçmak istiyor, bu sıkıntı çok fazla. Döner sermaye yönetmenliği yeniden ele alınmalı. Bizim talebimiz ücret dengesizliğinin giderilmesi. Biz her ay alacağımız ek ücreti bilmek istiyoruz. Tek bir ücret istiyoruz. Bizler maaşımızı bilmek istiyoruz, maaşımız belli değil. Biz kamu yararına çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
 



‘RAKAM BELLİ OLSUN’

Hekim, hemşire, teknisyen, fizyoterepist, şoförler gibi tüm sağlık çalışanları ile beraber bir sistem oluşturduklarını belirten Özdemir, “Alacağımız net rakam belli olsun. Performans yapacaksa yüzde 80’nini bize maaş olarak versin kalanı döner sermayeye dağıtılsın. İnsanların gözünde çok kötü bir duruma düştük. Hakikaten çok fazla adaletsizlik var. Kovidde çalışan çalışmayan diye kademeleştirmiş. Hastaneye giren hastanın kovid olup olmadığını nereden bileceksiniz? Belli bir zaman bu hastalık ortaya çıkmıyor, gider röntgen çektirir. Bilemezsin. Hastanede kovid yoğun bakımda doktor, hemşire, temizlik personeli çalışıyor. Hangisinin riski en az? Hepsi aynı riski taşıyor. Bir de vergi dilimine giriyoruz. Hastanedeki temizlik personeli gerekirse hastaya yemek yediriyor ama para alamıyor. O da aynı risk içerisinde. Hiçkimsenin para derdi yok, para var ama adaletsizlik dağıtılıyor. Bürokrasi zoru nasıl başarır derseniz, işte böyle başardı. Herkese sabit maaş verilseydi kimsenin sesi çıkmazdı” dedi.

‘KİMSEYİ KANDIRMASIN’

Gardiyanlara, PTT’ye verilen ücretlerin sabit olduğunu hatırlatan Özdemir, “Bu bir KHK ile oranlanır, herkesi memnun edebilecek bir rakam verilebilirdi. İnsanların gözünde paracı bir duruma düşüyoruz. Filyaslona çıkan arkadaşlarımız var, bu arkadaşlarımız 40 derece sıcaklıkta o kıyafetleri giyerek gece 11’lere kadar çalışıyorlar. Çalışırken buradaki arkadaşlarımızın dağıtım oranıda bir ayrı. 112’deki arkadaşlarımız, aile hekimlerine üç ay önce hiç ödeme yapılmadı ama onlarda aynı riske maruz kalıyorlar. Daha sonra ise ne kadar hasta bakarsa o kadar ücret veririm sistemine getirdi. Herkese apayrı bir ücret ödeme yöntemi geliştirildiği için isyanımız buna. O alnımızın teri, sırtımıza kadar vuran o hissiyatın karşılığı bu olmaması gerekiyor. Doktor, hizmetlisi diye bir ayrım yok. Filyaslona giden arkadaşlarımız maalesef fazla mesai ücreti alamıyorlar birinci basamak olayından dolayı. Bu arkadaşlarımıza da bir ücret verilmesi gerekiyor. Bakanlık çıkardığı genelge ile kimseyi kandırmasın. O ücreti verin alın teri var, hastalanma var, can kaybı var. 60’a yakın sağlık personeleimiz hayatını kaybetti İzmir’de de 10’a yakın. Bulaş sayısıda 40 bin civarı. Bu arkadaşlarımız bulaş riski yaşadı, yoğun bakımda yattı, nefes darlığı çekti. Bu savaşın en önde olanlarına hak ettiğinin verilmesini istiyoruz“ ifadelerini kullandı. Özdemir, her alanda sağlık çalışanlarının sorunlarını dile getireceklerini hatırlattı. Özdemir, “Hakkınızı ödeyemeyiz dediler ve ödemediler“ şeklinde isyan etti. 

‘MUTLU ETMEZSENİZ GÖNÜLDEN ÇALIŞMAZ‘

Tüm sağlık çalışanalrı için risk oranının aynı olduğunu tekrar tekrar vurgulayan Özdemir şunları söyledi, “Paranın adaletli dağıtılmaması bizim isyanımız. Sağlıkta dönüşümü başaran hastaneler güzel gidiyor aslında ama sağlık çalışanlarını mutlu edemediğiniz sürece bu insanlar gönülden çalışmaz. Kalbi kırık çalışanlarımız. Zor bir şey değil bu genelge çıkarılabilir, sonuç itibari ile bu bürokrasinin elindeki bir bulgu“ Özdemir, İzmir’de sağlık çalışanına daha fazla ihtiyaç olduğunu  hatırlattı. Sağlıkta şiddeti de değerlendiren Özdemir, konuyla ilgili bir cezai yaptırım olmadıktan sonra şiddet vakaların devam edeceğini söyledi. 

Özdemir 2 no’lu şubeyle ilgili de, “Sağlık Sen 2 No’lu Şubesi olarak 9 bin 500’e yakın üyemiz var. Toplu Sözleşmelere oturuyoruz, sağlık çalışanarını temsil ediyoruz. Bugüne kadar birçok kazanım elde ettik. Şube olarak her alanda olan arkadaşlarımıza bakıyoruz, arkadaşlarımız için haksızlıkların ortadan kaldırılması adına ses çıkarıyoruz. Hakkı sonuna kadar savunuyoruz bu kapsamda tüm Türkiye’de yetkiliyiz“ ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi