İzmir Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından ilgili kurumlara gönderilen yazıda belediye başkanları, muhtarlar ve kamu görevlilerinin basın yayın organlarına açıklama yapmaması istendi.
İzmir Valiliği’nden Vali Yardımcısı Mustafa Yıldız imzası ile yapılan açıklama şöyle; İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının ilgi (ç) sayılı yazısı ekte gönderilmiştir. İlgi (ç) yazıda, ülkemizde meydana gelen afet ye acil durumlara müdahale faaliyetlerinin etkin biçimde gerçekleştirilmesine yönelik olarak ilgi (a) Yönetmelik ile Başkanlık, Bakanlık ve il Afet ve Acil Durum Merkezlerinin kurulduğu, ilgi (b) Yönetmelik ve ilgi (c) Türkiye Afet Müdahale Planı ile de afet ve acil durumlara müdahalede ihtiyaç duyulacak tüm güç ve kaynakların olay bölgesine hızlı ve etkin bir şekilde ulaştırılmasını sağlamak amacıyla müdahale hizmetleri ve bu hizmetlerin koordinasyonundan sorumlu ana ve destek çözüm ortaklarının ve yerel düzeyde sorumlu birimlerin görev ve sorumluluklarının belirlendiği,
Yürütülen müdahale faaliyetlerinin kamuoyuna açıklanmasında karışıklığın önüne geçilmesi, tekelden ve doğru bilgilendirmenin yapılabilmesi gerekli hassasiyet ve özenin gösterilmesi, kamuoyunun bilgilendirilmesinde etkinliğin sağlanabilmesi amacıyla ilgi (b) Yönetmeliğin 11'nci maddesinin 2'inci fıkrası gereğince kamuoyunun bilgilendirilmesi hususunda illerde Valilerin yetkilendirildiği, son dönemde yaşadığımız afetlerde ortaya çıkan durum, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesinin önemini bir kez daha ortaya koyduğunu,
Özellikle yaşanan hadiselerin ilk anında verilen ve teyitli olmayan bilgiler kamuoyunda yanlış anlaşılmalara, vatandaşlarımızda paniğe ve spekülasyona neden olduğunu, afetin yönetimini güçleştirdiğini, bu sebeple afet bölgesinde kriz iletişiminin daha sağlıklı yürütülebilmesi açısından açıklamaların valiliklerimiz tarafından yapılmasını, belediye başkanlarımız, muhtarlarımız ve diğer kamu görevlilerimiz tarafından basın yayın organlarına açıklama yapılmaması hususunu bildirmiştir.
Söz konusu yukarıda belirtilen hususlara dikkat edilmesini, herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesini önemle arz rica ederim.’’
Belediyelere gönderilen yazıyı sosyal medya hesabından paylaşan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ise ilgili yazıyı ve Valiliği sert sözlerle eleştirerek, ‘’İzmir için, deprem gerçeklerini anlatmak için, halkımızla dayanışmak için sizden icazet alacak değiliz’’ dedi.
Yücel’in açıklamaları şöyle; ‘’Seçilmiş belediye başkanlarını kendi memuru ya da bürokratı zanneden zihniyet şimdiye kadar anlamadıysa, bir kere daha anlatalım:
İzmir için, deprem gerçeklerini anlatmak için, halkımızla dayanışmak için sizden icazet alacak değiliz. Seçilmiş belediye başkanlarını kendi memuru ya da bürokratı zanneden zihniyet şimdiye kadar anlamadıysa, bir kere daha anlatalım:
Bu genelge içi boş, devlet geleneğini ayaklar altına alan, zalimlik ve tek adamlık anlayışının bir ürünüdür ve bizler için yok hükmündedir. Belediye başkanlarımız İzmir için çalışmaya, konuşmaya ve gerçekleri paylaşmaya devam edecekler. İlgililere duyurulur!’’
Diğer yandan 23.10.2020 tarihli genelgenin belediyelere İzmir’de 30 Ekim’de meydana gelen depremden sonra 9 Kasım tarihinde gönderildiği öğrenildi.
AFAD Başkanı Dr. Mehmet Gülloğlu'ndan açıklama: Dezenformasyona müsaade edilmesini mi istiyorsunuz?
Söz konusu yazıyı sosyal medya hesabından paylaşan Barış Yarkadaş'a cevap veren AFAD Başkanı Mehmet Gülloğlu ise şu sözleri kullandı: ''İlgili evraka bir daha dikkatle bakalım mı? 23 Ekim’de Bütün belediyelere, muhtarlıklara ve kamu kuruluşlarına İçişleri Bakanımızın imzası ile yazdığımız yazıda afetler sonrasında oluşan bilgi kirliliğini engellemek için açıklamaların Valilikler tarafından yapılması gerektiğini belirttik. Bunun doğru olduğundan da hiçbir şüphemiz yok. Başka afetlerde birkaç binasında hasar olmasına rağmen bütün mahallem yıkıldı, bütün ilçem yıkıldı diyenleri gördük. Dezenformasyona müsaade edilmesini mi istiyorsunuz?
Hiç merak etmeyin, biz İzmir'de İzmir Büyükşehir Belediyesi ile başarılı bir koordinasyon ile afet müdahalesini yönettik.
Barış bey lütfen buradaki ortak çalışma kültürünü olumsuz etkileyecek ifadelerden kaçının.''
Barış Yarkadaş: Yaptığınız vesayettir!
AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu'nun konuya ilişkin cevabını alıntılayarak yeni bir açıklamada bulunan Barış Yarkadaş ise, '' Sayın Güllüoğlu, seçilmiş belediye başkanları, sorumlulukla davranır, halkı bilgilendirir ve halka kolayca ulaşır. İzmir'deki çalışmalarınızı hepimiz takdir ettik. Ancak bu 'talimat' doğru olmadı. Seçilmiş Belediye Başkanı konuşmayacaksa kim konuşacak? Yaptığınız vesayettir!'' ifadelerini kullandı.
AFAD'dan açıklama!
Yaşanan tartışmaların üzerine resmi siteden açıklama yapan AFAD yazının İzmir'e özel olarak gönderilmediğini vurguladı.
AFAD'ın açıklaması şöyle; ''Bazı medya kuruluşlarında ve sosyal medyada paylaşılan “Afet ve Acil Durumlarda Kamuoyunun Bilgilendirilmesi” konulu yazı, iddia edildiği gibi İzmir’e özel olarak yazılmamıştır.
Bahse konu yazı, 23 Ekim 2020 tarihinde, İzmir - Seferihisar depreminden 7 gün önce, geçmiş afetlerde oluştuğu görülen bilgi kirliliğini önlemek amacıyla yazılmıştır. Afetlerin ilk anlarında teyitli olmayan bilgilerin toplumda panik, dezenformasyon ve spekülasyonlara neden olmaması için Türkiye'deki tüm belediyelere ve muhtarlıklara hitaben yazılmıştır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.''
YÜCEL'DEN BİR AÇIKLAMA DAHA:
Biz “Belediye başkanları konuşmasın” genelgesini gündeme taşıdıktan sonra, Genelgenin çok önceden yayınlandığı açıklaması yapılarak, skandal hafifletilmeye çalışıldı.
Doğrusu şudur ki, Genelge 9 Kasım 2020 tarihinde belediyelerimize gönderilmiştir. Daha önceden yayınlanmış olsa bile, genelgeyi İzmir için bugün kullanarak susturmaya çalıştığınız, Daha önceden yayınlanmış olsa bile, genelgeyi İzmir için bugün kullanarak susturmaya çalıştığınız, “Konuşmayın” dediğiniz belediye başkanlarımızın,kaos yaratan ne gibi bir açıklaması vardır ki,bu yazıyı belediyelerimize gönderdiniz.
Neresinden bakarsanız skandaldır, tahammülsüzlüktür, antidemokratiktir. Hafifletme, geçiştirme çabalarınız da ayıbınızı örtmez, tam aksine büyütür
