Gazete Dokuz Eylül'den Umut Karakoyun'un haberine göre, Bayındır’ın CHP’li Belediye Başkanı Ufuk Sesli’nin, mülkiyeti belediyeye ait olan Arıkbaşı Mahallesi’ndeki 80 dönümlük araziyi, CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol’un oğluna ait şirkete 675 bin lira karşılığında satması, krize dönüşmüştü. İl Yöneticisi Yücel Özen’in partideki görevinden istifa etmesine neden olan o satışa dair CHP İzmir İl Yönetimi’ne bilgi veren CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol’un gerekçelerini paylaştığı kaydedildi. Toplantıya, Bayındır Belediye Başkanı Ufuk Sesli katılmadı. Toplantının ardından açıklama yapan İl Başkanı Asuman Ali Güven; “Orada yaşanan olay konusunda milletvekilimizin aslında özünde kabahati yok. Bu son süreçte yaşanan satışlarla da ilgilisi de yok. Çok önceden gerçekleşmiş. Biz özünde köye mallarının satışını istemeyen bir partiyiz. Bundan sonra her zaman karşı olacağız. Genel merkezimizin tavrı açık net. Tartışılan konu köy mallarının satışı olmalıdır. Örgütü olarak bunun karşısındayız. Milletvekili arkadaşımızın bu konuyla ilgili olumsuz durumu yok. 2013’te yapılmış bir işlemin devamı. Özünde mağduriyeti söz konusu. Özünde tartışılması gereken konu köy mallarının satılmamasıdır. Zaten CHP olarak iktidar olursak köylünün mallarını tekrar iade edeceğiz. Öyle bir anlayışımız var” dedi.

BİR TEK BEN Mİ SUÇLUYUM?

CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven’in açıklamaları eski İl Eğitim Sekreteri Yücel Özen’i kızdırdı. Özen; “Belediye Başkanı Ufuk Sesli’nin de, malı satın alan milletvekilinin de suçu yokmu. Galiba bir tek ben suçluymuşum. Asuman Ali Güven’in bu söylemlerinden dolayı gerçekten alındım. Biz milletvekili suçlu falan demedik. Milletvekili ticari bir işlem yapıyor. Gürsel Erol, aldıktan sonra ayıplı saydığı malı değil. Bayındır Belediyesi’nin bir çok malı var. Onlara haciz uygulayabilir. Benim söylemeye çalıştığımı ne milletvekili, ne genel sekreter ne de il başkanı anlamamış hala. Ben o milletvekili gibi ticaret işlerinden anlamam. Tire, Bayındır, Çiğli ile bağları sadece ticari. Ben siyaset konuşuyorum onlar ticaret konuşuyor. İzmir İl Yönetiminin, Ticaret Odası Meclis Grubu olmadığını düşünüyordum fakat dün sadece oranın ticaret odası olduğunu gördüm. Bu kadar çirkin bir tablo. Güven’in konuşmasının sonuna ‘Köy malı satılamaz, zaten partimiz de böyle diyor’ cümlesini sıkıştırarak beni suçlu ilan etmesini son derece yadırgadım. Üzgünüm hakikaten. Kimseye bu konuyu anlatamadım, bir tek İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu beni anladı” dedi.

GİZEM KATMASINI ANLAMADIM

Gürsel Erol’un İzmir Valisi Erol Ayyıldız’ın konuya dair soruşturma başlatması çağrısını da anlamadığını kaydeden Yücel Özen, şunları söyledi: “Mesele ne İzmir Valisini ne de başkanı ilgilendirir. Bir köy malının PM üyesi tarafından alınması tam anlamıyla garabettir. Erol’dan bekediğim şuydu: ‘Ben buranın köy malı olduğunu bilmiyordum, iade ediyorum. Belediye ile olan ticari ilişkimin başka yöntemlerle ödenmesini sağlattırırım.’ Oysa o valiye müracaat ediyor. PKK ile mücadele ettiğini ve deşifre olduğunu, korumasının bulunduğunu söylüyor. Gürsel Erol’un Tunceli Milletvekili olduğunu bilmeyen var mı? Gürsel Erol’un kendisine bir gizem katmasını anlamış değilim. Sanki CHP, PKK’ya terör örgütü demiyor da bir tek kendisi söylüyor. PKK, Türkiye’yi tehdit ediyor. Olayın bu noktalara gelmesi son derece üzücü. Asuman Ali Güven’den beklentim, o köy malının iade edilmesini istemekti. Belediye Başkanı Sesli’yi de arayarak ‘Kardeşim sen ne yapıyorsun, o köy malını satamazsın’ deseydin, sorun yoktu. Genel Sekreter Kamil Okyay Sındır da sanki ben ona Gürsel Erol’u ispiyonlamışım gibi davrandı. Müdahale edeceğini söyledi, tam tersi köy malları satılamaz diyen ilçe başkanına müdahale etti. Bu konuda sosyal medya paylaşımı yapan ilçe başkanının paylaşımlarını kaldırdı. Benim kırgınlıklarım bunlar.”

Yücel Özen, açıklamasının devamında şunladı dile getirdi: “Necmettin öğretmenin şehit edilmesi üzerine, CHP Tunceli İl Başkanı Ali Rıza Güder’in yaptığı konuşma Türkiye’yi sarstı. Bunu gören milletvekili çıkıp il başkanından rol çalmak istercesine mecliste aynı konuşmayı yaptı. Şuan PM üyesinin yaptığı şey CHP’ye hakarettir. İki ay önce Tunceli’deydim. Bütün gözelerini dolaştım. Gürsel Erol’un buralara yaptırdığı piknik masalarının üzerinde yalnızca kendi adı var. Ne parti amblemi var ne de CHP var. İnsalar önce bunları konuşsun. Ben İzmir il yöneticisi olduğum gün kendi anket şirketimi sattım.”

Editör: Haber Merkezi