CENGİZ ALDEMİR / İZ GAZETE - Meclis genel kurulunda imar affı yasası üzerine söz alan CHP’li Serter, imar affının ‘Coğrafi Bilgi Sistemleri‘ adı altında yasa çıkartma çabalarının halkı kandırmaktan başka bir şey olmadığını söyledi. Serter, “Bu yeni kanunda sınırlama getirmeye çalıştığınız yüksek katlı gökdelenlerle ilgili, 2017’de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İstanbul’a ihanet ettik, etmeye devam ediyoruz, bundan ben de sorumluyum” dediğini sizlere hatırlatmak isterim” dedi.

Yapı Kayıt Belgesi verilen konutlar için yenileme ya da güçlendirme imkanı getirilmediğini hatırlatan Serter, İmar Barışı kanunundaki en önemli eksikliklerden birinin güçlendirme maddesi olduğunu belirtti. İmar Barışından yararlanan hak sahiplerine binaları kontrol edilerek güçlendirilme izni verilmesini ve denetlemelerin uzmanlarca yapılmasının önemine değinen CHP’li Serter, “17 Yıllık iktidarınızda, imarla ilgili 10’dan fazla kanun değişikliği getirdiğinizi, 30’dan fazla KHK çıkarttığınızı hatırlatalım ve kim bilir sayısını bilmediğimiz imarı ilgilendiren kaç Cumhurbaşkanı Kararı var. Peki sonuç ne? Sonuç Van Depremi, Konya’da Dilek Apartmanının çöküşü, Kağıthane’de bir mahallenin durduk yerde yok oluşu, İstanbul depremi ve son olarak Elazığ ve Malatya’da yaşanılan depremde 41 canımızın ölmesidir ” diye konuştu.

İZMİR ÖRNEĞİ

İmar değişikliğinin kimseye fayda sağlamadığını belirten Serter, “Yoksa size göre fayda, son İmar barışında yaptığınız gibi örneğin..İzmir’den 810 binden fazla müracaatı alıp 2 milyar tl toplayarak akşam kasamızda kaç para var diye bakmak mı? Bu sorum hükümet yetkililerinedir. Son geçen hafta yaşadığımız Manisa depreminden Allahtan ucuz kurtulduk. Ama Elazığ ve Malatya depremi yüreğimi dağladı. Derler ya, Allahın eli yok, vursun. Tam da bu yasa tartışılırken bir tokat attı ama yine zararı halkımız gördü. “insanları deprem değil binalar öldürür” derken, müteahhitlerin, inşaat mühendislerinin, bu çürük binalara oturma raporu veren suçluların bugüne kadar ne tür bir cezayla karşılaştığını ben bilmiyorum, bilen var mı? “ diye sordu.

64 MİLYAR NE OLDU?

Hiçbir günah ve suçun cezasız kalmaması gerektiğini belirten Serter, Elazığ depreminin, İstanbul depremini hatırlattığını ve aklına İstanbul’da yaşayan kızının geldiğini söyledi. Milletvekillerine seslenen Serter, “Bilimsel verilere dayalı olarak, yarın bile gerçekleşmesi olası görülen bu deprem gerçekliğinin hepimizin canını acıtacağını çok iyi biliyoruz değil mi? Ya ailenizden çok yakın birileri ölecek ya da bizler öleceğiz. Yine bilimsel veriler der ki, olası büyük İstanbul depremi gece olursa 150 bin vatandaşımızı, gündüz olursa 50 bin vatandaşımızı kaybedeceğiz. Şimdi sorum sizlere şu: 1999’un üzerinden 21 yıl geçmiş, toplanan deprem vergileri kimi verilere göre 64 milyar tl kimi verilere göre 200 milyar tl, bu rakamlar depremle ilgili nerelere kullanıldı? “ sorusunu yöneltti.

VİCDAN, AKIL VE BİLİM ZAMANI

Cumhurbaşkanı, “Kanal İstanbul’a 70 milyar doları yatıracağız” dediğini hatırlatan ve bu paranın da bulunabileceğini kaydeden Serter, kırık dökük binalar içerisinde yaşayan milyonlarca vatandaşın, Kanal İstanbul’a harcanacağı söylenen 70 milyar doların, yaşamak isteyen insanlara ayrılmasının, toplumsal bir zorunluluk ve gerçeklik olduğunun altını çizdi. İnsanlara devletin gücünü ölmeden ve depremleri yaşamadan önce gösterilmesi gerektiğini ifade eden Serter, vicdan, aklı ve bilimle hareket etme zamanının geldiğini sözlerine ekledi.

Editör: Haber Merkezi