ASYA YAŞARİKİZ / İZ GAZETE - TÜİK Ağustos ayı Sanayi Üretim Endeksi Raporunu açıkladı. Buna göre, sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre %3,6 azaldı. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde 2019 yılının Ağustos ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %6, imalat sanayi sektörü endeksi %3,3 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağımı sektörü endeksi ise 50,4 azaldı.
Gündemle ilgili görüşlerini aldığımız Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Murat Bakan, işsizliğin derinleştiği, Saray harcamalarının on yılda %2 bin 659 arttığı ekonomik koşullarda ‘yapısal reformların’ işe yaramadığını söyledi. Bakan, Kazdağları’ndaki maden çalışmalarının askıya alınmasının şirketin orada yeniden çalışma ihtimalini ortadan kaldırmadığına dikkat çekerek sürecin takipçisi olacağını açıkladı.
‘FİLE DOLMUYOR’
CHP’li Murat Bakan, açlık sınırının 2 bin 471 yoksulluk sınırının 6 bin 500 lirayı bulduğunun altını çizerek, TÜİK’in enflasyonun düştüğüne dair raporunun topluma yansımadığına dikkat çekti.
“Elektriğe, doğalgaza, akaryakıta, çaya, şekere yüzde 70’lere varan zamlar geliyor, vatandaşın pazar filesi dolmuyor, mutfaktaki tencere kaynamıyor. Damat ekonomi paketleri açıklıyor, toz pembe dünyasından seslenip ekonomide ‘yapısal reformlardan’ bahsediyor. Bu taraftan bir bakıyorsunuz Dolar 6’ya Euro 7’ye dayanmış.” değerlendirmesini yapan Bakan, işsizliğin Temmuz ayı itibariyle %13,9’a çıktığını, işsiz sayısının geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 65 bin kişi artarak 4 milyon 596 bin kişiye ulaştığını açıkladı.
GİDİŞATTAN ENDİŞELİ
Bakan, Cumhurbaşkanlığı’nın bütçe ödeneklerinin on yılda 138 milyondan 3.8 milyara çıkarak %2 bin 659 artmasına da tepki göstererek şöyle konuştu; “2018’deki toplam harcaması 943 milyon 646 bin lira olan Saray’ın bir günlük harcaması bin 287 asgari ücretlinin toplam maaşına denk geliyor. Halk zamlar ve hayat pahalılığı altında eziliyor, saray görgüsüz ihtişamından vazgeçmiyor, ‘itibardan tasarruf’ etmiyor. Saray, emekçi halkın sırtındaki kamburdur! Ne yaparlarsa yapsınlar kriz manipülasyonlarla saklanamıyor, ‘yapısal reformlarla’ önlenemiyor. Memleketin gidişatı gerçekten endişe verici.”
KAZDAĞLARI
Kaz Dağları'nda altın aramak için binlerce ağacı katleden Kanadalı Alamos Gold şirketinin, madencilik ruhsatı yenilemesinin askıda kalması dolayısıyla Kirazlı’daki çalışmalarını durdurduğunu duyurmasının ardından şirketin taşeronu Doğu Biga Madencilik, sosyal medya hesabından projenin 2021 yılında faaliyete geçeceğini duyurdu.
TBMM Çevre Komisyonu Üyesi olan Bakan, konuyla ilgili olarak, şirketin madencilik ruhsatının iptal edilmediğine, sadece ruhsatı yenilenene kadar başka inşaat faaliyeti yürütmeyeceğini duyurduğuna dikkat çekti. “Oradaki ayrıntı, şirketin Enerji Bakanlığı ile ruhsat yenilenmesi için görüşmelere devam ettiğinin belirtilmesi. Dolayısıyla bunun bizim açımızdan tam anlamıyla bir kazanım olduğu söylenemez. Elbette yaptığımız eylemlerin, oluşan kamuoyunun hem şirket üzerinde hem bakanlık üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğu gerçek. Bu eylemler bizim medyamızda televizyonlarımızda olması gerektiği gibi yer bulamasa da gerek Kanada’ya yazılan mektuplar gerek sosyal medya kampanyaları ve gerekse Türkiye’nin her yerinden Kazdağları’na akan ‘gerçek’ çevreciler şirketin çalışmalarını askıya alması üzerinde etkili oldu.” değerlendirmesini yapan Bakan, asıl talebin şirketin işletme ruhsatının iptal edilerek çalışmaların tamamen durdurulması olduğunun altını çizdi.
MÜCADELE SÜRECEK
Şirketin çalışmalarını askıya almasını duyurmasının bölgede tekrar çalışmaya başlamayacaklarının garantisi olmadığını söyleyen Bakan, sürecin takipçisi olacaklarını söyleyerek şöyle konuştu; ““Şimdi ‘çalışmalarımızı askıya aldık’ diye milletin ağzına bir parmak bal çalıp, birkaç ay sonra Bakanlık’tan ruhsatı alıp buradaki kıyıma talana devam edilecekse bunun adı ‘Kazdağları’ndaki cinayet durdu’ olmaz. Bu ülkede hak, hukuk, adalet ve çevre mücadelesi bitmez. Gezi’den Cerattepe’ye, Efemçukuru’ndan Hasankeyf’e, Salda Gölü’nde Kazdağları’na uzanan; incirlerin, zeytinlerin, orkinosların, yüz yıllık ağaçların çığlığını yükselttiğimiz, bu talana, bu yağmaya, bu ranta karşı verdiğimiz mücadele devam edecek.”
