Yaşam biçiminin sağlıklı hale getirilmesiyle kanser olgularının yüzde 30-50'sinin önlenebilir olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mutafoğlu, 15 yıl süren Avrupa Prospektif Kanser ve Beslenme Araştırması'na (EPIC) göre sağlıklı yaşamın kanserlerin yüzde 36'sını önleyebileceğini gösterdiğini kaydetti. Geçen yıl yayınlanan GLOBOCAN verilerine göre dünya genelinde 18.1 milyon kişiye kanser tanısı konduğunu, 9.6 milyon kişinin de kanserden yaşamını yetirdiğini ifade eden Prof. Dr. Mutafoğlu, "Dünya genelinde kanser hastalığının yükü her geçen gün artıyor. Uzmanlar, önlem alınmazsa 2030'da 24.1 milyon yeni kanser tanısının konacağını ve 13 milyon kişinin kanserden öleceğini belirtiyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2017 yılı verilerine göre de, ülkemizde ölümlerin yüzde 19.5'inin kansere bağlı olduğu belirlendi" diye konuştu.

Korunma ve erken tanının kanseri önlemede en önemli strateji hali geldiğini aktaran Prof. Dr. Mutafoğlu, şunları söyledi:
"Sağlıklı yaşayabilmek için sadece bireysel tercih ve çabalar ne yazık ki yeterli olamıyor. Dünyanın kaynakları akıllı kullanılmalıdır. Sağlık hizmetleri de 'sağlıklı yaşam biçimi rehberliği' önceliği ile yapılandırılmalıdır. Bu ilkeden yola çıkarak, İzmir Ekonomi Üniversitesi Tıp Fakültesi eğitim programı, 'Yaşam Biçimi Tıbbı' temasını tüm eğitimine bütünleşmiştir. Seçimlerimiz, yaşam biçimimiz ve bulunduğumuz çevre kanser riskimizi belirleyen çok önemli faktörlerdir. Kanserden korunmak için sigara ve alkol gibi risk faktörlerinden uzak durmak, yeterli ve dengeli beslenmek, hareketli bir yaşam sürdürmek gerekiyor. Önleyici olarak Hepatit B ve HPV (İnsan Papilloma Virüsü) aşılarının yapılması önerilir. Çevre bilincinin artması, doğanın korunması ve hava kirliliği gibi çevresel etkilerin azaltılması kanserden korunmada kritik önem taşıyan noktalardır. Kansere bağlı ölümlerin azaltılmasında erken tanı çok değerlidir. Bunun için yaşa uygun kanser taramalarının yaptırılması büyük önem taşıyor." 

DHA

Editör: Haber Merkezi