MEHLİKA GÖKMEN / İZ GAZETE - Bornova Belediye Başkanlığı  için yola çıkıp, 4 ay içinde kendisini Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda bulan ve İzmir’e 15 yıl  hizmet eden Aziz Kocaoğlu, kim ne derse desin bu kentte önemli ‘izler’ bırakmış bir isimdir.  Tribünlere oynamadan, ‘siyasi getirisi olur mu’ diye düşünmeden  kararlarını kentin önceliklerine göre veren , siyasetçi olarak da partisini eleştirme cesaretini gösterip, ‘kral çıplak’ diyebilen biridir Aziz Kocaoğlu. 15 yıl bu, elbet herkesi memnun etmesi mümkün değil ama o bugün kentin sokaklarında gönül rahatlığı ile dolaşıp, sevgisi saygı görüyorsa, onca çabaya değmiş  diyordur muhtemelen..Uzun zamandır basına konuşmayan, özellikle parti siyasetinden söz etmeyi istemeyen ve bu tavrını ‘kendimi unutturmak istiyorum’ diyerek açıklayan  Kocaoğlu, Parlamenterler Birliği İzmir şubesinde bir konuşma yaptı, oradaki açıklamaları ve kendisiyle yaptığım sohbetin öne çıkan başlıklarını soru cevap tarzında aktarmaya çalışacağım.

‘ÇOK YOL ALMALIYIZ’

Demokrasi, ülkeyi yöneten veya yönetmeye talip olan partilerde nasıl işliyor önce buna bakmak lazım, bu konuda durumumuz nedir?

Demokraside genel olarak bir erozyon var, yöneticiler neden demokrasiden uzaklaşıyor, bunu düşünmek lazım. Evet, demokrasiden yan çiziliyor.  Partilere gelince, sadece CHP değil, o ülkedeki demokrasi seviyesi ve kalitesi neyse partileri de bundan azade değildir. Demokrasi konusunda çok yol almamız lazım…

‘İYİ BÜROKRATLAR VAR’

3 dönem belediye başkanlığı yaptınız, nasıl bir süreçti, nasıl değerlendiriyorsunuz? 

15 sene aklı, bilimi rehber aldım. Projeleri değerlendirip, karar alırken ‘hangisi daha elzem’ diye düşündüm öyle titiz bir çalışmaydı ve ‘senin şu projen yanlış’ diye eleştirilmedim. Ben, ‘bu kentin kalkınmasından sorumluyum’ diye yola çıkan ilk belediye başkanıyım. Artık bu kabul gören bir yaklaşım oldu.  Mersin, Antalya belediye başkanları çağırdı geniş dinleyici kesimine bizim kalkınma modelimizi İzmir modelini anlattım. 5 sektör çok önemlidir tarım hayvancılık, turizm, kültür, sanat. Bunlarla katma değer sağlanır bilime sanayiye harcanır. Bizim kalkınmada tarım hayvancılık öne çıktı.  Öte yandan, Fuar İzmir, yüzde 100 belediye imkanlarıyla yapılmış dünyadaki  tek fuardır. Oluşturduğumuz İzmir modeli 6 cilttik bir çalışma, bu modelin sürdürülmesi noktasında Büyükşehir belediyesinde iyi bürokratlar var. 

‘300 YILLA YARGILANDIK’

Nasıl bir belediye devrettiniz?

Devraldığımda İzmir Büyükşehir belediyesi Türkiye’nin en borçlu 3.belediyesiydi. Borçla devraldığım belediyeyi borçları ödeyip kredi notu en yüksek kurum haline getirdim. 15 yılda devletin izmir’e yaptığı yatırımdan çok fazlasını büyükşehir belediyesi olarak yaptık. Kendi param için göstermediğim hassasiyeti gösterdim harcarken çünkü bu kamunun parası.  Görev süremizde 300 küsür yılla yargılandık ama ben ve arkadaşlarım beraat ettik. Abdestin sağlamsa namazından kuşku duymazsın. 

Antalya, Mersin belediye başkanları sizi konuk edip tecrübelerinizden yararlanmış, İzmir’den böyle bir talep gelir mi? 

Yeni belediye yönetiminin 24 saat hizmetindeyim, ne sorarlarsa, hangi bilgiyi isterlerse 24 saat emirlerine amadeyim. Antalya, Mersin belediye başkanları çağırdı anlattım, İzmir’de de sorarlarsa anlatırım. 

Bundan sonrası için kendinizi nerede görüyorsunuz?

Ben siyasette seçilmeyi kendi isteğimle sonlandırdım. Ama ülkeme, İzmir’e katkıda bulunmak için etikete ihtiyacım yok. Her koşulda yardımcı olurum. Seçilme konusunu noktaladım.Genel siyaset ile ilgili konuşmaları genel siyaset yapanlara bırakalım. Bu onların işi. Ama Türkiye için en uygun sistemin  laik demokratik Parlamenter sistem olduğunu, Cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiği görüş ve inancındayım. Bir husus daha var, Yerel yönetimler siyasi ve ekonomik olarak özgür olmadıkça görevini yapamaz. Yerel yönetimlerin merkezi hükümet ile ilişkisi, teması hep olacaktır. İlişkiler gerilebilir ama koparmamak lazım.  

‘YORGUNLUK DUYMADIM’

Görev sürenizde yasal düzenlemelerle hizmet alanınız genişledi. Bu sizi zorladı mı?

İlk dönem sorumluluk alanımız 111 bin hektar iken bütünşehir yasasıyla sorumluluk alanı  1 milyon 300 bin hektarlık alana ulaşmıştı. Her yere yetişmeye çalıştık, yetiştik de. Görev yaptığım süre içinde çalışırken hiç yorgunluk duymadım yorulduğumu anlamadım. Ama görevden ayrıldıktan sonra ne kadar yorulduğumu anladım. Ama Türkiye’de İzmir’de yapılacak çok iş var. Ben 15 sene içinde bunun örneklerini gösterdim. Ben tarım hayvancılık derken yanımda sadece çiftçiler vardı. Ticaret odası, Borsa, Ebso, Esnaf Birliği..bunlar yoktu.  Ama yaptık başardık!..Bayındır çiçek kooperatifi  bir ofisti, biz destekledik bu gün ihracat yapan bir kooperatif. 

Editör: Haber Merkezi