Sosyal medya kullanımının abartılması ve toplum baskısı, yüzlerinde hafif kusur bulunan insanları değişik yöntemlere sevk edebiliyor.

Cumhuriyet'in aktardığı habere göre, bazı kişiler yüzünde beğenmediği yerleri photoshop programları ile düzelterek, gerçek hayatta da sosyal medyadaki haliyleymiş gibi dolaşabiliyor ya da ona benzemek için doktora başvuruyor. Estetik-Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, son dönemlerde photoshoplu fotoğraflarını gösterip, fotoğraftaki haline benzemek isteyen kişilerin sayısının çoğaldığına değinerek açıklamalarda bulundu. 

“İNSANLAR KENDİLERİNİ FARKLI GÖSTERMEK İÇİN PHOTOSHOP PROGRAMLARI İLE YÜZLERİNDE DEĞİŞİKLİKLER YAPIYOR” 

Son zamanlarda en çok karşılaştıkları konulardan birinin kişilerin photoshop ile düzelttikleri hallerini estetik operasyon ile yaptırmak istemeleri olduğuna değinen Estetik-Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, “Sosyal medyanın yaygın kullanımı ile insanlar kendilerini çok farklı şekilde gösterme arzusuyla çeşitli photoshop programları ile yüzlerinde değişiklikler yapmaktadırlar. Örneğin, sosyal medya profilindeki fotoğraf ile gerçek hali aynı olmayan insanlar var. Bu da o kişilerde kişilik çatışmasına yol açıyor. Ciddi psikiyatrik ve psikolojik problemlere kadar giden derin çatışmalara yol açıyor. Çünkü hayat ettiği kişi; photoshop ile hazırladığı ve profiline koyduğu kusursuz yüzü. Gerçekte karşılaştığı, aynada gördüğü ve herkesin gördüğü kendi gerçek yüzü. Bu 2 yüz arasındaki muazzam fark, o insanın ruhsal dünyasında çatlaklara neden oluyor. Bence insanlar kesinlikle olağan dışı photoshop ve filtrelerle fotoğraflarını sosyal medyaya koyarak kendilerini bu şekilde topluma sunmasınlar. Bu aynı zamanda o insanların günlük yaşamlarını, arkadaş ilişkilerini, iş hayatlarını ve sosyal hayatlarını olumsuz etkileyen, gerçeklikten koparan, tamamen hayali bir dünyanın içerisine onları atan inanılmaz bir yıkımın sonucunu doğurabilir” dedi. 

“PHOTOSHOPLU FOTOĞRAFINI GÖSTERİP, ‘HOCAM LÜTFEN BENİ BUNA BENZETİN’ DİYENLER VAR” 

Photoshop ile yapılan düzenlemelerin tamamının estetik müdahaleye yansımasının zor olduğunu belirten Doç. Dr. Hayati Akbaş, “Birçok insan bize sosyal medyada kullandığı fotoğraflar ile müracaat ediyorlar. Photoshoplu fotoğrafını gösterip, ‘hocam lütfen beni buna benzetin’ diyorlar. Kendini photoshop ile istediği gibi yapmış, burnunu, çenesini, kulağını, saçını ve her şeyini değiştirmiş, kendi kafasına göre sanal bir kendi oluşturmuş. O sanal oluşturduğu kendisini de bizden yapmamızı istiyor. Böyle bir şey olmayacağını bilsinler. Her insanın yüz yapısı, iskeleti ve deri yapısı farklıdır. Plastik cerrah ihtiyaçlara göre olabilecekler örtüsünde mutlaka bir şey yaparak özgüveni tamir edecek estetik ameliyatlar ile o insanları daha olumlu bir noktaya getirebilir belki ama bunu photoshop programlardan yaparak 'ben böyle istiyorum' demek gerçeklikten kopmaktır. Dolayısıyla o insanların mutlu bir şekilde hayatlarını sürdürmesi mümkün değildir” diye konuştu. 

“KUSURLAR, ESTETİK MÜDAHALELER İLE DAHA KABUL EDİLEBİLİR VE TOLERE EDİLEBİLİR DURUMA GETİRİLEBİLİR” 

Gerçekten müdahale edilmesi gereken kusurların estetik ve plastik operasyonlar ile düzeltilebileceğini de vurgulayan Dr. Akbaş, şunları söyledi: “Estetik cerrahi günümüzde çok iyi bir noktada. İnsanların vücudundaki kusurlar, estetik müdahaleler ile daha kabul edilebilir ve tolere edilebilir duruma getirilebilir. Bu müdahaleler zaten insanların özgüvene olumlu etki yapar. Bir de bunun üzerine olmayacak, aşırı beklentilere sokan photoshoplu fotoğrafları kullanmasınlar. Ayrıca insanlar sosyal medyada çok fazla photoshoplu fotoğraf kullanmasınlar. Bu onların kısa ve uzun vadeli ilişkileri olumsuz etkileyecektir. Kendi iç dünyalarında derin yaralar oluşturacaktır. Photoshoplu kişi ile gerçek hayattaki kendisi ile arasında uçurum oluşacak, kişilik çatışmaları ve psikolojik sorunlara kadar giden rahatsızlıklara yol açacaktır. Yüzümüzde veya vücudumuzda bir problem varsa bunu photoshop ile farklı bir şekilde sunarak değil, gerçekten ihtiyaç varsa plastik cerrahi bunun için vardır. Gerekirse bir takım ufak tefek değişiklikler ya da majör değişiklikler ile çok daha olumlu noktaya getirebiliriz.” 

Editör: Haber Merkezi