Gizem TABAN/İZ GAZETE- DİSK bağlı Genel-İş Sendikası İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Arif Yıldız, İz Televizyonu’nda yayınlanan Bülent Kepenek ile Emek Dünyası programına konuk oldu. Yıldız, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) ve promosyon sürecine dair açıklamalarda bulundu. 

‘ŞU AN DÜŞÜK AMA…

’Son yapılan TİS’e dair görüşlerini açıklayan Yıldız, “Biz TİS’i bitirdiğimizde yoksulluk sınırı 9 bin TL idi, açlık sınırı 2 bin 300 TL idi. Şu an ülkedeki açlık sınırı  yaklaşık 8 bin TL, yoksulluk sınırı da 23 bin TL’ye dayandı. Bizim aldığımız ortalama ücretler 10-15 bin TL civarında… Ülkenin şu anki koşullarına göre düşük ancak şunu söyleyeyim; biz TİS’i bitirdiğimizde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde yüzde 30.3’ün üzerine çıkan o zamana kadar ki tek şubeyiz. Bu dönem de tartışacağız, konuşacağız, yine en iyi noktada bitirmek için mücadele edeceğiz” dedi. 

‘EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET’

Emekçilerin TİS talepleri hakkında konuşan Yıldız, şunları söyledi: “Yıllardan beri savunduğumuz, tartıştığımız eşit işe eşit ücret ilkesi var. Göreve geldiği günden bu yana bunu savunan bir Büyükşehir Belediye Başkanı var. Bunun eşitleneceği noktada TİS masasıdır. Ancak Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEM-SEN) var, Türkiye genelinde belediyelerde TİS’leri nasıl bir sürece soktuklarını az çok biliyoruz. Bu dönem yine SODEM-SEN ile TİS masasına oturacağız. Sıkıntılı bir süreç bizi bekliyor. Ama inanıyorum ki Genel-İş ailesi olarak hem İZELMAN’da hem İZENERJİ’de güzel bir TİS bitireceğimize inanıyorum. Aramızda çok küçük bir makas vardı, özellikle arkadaşlarımızın örnek verdiği, ortak alanda çalıştığımız farklı şirketlerle… Bu dönem o makası tamamen kapatıp arkadaşlarımızın istediği gruplar arası farkları aşmayı hedefliyoruz. Bize 24 birimden iletilen talepler var, temsilci arkadaşlarımızla bunun üzerine çalışıyoruz. İki dönemdir sürekli tartıştığımız şey 40 saat çalışma… Bizim örgütlü olduğumuz farklı illerdeki bazı belediyelerde bu geçti. Biz bunu istiyoruz ama bu dönem bunu daha farklı bir formülle isteyeceğiz. Tartışılan çok madde var ama en önemlisi; eşit işe eşit ücret ilkesiyle ilgili o daralan makası kapatıp yolumuza devam etmek…”

‘HEDEF SINIR OLMALI’

Şirketler arasındaki ücretlerin tartışılmasını doğru bulmadığını belirten Yıldız, “Bizim hedefimiz bu ülkenin yoksulluk sınırı olmalı, onu tartışmalıyız. Ona ne kadar yaklaşabiliriz, bunu tartışarak en iyi noktaya gelmeliyiz. Tabi ki çalıştığımız yerdeki arkadaşlarımızın arasındaki ücret farklılığını da ortadan kaldırmak gerekiyor. Aradaki fark söylenildiği gibi bin 500 TL değil, bizim birinci grubun yevmiyesi brüt 278 lira, örnek verilen şirketin yevmiyesi de 298 lira… Aramızdaki fark günlük 20 lira, aylık 600 lira… Onların tek bir artısı var; birinci grup ile ikinci grup arasında 12 lira gibi bir fark var. Yukarıya doğru çıktıkça çıta açılıyor, bunu zaten söylüyoruz. Bizim ise birinci grup ile ikinci grup arasında 3.50 kuruş gibi bir fark var. Ondan kaynaklı olarak yukarıya çıktıkça makas biraz açılıyor ama bizim amacımız hep gruplar arası farkı açmak hem de o 600 lira farklı tamamen kaldırmak… Zaten o gruplar arası farkı açarsak bahsedilen uçurum olmayacak” ifadelerini kullandı. 

PROMOSYONDA SON DURUM

Promosyon meselesini tüm detaylarıyla anlatan Yıldız, “Promosyon meselesi aslında ben ilk şube başkanı olduğum zamanlarda, 2016-2017 TİS’inde gündeme geldi. O dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu idi. Biz bunu o dönemde talep ettik ama 4857 Sayılı İş Kanunu’nda banka promosyonu olmadığı için TİS masasında kabul görmedi, ‘Dava açın’ dediler, biz de davamızı açtık. 2019’da bir dava açtık, kaybettik. Bir dönem önceki sözleşmemizin yarısını Aziz başkan ile yarısını da Tunç başkan ile yaptık. Tunç başkan kısmına geldiğimizde; ‘İş Kanunu içerisinde bu yok ama TİS ile kazanılabiliyor, siz Seferihisar’da uyguladınız, birçok il ve ilçede bunu TİS ile kazandık’ dedik. Önceki dönemde, ‘Dava açtınız, kaybettiniz’ o yüzden veremeyiz dediler, ikna edemedik. Bu dönem yürürlükte olan 2021-2022 TİS’e bunu koyduk, bundan sonraki promosyonların işçiye ödenmesine dair ibareyi TİS’e ekledik. 2020 yılında İZENERJİ Şirketi, İş Bankası ile bir anlaşma yapmış, 6’şar milyondan 3 taksitle, toplam 18 milyona bir anlaşma yapmış. İki taksiti şirket almıştı, son içeride kalan bir taksit vardı, 2022 mayıs ayı ile 2023 mayıs arasındaki promosyonu işçiye dağıtılmasını talep ettik. Maddemize de böyle ekledik. Ve haziran ayında işçiye dağıtıldı. Ayrımcılık olmasın diye yeni işbaşı yapan arkadaşlarımıza da bunu dağıttırdık. Ülkede iktidarın Nas suresi ile başlatıp, bankaların kâr oranı yüzde 400-500 olmasıyla, iktidarın ‘Bu parayı dağıtın, yoksa size vergi çıkacak’ demesiyle, bankalar da müşteri potansiyelini yükseltmek adına promosyonları yükseltti. Bizim gibi şirketlerde çalışan toplu geçiş yapan yerlerde promosyonlar 15-20-25-30 bin liraya yükseldi. Biz 9 No’lu şubemizle birlikte İZENERJİ’ye ağustos ayında bir yazı yazdık, promosyonların güncellenmesini ya da iptal edilip yenisinin yapılmasını talep ettik. Ancak şirketin daha önce İş Bankası ile yaptığı protokolün 23. Maddesinde; Eğer ki benim üzerimden maaş ödediğin işçiyi başka bir yere taşırsan benim sana ödediğim promosyonun hepsini bana geri ödemek zorundasın, cezai bir işlem çıkarsa da faiziyle bu size geri rücu eder’ diyor. Bunu hukukçularla konuştuk, şeffaf bir süreç yürüttük. Temsilci arkadaşlarımıza dedim ki; işçi arkadaşlarımıza 650 lira dağıtıldı, 651 lira kesilirse haklı olarak işçi 1 liranın hesabını sorar. Çünkü işçiden, almadığı bir paranın kesintisi isteniyor. Bunu kabul etmeyeceğimizi söyledik. Dediğim gibi 12 milyonu şirket, 6 milyonu biz aldık. Şirket de şunu söyledi; ‘Bu parayı biz aldık, bunu belediye adına harcadık, ben bunu işçinin ödemesini doğru bulmuyorum ama bundan vazgeçmek isteyen taraf sizsiniz, ben TİS’e koyduğunuz maddeye göre ödemem gereken kısmı size ödedim, benim daha önce yaptığım protokol 2023 mayıs ayında bitiyor ya onu bekleyin ya da buradaki cayma bedelini siz ödeyeceksiniz.’ Biz TİS’e koyduğumuz kısmı aldık ama 2023 mayıs ayına kadar süren bir protokol var, İş Bankası zaten vazgeçmek istemiyor. Şirket de bu noktadan baktı. Dolayısıyla protokoldeki 23. Madde bizi sıkıntıya düşürdü. Hukukçularımızla görüştük, bundan vazgeçersek bize 4 maddelik bir muvaffakatname imzalatacaklarını söylediler, biz bunu kabul etmedik. Bu süreç içerisinde bazı şirketler başka bankalarla anlaşma yaptı. İZELMAN’ın daha önce Yapı Kredi ile yaptığı protokolde, ‘İlk 12 ay çıkamazsın, 12 aydan sonra kısa gün uygulanarak çıkabilirsin’ ibaresi var. Bu, İZELMAN’daki arkadaşlarımızın elini güçlendirdi. Yapı Kredi en yüksek teklifi verdi, 27 bin lira gibi bir anlaşmayla 36 aya tamamlandı. Oradaki süreç kapatıldı. İZENERJİ tartışmasına gelince; biz ihalenin iptal edilmesi ve yeni ihalenin yapılmasını istedik. Çünkü, rekabet koşulları oluşursa bankalar daha fazla teklifi verir ve işçini alacağı promosyon yükselir. Bununla ilgili defalarca görüşmeler yaptık, işveren tarafından 9 bankaya çağrı yapıldı; Denizbank, TEB, İş Bankası, Finansbank, Ziraat Bankası, Garanti Bankası, Vakıfbank, Akbank ve Yapı Kredi… Bu 9 bankanın içerisinde sadece 2 banka dönüş yaptı. Yapı Kredi 38 aylığına 27 bin lira teklifinde bulundu. Ama bahsettiğim cezai işlem uygulandığında işçinin eline geçecek para 24 buçuk lira… Dört maddelik muvaffakatname imzalamadan banka değiştirme şansımız da yok. Halihazırda çalıştığımız İş Bankası da ilk başta 21 bin 800 lira gibi bir teklif sunuyor, bu teklif de geç saatte geldi. Diğer gün teklifi 23 bin 500 lira yaptılar. Sonra 24 bin lira oldu. Biz bu arada başta Tunç başkanla görüşme yaptık, özellikle diğer bankaların diğer işçi arkadaşlarımızın biten promosyonu üzerinde yaptığı açıklama konusunda haklı olarak bizim üyelerimizde aynı beklenti içerisinde girdi. Kendisiyle 2-3 defa telefonda görüştük, bu sorunun çözülmesi gerektiğini, şirketin aldığı parayı ödemek istemediğimizi, aldığımız 650 lirayı verebileceğimizi ama ondan önce alınan parayı ödemek istemediğimizi söyledik. Kendisi, ‘Çözülecek, uğraşıyoruz, ben de görüşüyorum, talimatları veririm’ dedi. Ama 9 bankanın içerisinde de 2 banka dışında teklif veren banka yok, şu ana kadar… Geldiğimiz son nokta bu… Yapı Kredi’nin 27 bin lira teklifi var ama onda kesinti olacağı için işçinin eline geçecek olan 24 buçuk, İş Bankası da şu an 24… İZELMAN’daki arkadaşlarımız da farklı bankaya geçseydi onlara da cezai işlem çıkacaktı, daha düşük alacaklardı, fark bu cezai işlemden kaynaklanıyor. Böyle cezai bir madde olmasaydı biz de 27 bin alacaktık” diye konuştu.

‘KARARI BERABER VERECEĞİZ’

Promosyon meselesinde izleyecekleri yol haritasına dair konuşan Yıldız, “Bunu kurullarımızda tartıştık, şu an iki banka seçeneğimiz var. Bu konuda eğilim yoklaması yapılması noktasında temsilci arkadaşlarımızla bir karar aldık. Bunun asıl sahibi sahadaki emekçi arkadaşlarımız. Arkadaşlarımız, ‘Anlaşmayın, mayıs ayına kadar bekleyelim’ derlerse birlikte her şeyi göğüsleyeceğiz. Arkadaşlarımıza son gelen teklif üzerine bir mesaj attık, eylem kararı aldık. Eylem kararından sonra Tunç başkanla tekrar bir görüşme yaptık, şirketlere yeniden talimat verildi. Bankalara yeniden çağrı yapılmasını istedik. Türkiye genelinde özelikle TEB, Garanti Bankası ve Akbank’ın oransal olarak daha yüksek promosyon verdiğini biliyoruz. Dört bankaya yeniden çağrı yapıldı. Bankalar yeniden ihaleye girmeyeceklerini söylediler. Sonrasında da biz bunları kurullarımızda tartıştık. Eylem yaptığımızda bankaların teklifi gelecekse tabi ki çıkıp demokratik tepkimizi koyalım. Ama dediğim gibi 9 bankadan 2 banka dışında teklif veren yok. Bununla ilgili evraklarımız mevcut, arkadaşlar gelip isteyebilir. Bunu göğüsleyeceksek hep beraber göğüsleyeceğiz. Ben bireysel düşüncemi kurulda da söyledim, mayıs ayını bekleyelim dedim. Mayıs’ta protokol bitiyor, şirket şartnamesini hazırlayacak, biz gözlemci olarak katılacağız. Hangi banka çok yüksek promosyon veriyorsa o bankayla uzlaşacağız. Ama 3-5 ay sonra neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz. Dolayısıyla bu kararı hep birlikte almalıyız. Bu işin asıl sahibi olan emekçi arkadaşlarımızın düşüncesi neyse ona göre kararımızı alacağız. Kimse bize bir şey dayatmıyor. Arkadaşlarımız ne karar verirse onu uygulayacağız” açıklamalarında bulundu.

Editör: Haber Merkezi