İZ GAZETE- İçişleri Bakanlığı'ndan 81 il valiliğine gönderilen ve afet durumunda açıklamaların sadece valiliklerce yapılması talimatını veren genelge birçok teğkiye sebep olurken CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Bidebunuizle programında söz konusu genelgeyi değerlendirdi. Kritik açıklamalarda bulunan Yücel, "Biz buna asla prim vermeyiz, belediye başkanlarımız hizmete devam edecek ve gerekli yerlerde gerekli açıklamaları yapacaklar" ifadelerini kullandı.
'GENELGE BİRÇOK BELEDİYEYE 9 KASIM'DA GÖNDERİLMİŞ'
Deniz Yücel, "Bu gerçekten vahim bir durum. Burada merkezi hükümet suçüstü oldu ve bunu dağıtmak için bilgi kirliliği yaratmaya çalışıyorlar. Biz bu bilgiye dün vakıf olduk, belediye başkanlarımıza soruyoruz, bir kısmı kendisine yazı gelmediğini ifade etti. Öte yandan bu yazı, birçok belediye başkanımıza 9 Kasım 2020 tarihinde gönderilmiş. Bir belediyemize 6 Kasım 2020'de gönderilirken, bazı belediyelerimize 14 Kasım 2020'de gönderilmiş. Bu yazının CHP'li belediyelere gönderilmesi, İzmir'deki depremden sonra. CHP'li olmayan belediyelere gönderildi mi, onu bilmiyorum ama neresinden bakarsanız bakın hukuksuz ve gayriciddi bir olay" dedi.
'HİÇBİR YASAL DAYANAĞI YOK'
"Depremin yaşandığı ilk günden beri merkezi hükumet ve AFAD inisiyatifi kendi almak istediler" ifadelerini kullanan Yücel, "Halbuki başta İzmir Büyükșehir Belediyesi olmak üzere ilçe belediyelerimiz depremzedelerin bütün ihtiyaçlarının karşılanması için ciddi bir dayanışma ortaya koydu. Bugün elimize geçen yazıda, yerel yöneticiler, belediye başkanları, muhtarlar diğer kamu yöneticilerinin depremle mücadele konusunda bir açıklama yapmamaları, açıklamanın Valilik tarafından yapılması kesin bir dille ifade edilir. Bunun hiçbir yasal dayanağı yok. Bu tamamen 'Ben bilirim' anlayışının gelmiş olduğu durum, bu anlayış Türkiye'yi uçuruma sürüklüyor" diye konuştu.
'BİRİLERİNİ RAHATSIZ EDİYOR'
Yücel, "Bu münferit ve basit bir olay değil" ifadeleri kullanarak, "Kovid 19 salgının başından beri CHP'li belediyelere set çekme, dışlama, duvar örme, engelleme anlayışı başladı. Hükümetin burada bir samimiyetsizliği var. Yerel yönetimler ve belediyeler halka dokunma, halkın ihtiyaçlarını giderme konusunda önemli argümanlar. Bunun kullanılması birilerini rahatsız ediyor. Bizim önceliğimiz halkımıza, yaşadığımız kente ve yaşadığımız ülkeye hizmet etmek. Bazı şeylerin siyaseti olmaz, bazı şeyler siyasetüstüdür. Deprem sorunu bizim milli sorunumuz. Biz bunu gerçekten samimi bir iradeyle çözmek istiyorsak; merkezi hükümet, yerel yönetimler, akademik meslek kuruluşları, odalar, STK'lar ve vatandaşlarımızla birlikte bu sorunu çözebiliriz" dedi.
'ASLA PRİM VERMEYİZ'
Geçen hafta İzmir Büyükșehir Belediyesi'nin düzenlediği Deprem Çalıştayı'na değinen Yücel, "Ortak akıl oluşturma konusunda bir çalıştaydı ve sayın Bakan'a, sayın Vali Köșger'e çağrı yapılmasına rağmen onlar katılmadıkları gibi, üst düzey bir temsilci de göstermediler. Burada deprem konusunda söz sahibi olan bilim insanları çözüm önerileri ve somut öneriler yaptılar. Buraya akademisyenler, belediyeler katıldı. Biz istiyoruz ki, gerçekten ortak akıl oluşturulsun, bunun mücadelesi birlikte verilsin, vatandaşlar dayanıklı binalarda huzurla otursun. Bir taraftan bu konuda Büyükșehir'in yaptığı çalıştaya katılmazken diğer tarafta afetle mücadele konusunda belediye başkanları, yerel yöneticiler konuşmasın diye yazı gönderiyorlar. Sonra da bu yazıyı İzmir depreminden önce göndermiștim vs gibi üzerini örtmeye çalışıyorlar, halbuki belediyelere geldiği tarih belli. Ama biz buna asla prim vermeyiz, belediye başkanlarımız hizmete devam edecek ve gerekli yerlerde gerekli açıklamaları yapacaklar" dedi.
