EDA EBRU NANECİ - Bir süre önce gırtlak kanserine yakalanan ve eşiyle boşandıktan sonra annesinin evine dönen Sevgi Kandemir, 6 ay önce yanağında apse olduğunu fark etti ancak iltihap kaynaklı olduğunu düşünerek hastaneye gitmeyi ihmal etti. Ağrılarına dayanamayıp, hastaneye giden Kandemir'e, kanser teşhisi konuldu. Doktorlar, Kandemir'e tedavi için geç kalındığını, yapılacak operasyonla çenesinin bir kısmının alınacağını, dilinin kesileceğini ve boğazında bir delikle yaşamak zorunda kalacağını söyledi. O dönemde bu durumu kabul etmeyen Kandemir, radyoterapi görmeye başladı ancak artık temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale geldi. Tedavisi için maddi durumunun yeterli olmadığını söyleyen Kandemir, yetkililere seslenerek, "Bana yardım edin. Yaşamak istiyorum. Ağrılarıma dayanamıyorum. Kızımı öksüz bırakmak istemiyorum" dedi.
 



'YAŞAMAK İSTİYORUM'

Hastalığının ciddiyetine geç vardığını söyleyen Kandemir, "Bu hastalığa 6 ay önce yakalandım. Önce küçük bir apse çıktı. İhmal ettim. İltihaptan dolayı apse olduğunu düşündüm ama kısa sürede ağzımın içine yayıldı. Şu an boğazıma kadar indi. Yutkunamıyorum, yutamıyorum. Yediklerim yanağımdan akıyor. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi'nde ameliyat yapılması gerektiği söylendi. Çenenin bir kısmı alınacak, dilin kesilecek, boğazından delik açılacak dediler. O yüzden kabul etmedim. Burada radyoterapi gördüm ama artık buna dayanacak gücüm kalmadı. Bitkin düştüm. Şu an alıp, beni götürsünler, ameliyat olmak istiyorum. Ölümden korkuyorum, yaşamak istiyorum. Bir kızım var. İyileşip, çalışarak para kazanmak ve çocuğuma bakmak istiyorum. Bu kanser çok kötü bir şey" dedi.

'BANA YARDIM ETSİNLER'

Günlük yaşantısında zorlandığını söyleyen Kandemir, gözyaşları içinde yardım çağrısında bulundu. Hastalığın her geçen gün daha da ilerlediğini ifade eden Kandemir, "Hayırseverler beni doktora götürdü. Allah onlardan razı olsun. Plastik cerrahi ayarlanacak dendi ama koronavirüsten dolayı ameliyat yapmıyorlar. Yetkililerden yardım istiyorum. Ben, hangi hastane olursa olsun, hangi şehirde olursa olsun giderim. Yeter ki beni bu tümörlerden kurtarsınlar. Boğazım şiş, yediklerim yanağımdan akıyor. Ege Üniversitesi'nde ameliyatın olabilir dediler ama koronavirüsten dolayı yapılamadı. Hiçbir şey yiyemiyorum. Sadece sıvı ile beslenmek zorundayım. İki gündür hastalık iyice ilerledi. Sıvı bile yutamayacak duruma geldim. Ağrılarımdan dolayı sabahı ediyorum. Dayanamıyorum. Ameliyat ne kadar tehlikeli olursa olsun, olmak zorundayım. Yoksa tümörler boğazımı kapatacak. Nefes alamayacağım" ifadelerini kullandı.

'KIZIMI KURTARIN TORUNUMUN ÖKSÜZ KALMASINI İSTEMİYORUM'

Kızının durumuna çok üzüldüğünü belirten anne Gülsüm Kandemir (67) ise, "Yemiyor, içmiyor. Çok üzülüyorum. Onun için dua ediyorum. 15 yaşında kızı var, ben varım. Çok üzülüyorum. Evimiz kira. Ne yapacağımızı şaşırdık. Bir tane yavrusu var. Onun öksüz kalmasını istemiyorum" dedi.

FOTOĞRAFLI