DUYGU KAYA/ İZ GAZETE- İzmir Tabip Odası, özel sağlık kuruluşlarında çalışan hekimlerin sorunlarına dikkat çekmek için bir basın açıklaması düzenledi. Tabip Odası’nın konferans salonunda düzenlenen açıklamayı ise İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı okudu. Yapılan açıklamada İzmir Tabip Odası’nın özel sağlık kuruluşlarında çalışan hekimlerle yaptığı anket de yer alırken, “Sağlıkta dönüşüm programı, emek sömürüsü dışında bir şey sunmadı” denildi.

‘153 BİN HEKİMDEN YÜZDE 29.4’Ü ÖZEL SAĞLIK SEKTÖRÜNDE ÇALIŞIYOR’

Başkan Çamlı, “Ülkemizde 2003 yılından itibaren uygulamaya giren sağlıkta dönüşüm programı özel sağlık sektörü yatırımlarını teşvik edici politikalar içermektedir. Sermaye kesimi sağlık sektörüne büyük ilgi göstermiş, 2002 yılında 270 olan özel hastane sayısı 2018 yılında 577’e yükselmiştir. Bu sayı Türkiye’deki toplam hastane sayısının yüzde 37,6’sıdır. Ülkemizdeki toplam 153 bin hekimden yüzde 29.4’u özel sağlık sektörde çalışmaktadır” diye konuştu.

Özel sağlık sektöründe çalışan hekimlerini, yoğun iş yükü, gelir ve sosyal güvencesizlik ile karşı karşıya kaldığını ifade eden Çamlı, “Buna bağlı olarak hekimlerin stres, depresyon, tükenmişlik düzeyleri, olumsuz yaşam ve beslenme koşullarına bağlı sağlık sorunları ile karşılaşma riskleri artmaktadır” açıklamasında bulundu.

‘KATILIMCILARIN YÜZDE 19’U HAFTADA 55 SAATİN ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR’

İzmir Tabip Odası’nın özel sağlık kuruluşlarında çalışan hekimler ile gerçekleştirdiği anketin verilerini paylaşan Çamlı, “Pandeminin başlangıcında birçok özel sağlık kuruluşu, hasta sayılarında düşme ve ciro kaybını ileri sürülerek sağlık çalışanlarını ya ücretsiz izne çıkarılmış ya da daha düşük ücretlerle çalıştırmıştır. 4857 Sayılı İş Kanunu’na göre çalışma süresi haftada en çok kırk beş saattir. Ankete katılanların yüzde 19’ u 55 saatin yüzde 46’sı 45 saatin üzerinde çalıştığını ifade etmiştir” dedi.

‘HEKİMLER TÜKENİYOR’

“Hekimler artan iş yüküyle mücadele ederken en temel sosyal haklarını kullanamamakta, adeta tükenmektedirler” diyen Çamlı, “Ankete katılan hekimlerin yüzde 38’i son iki yıl içerisinde toplamda 10 günden az, yüzde 41’i 11-20 gün, izin kullanabilmiştir. Bu kadar az izin kullanımında izinlerde gelirinin kesilmesi ve her işyeri değişiminde izin hakkının sıfırlanması önemli bir rol oynamaktadır” diye konuştu.

‘YAŞANILAN KRİZİN FATURASI HEKİMLERE ÇIKARTILAMAZ’

Ankete katılan hekimlerden yüzde 24’ünün yemek ve dinlenme aralarının olmadığını aktaran Çamlı, “Katılımcılara özelde çalışmaya başladığınızdan beri geliriniz nasıl değişti diye sorduğumuzda ise; Hekimlerin yüzde 54’ü çalıştığı kurumdaki aylık kazancının yaşamı için yetersiz olduğunu belirtti. Sağlık kuruluşlarının yaşadığı finansal sorunlar ya da ekonomik krizin faturası hekimlere çıkartılamaz” dedi.

İzmir Tabip Odası’nın paylaştığı anketteki diğer çarpıcı veriler şu şekilde sıralanıyor:

· Ankete katılan hekimlerin 53’ü şu anki çalışma koşullarından memnun olmadığını belirtmiştir. Yüzde 61’i sosyal hayatlarının giderek kötüleştiğini, yüzde 70’i ciro baskısı yaşadığını yüzde 61’i iş güvencesi kaygısı taşıdığını belirtmiştir.

· Katılımcıların yüzde 81’i değişen dönemlerde ve düzeylerde tükenmişlik hissi yaşadığını belirtmiş olup yüzde 19’u sürekli bir tükenmişlik içerisinde olduğunu belirtmiştir. Yüzde 45’i ruh sağlığının tedavi gerektirecek düzeyde kötü olduğunu belirtmiştir.

‘EMEK SÖMÜRÜSÜ DIŞINDA BİR ŞEY SUNMADI’

Çamlı, anket verilerini paylaştıktan sonra yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Bu sonuçlarla sağlıkta dönüşüm programının hekimlere artan emek sömürüsü, dışında bir şey sunmadığını söyleyebiliriz. Ankete katılan hekimlerin yüzde 81’i Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın (SPD) hekimleri emek, gelir ve iş güvencesi açısından olumsuz etkilediğini ifade etmiştir. Hekimler açısından özel sağlık sektöründe çalışmak, giderek artan güçlükler barındırmakta, uzayan çalışma süreleri, iş, istihdam, gelir güvencesizliği ve sosyal güvencesizlikle ve sağlık riskleriyle karşı karşıya kalan hekimler mesleklerini yerine getirmekte zorlanmaktadırlar.”