TUGAY CAN / İZ GAZETE - DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı örgütlü toplum, örgütlü mücadele grevin bir anayasal hak olduğunu ve anayasal hakkın işçi sınıfının en büyük silahı olduğunu belirterek, DİSK olarak ‘Grevin kazananı olmaz’ cümlesini doğru bulmadıkları kaydetti.

Sarı, “Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu olarak biz 15-16 Haziranlarla, DGM direnişleri ile, ‘Faşizme Dur’ ihtarları ile buralara kadar geldik. Grev işçi sınıfının bir silahıdır. Üretimden gelen gücünü göstermesidir. Karabağlar Belediyesi’nde ya da bugün ülkenin dört bir yanında direnişte olan tüm kardeşlerimizi, DİSK olarak selamlıyoruz.” diye konuştu.

‘GREV DAYANIŞMAYI KAZANDIRIR’

Sarı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Grev işçinin evine götüreceği ekmeği, işverenin insafına bırakmayacağı en etkili yoludur. Tam da bu nedenle zaten kısıtlı olan grev hakkına göz konulmakta, işçilerin hak talebi tehdit olarak görülmekte. Çeşitli gerekçeler ile grevler yasaklanmaktadır. Grev hakkının grev yapılarak gösterileceğini gösteren Kemal Türkler, grevin anayasal hak olarak tanındığı 1960’dan sonra belediye işçilerini örgütleyerek greve giden Abdullah Baştürk’ün izinden giderek ekmeğine ve demokratik haklarına sahip çıkan Karabağlar Belediye işçileri de bizim onurumuzdur. Biz bu grevden ya başarılı çıkacağız ya da kazanımla çıkacağız. Çünkü grev aynı zamanda dostluğu, dayanışmayı örgütlülüğü kazandırır. Grevin tek kazananı olur, o da işçi sınıfıdır.”

‘KARABAĞLAR’DA VE TÜM TÜRKİYE’DE GERÇEKLEŞEN GREVLER ONURUMUZDUR'

Karabağlar’da toplu iş sözleşmesi sürecinde bitmeye yakın bir noktaya geldiklerini aktaran Sarı, “Birkaç gün içerisinde görüşmeleri sağlayıp, toplu sözleşme meselesini masa başında çözmenin girişimlerini yapmaktayız. Ama Karabağlar’daki grev ve ülkede yaşanan tüm grevler bizim onurumuzdur. Bunu bir kez daha tekrarlıyorum. Doğal olarak grevin tek kazananı işçi sınıfıdır. Ya mücadeleyi öğrenir ve kazanır, haklarını kazanır ya da taleplerini kazanır. Hiçbir zaman işçi sınıfı kaybetmez.” şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi