İzmir Meme Hastalıkları Derneği’nden Cerrahi Tedavi alanında Doç. Dr. Ali İbrahim Sevinç, Sistemik Tedavi alanında Prof. Dr. Aziz Karaoğlu, Radyoterapi alanında Prof. Dr. İlknur Bilkay Görken’in katılım sağladığı sohbette meme kanseri tanı ve tedavisinde yararlanılan tekniklerden cerrahi tedavi, kemoterapi, hormonoterapi ve radyoterapiden bahsedildi. Meme kanseri tanı ve tedavisinde öncelikle kendi kendine meme muayenesi yöntemiyle, kişilerin kendilerini muayene edip göğüslerinde herhangi bir deforme, kızarıklık, beze ya da göğüs ucundan gelen akıntı olduğunda erken teşhiş için doktora başvurmaları gerektiği aktarıldı. Her yıl ya da iki yılda bir doktora görünüp muayene olmanın hayat kurtardığı, erken tanının çok önemli olduğu ve herhangi bir şüphelenilen durum olduğunda doktora başvurulması gerektiğinin önemle üzerinde duruldu.
Cerrahi tedavi konusunda Doç. Dr. Ali İbrahim Sevinç erken evrede yakalanan meme kanserlerinde tercihin cerrahi tedavi yönünde olduğunu meme tümörünün etrafında temiz doku olacak şekilde meme dokusundan çıkarıldığını ya da koltukaltına tümörün yayılıp yayılmadığını anlamak için bazı lenf bezleri çıkarıldığını aktardı. Prof. Dr. İlknur Bilkay Görken radyoterapinin genel olarak, cerrahi öncesi veya sonrasında, tek başına iyileştirici tedavi olarak kullanıldığını, tedavi sırasında herhangi bir ağrı oluşturmadığını ve bu aşamada normal yaşama devam edilebileceğini iletti. Sistemik tedavi alanında ise Prof. Dr. Aziz Karaoğlu, “Meme Kanseri” kansere bağlı ölüm nedenleri arasında akciğer kanserinden sonra ikinci sırada yer almaktadır. Meme kanseri için kontrollerin düzenli olarak yapılması ve kadınların kendi kendilerine yapacakları muayene de erken tanı için büyük önem taşımaktadır. Meme kanserinde risk faktörlerinde en önemli risk kadındadır. Erken yaşta adet görmek ve genç yaşta menopoza girmek meme kanseri riskini artırmaktadır. Hiç doğum yapmamış veya ilk doğumunu 35 yaşının üzerinde yapmış olan kadınlarda daha sık olarak rastlanan ailesinde birinci derecede ve özellikle genç yaşlarda meme kanseri görülenlerde risk arttırdığını, menopoz sonrası kilo artışı, sürekli alkol tüketimi, iri ve yoğun memelere sahip olmanın risk faktörleri arasında olduğu kabul edilmektedir.
Meme kanserinin tedavisinde en önemli ve belirleyici etken bu hastalığın erken teşhisidir. Erken tanı hayat kurtarmaktadır ve her kadının kendi kendine tedavi yönetimi ile bu konuda daha bilinçli davranmaları, en ufak bir değişiklik hissettiklerinde en yakın cerraha gitmeleri gerekmektedir.
Agora Alışveriş Merkezi Pazarlama Müdürü Müge Menteş Üstünoğlu, gerçekleşen “Meme Kanseri Konusunda Erken Tanı ve Muayenenin Önemi” konulu sohbetin önemini belirterek, farkındalık yaratan, halkı erken tanı konusunda bilinçlendiren uzman doktorlara teşekkürlerini iletti. Üstünoğlu, 15 Nisan Cuma günü A Blok aktivite alanında saat 16.00”da gerçekleşecek olan “Çocuklarda Stres, Kaygı ve Zor Yaşam Olayları” konulu söyleşinin yoğun ilgi göreceğini belirterek, bu önemli sohbeti kaçırmamaları için tüm İzmirlileri Agora Alışveriş Merkezi’ne davet etti.
