TUGAY CAN / İZ GAZETE – Ekonomide yaşanan krizin yoğun olarak asgari ücret ile çalışan işçileri mağdur etmesi üzerine konuyu gündeme taşıyan DİSK yönetimi, İzmir’de kitlesel bir basın açıklaması düzenledi. İzmir Büyükşehir Belediye binası önünde gerçekleşen ve yoğun katılımın olduğu basın açıklamasına, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan’ın yanı sıra DİSK’e bağlı sendikalar katıldı.

YOĞUN KATILIMLA GERÇEKLEŞTİ

Eyleme ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi İzmir milletvekili Kani Beko, Halkların Demokratik Partisi İzmir milletvekilleri Serpil Kemalbay ve Murat Çepni, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, Cumhuriyet Halk Partisi Çiğli İlçe Başkanı Utku Gümrükçü’nün yanı sıra çok sayıda Sivil Toplum Örgütü ve siyasi partiler hazırda bulundu.

‘SUSMA SUSTUKÇA YENİ ZAMLAR GELECEK’

Basın açıklaması öncesinde konuşma yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Krizi biz çıkarmadık, bedelini biz ödemiyoruz diyerek alandayız.” ifadelerini kullanırken, kalabalık sıkça ‘ Susma sustukça yeni zamlar gelecek’ sloganları attı. Öte yandan Sarı, alanı dolduran kalabalığa teşekkür ederken, yine alanda bulunan Alevi Bektaşi Derneği’ni ‘Ekmeği yenmez suyu içilmez diyenlerin, ekmeği de yenir, suyu da içilir’ şeklinde ifadelerle selamladı.

Basın açıklamasının öncesinde ayrıca sık sık ‘Hükümet istifa’ sloganları atıldı.

‘İŞÇİ KÜRSÜSÜNDEN SORDU’

Yoğun katılımın gözlendiği basın açıklamasında, açıklamayı okuyan Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan, “Ekonomik krizin lafını etmenin neredeyse suç ilan edildiği bir ortamda biz kriz var diyerek haykırıyoruz. Ekonomik politikalar sonucunda işsizlik 6 milyonu aştı ve çok büyük bir toplumsal sorun haline geldi. Artık her evde işsiz var. Genç işsizliği artıyor, üniversite mezunu işsizlerin sayısı artıyor, kadınlar çalışma yaşamının dışına itiliyor. Enflasyon oranı son 15 yılın en yüksek seviyesinde ve bugün temel tüketim maddelerinin fiyatı iki katına kadar çıktı. Faturalarımız her geçen gün kabarmaya başladı; doğalgaza ve elektriğe yüksek zamlar yapıldı. Artık ücretler faturalara ve kiraya zor yetmekte, temel ihtiyaçlarımızı neredeyse karşılamıyor.” diye konuştu.

696 sayılı KHK yayımlandığı günden bugüne yapılan düzenlemenin eşitsiz ve hakkaniyete uygun olmadığını söylediklerine dikkat çeken Çalışkan, kadro talebinden vazgeçmeyeceklerini yineledi. Cumhurbaşkanlığına işçi sınıfı kürsüsünden 4 tane soru yönelten Çalışkan, şu soruları dile getirdi;

1-) Belediye hizmeti kamu hizmeti midir? Şayet belediye hizmeti kamu hizmeti ise ki yasalara göre böyledir, o halde merkezi idare için kamu hizmeti üreten ve taşeron şirketlerden geçişi yapılan işçi kardeşlerimize kadro verilirken belediye hizmetlerinde çalışan işçi kardeşlerimiz neden kadrolu olarak belediyelere değil de belediye şirketlerine aktarılmıştır?

2-) Belediye şirketleri sermayesinin yarıdan fazlası belediyeye, yani kamuya ait olan şirketlerse neden kamu işçilerinin yararlandığı ilave tediye hakkından belediye şirketlerine geçişi yapılan işçiler yararlanamazlar?

3-) Ortada Anayasa ile garanti altına alınmış sendika, toplu iş sözleşmesi ve grev hakları varken, üstelik bu haklar ayrıca uluslararası sözleşmelerin güvencesi altındayken işçilerin bu haklarını neye dayanarak 30 Haziran 2020 tarihine kadar askıya alınabilmiştir?

4-)İşçilerin bu haklarını askıya alarak ve ücret artışlarını 6 ayda bir yüzde 4 artışla sınırlayarak işçilere verilen kadronun ne gibi bir anlamı vardır?

'CUMHURBAŞKANLIĞI'NDAN TALEPLERİ SIRALADI'

Öte yandan yapılan açıklamada DİSK olarak Cumhurbaşkanlığı’dan taleplerin de sıralandığı açıklamada, işçilerin talepleri dört maddede sıralandı. İşte o talepler;

1-) 5393 sayılı Belediye Kanunu’ndaki norm kadro sınırlamaları kaldırılmalı; belediyeler belediye şirketlerine geçişi yapılan işçileri kadroya alabilmelidir.

2-) Diğer kamu işçilerine 17 Ağustos ve 7 Aralık’ta ödenmesi kararlaştırılan 2018 yılı ilave tediyeleri belediye şirketlerine geçişi yapılan işçilere derhal yapılmalıdır; esasen bu ödemenin yapılabilmesi için 6772 sayılı Kanunda bir değişiklik gerekmemekte, 1.madde günün şartlarında yorumlanarak bile bu ödemenin yapılması mümkündür.

3-) Kamuya geçişi yapılan işçiler için KHK ile getirilen sendikal hak kısıtlamaları kaldırılmalı; işçi sendikaları 6356 sayılı Kanun’a göre serbest toplu sözleşme sürecini işletmeye başlamalıdır.

4-) Bu süreçte işçilerin ücretine YHK kararı ile yapılan yüzde 4 artışa ek olarak ücretler en azından Hazine ve Maliye Bakanı tarafından ilan edilen 2018 enflasyon tahmini kadar yani yüzde 20,8 oranında artırılmalıdır.

'İŞÇİ SINIFI BORÇLU DEĞİL, ALACAKLIDIR'

27 havalimanı işçisinin acilen serbest bırakılması talebini mitingde yineleyen DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise, krizin bedelini işçilerin değil patronların ödemesi gerektiğinin altını çizdi. Çerkezoğlu, "İktidar, kriz yokmuş gibi davranıyor. Diğer yandan da krizin bedelini işçilere yüklemeye çalışıyor. Ancak bilinmelidir ki, yıllardır, kazandıklarını işçi sınıfı ile paylaşmayan, krizi işçi sınıfının üzerine yükleyemezler. İşçi sınıfı borçlu değil alacaklıdır." diye konuştu. Çerkezoğlu'nun sözleri sık sık sloganlarla bölündü.

‘ASGARİ ÜCRET ARTIRILMALIDIR’

Açıklamada ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan Yeni Ekonomi Planı’nda 2018 yılı enflasyon tahmininin yüzde 20.8 olduğu hatırlatılarak, “Bu demektir ki önümüzdeki aylarda enflasyon daha yüksek oranda artacak ve hayat pahalılaşacaktır. Bu durumda ücretlilerin yarıya yakınını oluşturan asgari ücretle geçinen işçilerin ücretlerinde artış yapılması, asgari ücretin artırılması zorunlu hale gelmiştir. Bu işçiler açısından yaşamsal bir gerekliliktir. Cumhurbaşkanlığı Yönetimi işçilerin bu talebini karşılamalıdır.” ifadeleri ile asgari ücrete zam yapılması gerektiğinin altı çizildi.

Editör: Haber Merkezi