Cengiz Aldemir/ANKARA- Dünya mirası Efes Antik Kenti’ne yapılan Antik Kanal Projesi'ni Meclis gündemine taşıyan CHP'li Polat, “UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Efes Antik Kenti’nin tarihi dokusu ve doğal florası korunarak cazibesini artırmak ve bu kıymetli mirası gelecek kuşaklara aktarmak zorundayız” uyarısında bulundu.

TARİHİ ESERLER BELİRSİZLİĞE TERK EDİLİYOR 

Efes Antik Kanal Projesi için ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı verildiğini anımsatan Polat, projenin çevreye ve antik kente etkisinin yeterince araştırılmadığı ve bilimsel inceleme yapılmadan hareket edildiğini belirten CHP'li Polat, tarihi eserlerin belirsizliğe terk edildiği eleştiride bulunarak, "Koruma altındaki türler arasında olan kum zambakları, sazlıklar, canlı türleri, yöredeki doğal flora tehlike altında. Ayrıca henüz gün yüzüne çıkmamış tarihi eserler de belirsizliğe terk ediliyor" dedi.

DÜNYANIN EN ÖNEMLİ ANTİK KENTLERİNDEN

Antik dünyanın en önemli yerleşim yerlerinden ve en ünlü antik kentlerinden biri olan Efes Antik Kenti’nin dünya kültürü için önemine vurgu yapan Polat, “Yaklaşık 9 bin yıl kesintisiz olarak yerleşim yeri olmuş; Helenistik, Roma, Doğu Roma, Beylikler ve Osmanlı dönemlerine şahitlik etmiş, çeşitli kültür ve medeniyetlere ev sahipliği yapmış, mimari etkisi ile ilham kaynağı olmuş bir yer Efes. Hıristiyan dünya için büyük önem taşıyan St. Jean Kilisesi’nin bulunduğu Ayasuluk Tepesi, dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı, Meryem Ana Evi, birçok kilise ve bazilika ile inanç merkezi niteliğiyle de dünyanın göz bebeği. Her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilen, doğal güzellikleriyle de dikkat çeken Efes Antik Kenti, 2015 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydedildi. İktidar bu tarihi mirasa, bu antik çağlardan kalan mücevhere bir ‘çılgın proje’ ile müdahale etmek istiyor” ifadelelerini kullandı.

TARİH TEHLİKE ALTINDA

Efes’te liman ile denizin bağlantısının 2 bin 500 yüz yıl önce kesildiğini belirten Polat, önergesinde şu bilgilere yer verdi:

“Küçük Menderes Nehri ve Marnas Çayı’nın taşıdığı alüvyonlar liman ile denizin bağlantısını iki bin beş yüz yıl önce kesmiş, Efes’in liman kenti olma özelliğini ortadan kaldırmış. Antik kentin tekrar denizle buluşturulması fikri kulağa güzel gelse de bunun için atılacak adımlar mutlaka bilimin ışığında yapılmalıdır. İktidar tarafından ‘Efes Antik Kanal Projesi’ olarak adlandırılan ve antik kentin tekrar denizle buluşması amaçlanan proje çalışmaları kapsamında, altı yüz metre uzunluğunda giriş kanalı, mendirek yapısı, yat limanı inşa edilerek ve İzmir-Kuşadası kara yolundan Efes Limanı'na kadar olan alanın temizlenerek yeniden düzenleneceği dile getiriliyor. Proje hakkında ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı verildiği için projenin çevreye ve antik kente etkisi yeterince araştırılmadan, bilimsel temellerle derinlemesine bir inceleme yapılmadan adımlar atılıyor. Koruma altındaki türler arasında olan ve zarar verilmesi halinde yüklü miktarda para cezası kesilen kum zambakları, sazlıklar, canlı türleri, yöredeki doğal flora tehlike altında. Ayrıca henüz gün yüzüne çıkmamış tarihi eserler de proje ile belirsizliğe terk ediliyor. Efes gibi önemli bir tarihi mirasın cazibesi elbette artırılmalı ancak bu kıymetli mirası koruyarak, zarar görmesini engelleyerek gelecek kuşaklara aktarmak hepimizin sorumluluğudur."

Editör: Haber Merkezi