NURAY ÖZTÜRK - Genel-İş İzmir 7 No’lu Şubenin KHK düzenlemesiyle ilgili Bornova Belediyesi’nde çalışan taşeron işçilerle yaptığı bilgilendirme toplantısında, güvenlik soruşturması şartına tepki gösterilerek "Onların suç dediğine biz 'emek ve demokrasi mücadelesi' diyoruz” denildi. Afrin’e yönelik operasyonun da gündem olduğu toplantıda savaşın emekçilerin savaşı olmadığı vurgulandı. 

Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube, örgütlü olduğu alanlarda 696 sayılı KHK ile yapılan taşeron düzenlemesiyle ilgili bilgilendirme toplantılarına devam ediyor. Bornova Belediyesi nikah salonunda belediye merkez birimlerinde çalışan taşeron işçilerle bir araya gelen sendika yöneticileri, düzenleme sonrası belediye şirketine geçmek üzere başvuru yapan işçilerin bundan sonraki süreçle ilgili sorularını yanıtladı.

Toplantı öncesi işçilere açıklama yapan Şube Başkanı Kemal Köroğlu, Genel-İş olarak, taşeron sisteminin yasaklanmasını, ayrımsız, şartsız, koşulsuz bütün taşeron işçilere devlet güvenceli kadro taleplerinin devam ettiğini söyleyerek, düzenlemeyi antidemokratik bulduklarını ve taleplerini karşılamadığını ifade etti.

Düzenlemenin içeriğiyle ilgili kısaca bilgi veren Köroğlu, işçilerin taleplerinin üzerinin örtülmesi için OHAL ve KHK’lerin kullanıldığına dikkat çekti. Güvenlik soruşturmalarıyla kadrolaşmanın yaşanacağına dikkat çeken Köroğlu "Hiçbir işçi arkadaşımızın geçmişte işlediği suçtan işinden edilerek tekrar cezalandırılmasını doğru bulmuyoruz. Devlete ve anayasal düzene karşı suç diye bir tanım getirmişler, onların suç dediğine biz emek ve demokrasi mücadelesi diyoruz. Asıl KHK’yi çıkaranlar devlete ve halka karşı suç işliyor. KHK’lerle arkadaşlarımızı işsiz bırakmak istiyorlar, biz hiçbir arkadaşımıza dokunulmasına izin vermeyeceğiz. Bunun için zorlu ve mücadele dolu bir süreç bizi bekliyor” dedi.

İŞÇİLERDEN EMEKLİ DÜZENLEMESİNE TEPKİ

İşçilerin soru ve görüşleri arasında ise en dikkat çekenleri, emeklilik maaşı almaya hak kazanmış işçilerin işsiz kalması ve kısmi zamanlı çalışanlara ne olacağı ile ilgiliydi. Belediyede çalışan genç bir işçi kadın, “Ben gencim beni etkilemiyor fakat vicdanen rahatsızım. Aramızda emekliliği gelmiş ama çalışabilecek durumda bir sürü arkadaşımız var. Biz biliyoruz ki belediyelerde 70 yaşında işçiler çalışıyor. Ama çok daha küçük yaştaki taşeron işçiler işsiz bırakılıyor. Bunu kabul edemiyorum vicdanım el vermiyor” dedi.

Bir başka kadın da ders saatleri nedeniyle salonda olamayan kısmi zamanlı (saatlik) çalışanların kanundan yararlanıp yararlanamayacağını ve bu konuda sendikanın nasıl bir tutum alacağını sordu. Bir başka konu ise belediyenin farklı birimlerinde aynı işi yapan işçilerin arasındaki ücret farklılıklarının giderilip giderilmeyeceğine dair idi.

‘EMEK VE DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE TARAFIZ’

Afrin’e düzenlenen operasyona da dikkat çeken Köroğlu, “Biz sendika olarak hem emek mücadelesinde hem de demokrasi mücadelesinde tarafız. Sorunların demokratik bir şekilde diyalogla çözülebileceğini düşünüyoruz. Savaş işçi ve emekçiler için açlık, yoksulluk, sefalet ve gözyaşı demektir. Bakın ölen askerlere Karadeniz’inden Kastamonu’suna hepsi emekçi ailelerin çocukları. Her iki tarafta da sivil kayıplar var. Bu savaş bizim savaşımız değil” diye konuştu.

EVRENSEL

Editör: Haber Merkezi