Nil KAHRAMANOĞLU/İZGAZETE -Koronavirüsün ekonomik ve sosyal anlamda bir kriz durumu oluşturduğunu ifade eden Eğitim-İş İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ahmet Cangı, “AKP iktidarı acilen Anayasal bir yükümlülük olan sosyal devleti güçlendirecek Aile Sigortası’nı hayata geçirmelidir” dedi.

ZOR SÜREÇTEN GEÇİYOR

Salgın sürecinde emekçilerin zor duruma düştüğünü söyleyen Cangı, “Ülkemiz ve dünyamız Koronavirüs nedeniyle zor günler yaşanmaktadır. Özellikle içerisinde geçtiğimiz bu zor süreçte tüm kamu emekçileri ve işçiler en temel ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Salgın sebebiyle ve yaşanan kriz ortamında işçiler, emekçiler ve kamu çalışanları ile tüm aileler zor durumdadır. Tüm emekçiler kiradan elektriğe doğalgazdan gıdaya ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Emekçi hareket geçmişte olduğu gibi bugün de baskı, sömürü, şiddet ve ekonomik kriz koşullarını yaşamaktadır” diye konuştu.

‘KORUMAKLA YÜKÜMLÜ’

Sosyal devletin muhtaç aileleri korumakla yükümlü olduğunu dile getiren Cangı, “Türkiye Cumhuriyeti; demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Devletin tüm kaynaklarının bu olağanüstü dönemde özellikle emekçi, dar gelirli ve işsizlerin ihtiyaçlarına ayırması gereklidir. Hiçbir güvencesi olmayan muhtaç, düşkün, yoksul ve kimsesiz vatandaşların sosyal devlet tarafından korunması gerektirmektedir. Sosyal devlet yardıma muhtaç aileleri korumakla yükümlüdür. Sosyal devlet bütün yurttaşlarımızın en temel ihtiyaçlarını sürdürmesini amaçlamak zorundadır. Sosyal devlet, yurttaşların emeğini ve ekmeğini güvence altına almak için politikalar üretmek zorundadır. Sosyal koruma, bir ülkede yaşayan yurttaşların sosyal güvenliğin içerisinde yaşanan risklere karşı vatandaşının güvencede olmasını amaçlamaktadır. Bu nedenle Sosyal korumanın bir parçası olan aile yardımları ve aile sigortası acilen hayata geçmelidir” şeklinde konuştu.

‘AİLE SİGORTASI’NI UYGULAMAMAKTA ISRAR EDİLİYOR’

1971 yılında imzalanan ILO Sözleşmesi’nde yer alan Aile Sigortası’nın uygulanmadığı bilgisini veren Cangı, “Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından 1952 yılında 102 sayılı “Sosyal Güvenliğin Asgari Normları” sözleşmesinde konu edinilen 9 sigorta kolundan birisi Aile Sigortası’dır. Bu sözleşmeyi kabul eden ülkelerin asgari düzeyde vermesi gereken aile yardımları vardır. Ülkemizde sekiz yardım uygulanırken Aile Sigortası yardımları bugüne kadar uygulamaya alınmamıştır. Ülkemiz Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 102 sayılı Sosyal Güvenliğin Asgari Normları Sözleşmesi’ni 1971’de imzalamıştır. Ancak ülkemiz Aile Sigortası’nı uygulamamakta ısrar etmektedir. Ülkemizde işsizlik sigortası, analık sigortası, iş kazaları sigortası, meslek hastalıkları sigortası gibi aile yardımı niteliğinde olan bazı yardımlar yapılmakta ancak resmi olarak uygulanan bir Aile Sigortası kolu bulunmamaktadır” dedi.

Güçlü sosyal devletin Aile Sigortası’ndan geçtiğini belirten Cangı, “Aile Sigortası, toplumu oluşturan aileyi korumayı amaçlayarak toplumun birliğini korumayı yaygınlaştırmaktadır. Aile Sigortası aynı zamanda yaşlanan nüfusu, yaşlıların bakım sorunun da çözüm üretmektedir. Aile Sigortası programının uygulamaya geçmesiyle Türkiye’de güçlü Sosyal devletin yapılanması yönünde yaşamsal bir adım atılmış olacaktır” dedi.

‘ACİLEN UYGULANMALI’

Yapılan yardımların yetersiz olduğunu dile getiren Cangı, sözlerini şöyle tamamaldı: “Ülkemizde gerek çalışmaya bağlı gerek kamu hizmeti olarak aile yardımları sağlanmakta ancak yardımların seviyesi oldukça yetersiz kalmaktadır. AKP iktidarı Aile Yardımları Sigortası’nı da maliyetlerin büyüklüğü ve bu maliyetin bütçeye yük getireceği bahanesine sığınmaktan vazgeçmeli acilen uygulamalıdır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; AKP iktidarının acilen Aile Sigortası’nı Sosyal Güvenlik Sistemiyle birlikte uygulayarak toplumu koruyacak şekilde geliştirmesini ve ILO’nun 102 sayılı hükümlerini sosyal güvenlik mevzuatımıza dâhil etmesini istiyoruz.”

Editör: Haber Merkezi