ŞERMİN ÇOLAK/ İZ GAZETE- Son aylarda Sağlık Bakanlığı ve kamu üniversite hastanelerinden muayene randevusu almak son derece zorlaştı. İddiaya göre Bakanlık, sorunun büyümesi üzerine hastanelerin bilgi işlem merkezleri ve bilgisayar firmalarına bilgi verdi ve Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden randevu almaya çalışanlara, “30 günde en fazla üç randevu alabilirsiniz” mesajı gönderdi. Böylece randevulara kota getirildiği duyuruldu. Durumu İz Gazete’ye değerlendiren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şube Eş Başkanı Erkan Batmaz, kota sınırlamasının insan haklarına aykırı olduğunu söylerken, İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak ise “Bu olay doğruysa Sağlık Bakanlığı ‘dükkanı kapattık’ demiştir” yorumunda bulundu.

Kota konusunda şaşkın olmadıklarını kaydeden Batmaz, “Sağlıkta dönüşümün geldiği son nokta budur. ‘Vatandaş artık sağlık hizmetlerine ulaşamayacak’ diye isyan ettiğimiz sağlıkta dönüşüm budur. Keşke haklı çıkmasaydık, keşke bizim ‘Başka bir sağlık sistemi mümkün’ dediğimiz sistem hayata geçirilebilseydi ve sağlığın özel sermayeye peşkeş çekilmesi bir an önce dursaydı” ifadelerini kullandı.

İNSAN HAKLARINA AYKIRI

Döviz farkındaki inanılmaz uçurumun birçok hastaneye malzeme yokluğu yaşattığını kaydeden Batmaz, “En temel eksiklikler yaşanırken bir yandan da sağlıkçılara beş dakikada bir muayene dayatılıyor. Vatandaşa getirilen kota ise ayda 3 randevu. Hükümet hastaneleri ihtiyacımız halinde gittiğimiz bir yer değil de kafamıza göre kullanabileceğimiz bir yer olarak düşünüyor herhalde. Biz ısrarla söylüyoruz hem sağlıkçılar bu sistemin içerisinde mutsuz hem vatandaş sağlık hizmetine ulaşamıyor. Yani ilk önce sağlık sisteminde değişikliğe gidilmesi gerekiyor. Zaten mevcut sistemde randevular aylar sonraya verilebiliyor, bir vatandaşın tedavisi çok uzun süreler alıyor. Bir hasta iki üç kez geliyorsa, bu sistemin kendi içerisindeki tıkanmadan dolayı geliyor, aslında gözden kaçırılan nokta bu. Parası olanın özel hastanelere gidebildiği, olmayanın 6 ay MR sırası beklediği bir sistemin tıkandığını görüyoruz artık. O yüzden koyulan kotanın bir an önce kaldırılması gerekir kaldı ki bu durum insan haklarına da aykırı. Hasta kötü durumdayken ‘Ben bu ay kotamı doldurdum gidemem’ mi diyecek? Bunun bir mantığı yok. Keşke hasta olunmasa ama bu sistem insanı da hasta ediyor. Sadece karın tokluğuna çalıştığımız için, ertesi gün kalkıp işe gidebilmek için çalıştığımız için psikolojik de fiziksel de sorunlar yaşıyoruz ve bütüncül sağlığımız bozuluyor. Maalesef sağlığımız bozulduğu için de hastaneye gitmemiz şart oluyor” diye konuştu.

DÜKKANI KAPATTIK DEMİŞTİR

İzmir Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak Sağlık Müdürlüğü’nden yetkililerle görüştüğünü ancak olayı teyit edemediğini kaydetti. “Kota sınırlamasının doğru olmadığını umuyorum” diyen Kaynak, “Doğru ise sağlık sisteminin çöktüğünün kanıtıdır. Bu Sağlık Bakanlığı’nın ‘dükkanı kapattık’ demesidir” ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi