İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte Bergama’nın Kozak Yaylası’nda meraya hayvan salınımı törenine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bölgede faaliyet gösteren altın madeni ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bergama Belediyesi’nin çevre davalarından çekilmesini eleştirdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte Bergama’nın Kozak Yaylası’nda bulunan Çamavlu Köyü’nde meraya hayvan salınımı törenine katıldı. Sarıbal açılış töreninde Başkan Soyer ile birlikte sembolik olarak sürü güttü. Ardından 10 bini küçükbaş olmak üzere toplam 15 bin hayvanın Çamavlu Köyü’nden 23 bin dekarlık Çamavlu Merasına doğru verimli otlaklara salındı. Büyükbaş hayvanların üç ay, küçükbaş hayvanların ise altı ay boyunca bu yaylada kalacağı kaydedildi.
 

Açılış sonrası Oba Yaylası’ndan Kemicek Yaylası’na kadar yaklaşık 2 kilometre yürüyüş yapıldı. Yürüyüşün ardından Bergama Çevre Platformu Başkanı Erol Engel tarafından Bergama ve çevresinde yaşanan ve doğayı tehdit eden madenler ve 6 bin 600 hektarlık alana sahip, meraya 800 metre uzaklıkta bulunan Avrupa’nın en büyük altın madeni üzerine bilgilendirme yapıldı. Bu arada çevre platformu tarafından “TÜMAD Madra’yı terk et” dövizleri açıldı.
 

BÜYÜKŞEHİR 25 BİN DÖNÜM MERA İÇİN MANDIRA KURACAK

Meraya hayvan salınımını değerlendiren Sarıbal; “Bugün İzmir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte Bergama’nın Kozak Yaylası’nda bulunan Çamavlu Köyü’ndeyiz. Türkiye’ye örnek olacak ve Türkiye’nin tarımsal varlığı içerisinde hayvancılığın sürdürebilirliği açısından çok önemli olan bir merada yazlık otlatma döneminin açılışını yaptık. Yaklaşık 25 bin dönüm bir alana sahip burası. 15 bin dönümü uzun yıllardır ıslah ediliyor ve düzenli otlatmaya tabi tutuluyor. Yaklaşık 10 bin küçükbaş 5 bin büyükbaş hayvan yaz boyunca burada otlayacaklar. Büyükşehir belediyemiz burada özel bir mandıra kurarak, buranın sütünü değerlendirecek”

MERA YOKSA HAYVANCILIK YOKTUR

“Şunu çok iyi biliyoruz; çiftçiler bilir, bu işin teknik uzmanları da bilir. Eğer bir ülkede mera yoksa hayvancılık yoktur. Hayvancılık yoksa elbette et ve süt yoktur. Et ve süt yoksa gençliğin, insanlığın en önemli beslenme organı olan protein de yok demektir. Dolayısıyla ülke hayvancılığının geliştirilmesi, ülke insanının sağlıklı ve yeterli beslenebilmesi ve en önemlisi de sürdürülebilir bir hayvancılığın yapılabilmesi için mera şarttır. Bu açıdan, bu meranın hizmete girmesi, tekrar 2020 yılının otlatma döneminin açılması Türk hayvancılığı açısından çok kıymetlidir” dedi.
 

MADEN OCAĞI DEVAM EDERSE MERA KİRLENECEK

Bölgede ki madenin faaliyetlerine de değinen Sarıbal; “Burada gördüğümüz başka bir şey var. Bir taraftan köylülerin inanılmaz çabasıyla bir mera alanı dururken, öbür taraftan hemen yanı başında, el uzaklığı kadar bir yerde Türkiye'nin en büyük 66 bin dönüm alanda altın madeni çıkaran bir firma var. Şunu biliyoruz; ‘ölüler altın takmaz’ ve insanlar altında yemiyor. Bu koronavirüs salgını sürecinde insan hayatı sürdürülebilmesi için yaşam hakkı kadar, beslenme ve gıda hakkını da biz biliyoruz. Eğer o maden ocağı burada devam ederse bu mera kirlenecek. O maden ocağı burada devam ederse çamfıstıkları burada üretim vermeyecek”
 

BİNLERCE YIL BURADA KALACAK

“Çamfıstığı dünyanın en kıymetli ürünlerinden bir tanesi. Hemen yanı başımızda bu maden altın çıkarıyor. Siyanür yeraltına, yer üstüne, rüzgârla, buharla her yere gider. Hem tabiata hem doğaya hem de bütün canlılara zararlı. Ayrıca binlerce yıl burada kalacak. Bunu biliyoruz ve bu madenlere artık defolun diyoruz, yeter diyoruz”
 

BERGAMA BELEDİYESİ YÖRE İNSANINA İHANET ETMİŞTİR

Bergama Belediyesi’nin çevre davalarından çekilmesine de değinen Sarıbal; “Bergama Belediyesi’nin AKP’li belediye başkanı ne yazık ki Kozak’ta Kapukaya Köyü’ne açılmak istenilen maden ocağı dâhil, tüm çevre davalarından çekildiğini açıklamış, madenden yana tavır koymuştur. Hem Bergama’ya, hem doğaya, hem bu meraya, hem de insan hayatına ihanet etmektedir. Bu güzelim doğada madenden yana tavır alıyorsanız, bundan daha büyük ihanet yapamazsınız. Vicdan ve hukuk açısından baktığımda nasıl hala burada belediye yetkilileri olarak gezebiliyorlar aklım ermiyor. Yazık etmeyin bu topraklara, bu meraya, bu doğaya. Çocuklarımızın geleceğine, hayallerine yazık etmeyin. Bilin ki bu tabiat elbet bir gün bunun hesabını sorar” dedi.
 

KAYNAK: AJANS BAKIRÇAY

Editör: Haber Merkezi