Cengiz Aldemir/ANKARA - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuşan CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, İzmir depremin de fedakarlık gösteren kurum, kuruluş ve kişilere teşekkür etti. AKP Denizli Milletvekili Nilgün Ök’ün, Cumhuriyet Halk Partili yöneticilerin AFAD çadırlarına evlilik cüzdansız alınmadıklarına dair açıklama yaptığı sözüne tepki göstererek, “ Bu, mesnetsizdir. Lütfen, eğer biliyorsa kim olduğunu, söylemesini talep ediyorum” dedi.

BAKAN KURUM’A ÇEVRE HATIRLATMASI

Konuşmasında çevre vurgusu yapmayan Bakan Kurum’a, “ Biz İzmir depremi sırasında çaresizliği gördük, umarım olmaz ama Marmara depremi ve tekrarında bir İzmir depremiyle ilgili yeterli önlemleri alırız. Bununla ilgili sorumluluğun başta sizlere ait olduğunu düşünüyorum. Sunumunuzun büyük bir çoğunluğunda çevre kısmı yoktu; şehircilik kısmı, kentsel dönüşüm ve deprem vardı. Dilerim ki bundan sonra çevre kısmını çok daha fazla göz önüne alırız çünkü salgın sürecinden sonra, sağlıklı bir çevreye sahip olmamızın ne kadar değerli olduğunu hep beraber öğrenmiş bulunmaktayız” hatırlatmasında bulundu.

HALKIN YÜZDE 50’Sİ SAĞLIKLI SUYA ULAŞAMIYOR

Deprem sonrası yapılan bilimsel araştırmaları, ilgili kamu kuruluşlarının değerlendirmeleri ve TÜİK istatistiklerinin, su kaynakları, yer altı suları, toprak ve havanın kirlendiğini gerçeğini ortaya koyduğunu söyleyen Polat, yüzey sularının yüzde 80’i, yer altı sularının büyük kısmının kirlenmiş olduğunu kaydetti. Avrupa da en fazla linyit ve taş kömürü yakıtlı termik santrale sahip olan Türkiye’nin, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapması gerektiğini vurgulayan Polat, “Vatandaşlarımızın yüzde 50’si sağlıklı içme suyuna ulaşamıyor. Kentlerimizde hava kirliliği boyutları artıyor. Yeşil alanlarımız yok denecek kadar az. Kömür kaynaklı elektrik üretimi güneş enerjisinin yaklaşık 15 katı, rüzgâr enerjisinin de yaklaşık 6 katıdır. Türkiye’nin yenilenebilir enerjiye yatırım yapması gerekmektedir” önerisinde bulundu.

KİRLİ HAVA UYARISI

Temiz Hava Hakkı Platformu tarafından yapılan analizlerde, 2017 yılında Türkiye'de hava kirliliği kaynaklı ölüm sayısının, trafik kazası kaynaklı yaşam kayıplarının 7 katı olduğunu belirten CHP’li Polat, halkın sağlıksız hava solunduğuna dikkat çekerek, “Salgın etkisinin solunum sistemi rahatsızlıkları üzerinde yarattığı tahribat bilimsel verilerle ortadayken benim kentimde, Aliağa’da kirli bir havada insanlar yaşıyor ve maalesef, bununla ilgili yeterince önlem alınmamaktadır. Geçtiğimiz yıllarda Çeşme’de yaşanan gemi kazası ve Foça’daki deniz kirliliği felaketi ile bölgemizde gemi trafiğinden kaynaklı çevresel kaza risklerini bir kez daha yaşadık. Bu süreçte acil müdahale ve temizlik çalışmaları yürütülmesine rağmen, kirlilikle yaşanan çevresel maliyetler karşı karşıya olduğumuz riskleri bir kez daha ortaya koydu” ifadelerini kullandı.

GÜÇLÜ BİR ÇEVRE BAKANLIĞI’NA İHTİYAÇ VAR

Gaziemir’de 2007 yılında tespit edilen radyoaktif atıklarla ilgili sürecin devam ettiğini, ülkeye girişi yasak olan nükleer atıkların ne şekilde geldiği konusunun açıklığa kavuşmadığını söyleyen Polat, nükleer atıkların kaldırılmadığı Gaziemirlilerin nükleer atıklarla yaşamaya mahkûm edildiğini hatırlattı. Bakan Kurum’un, 22 kentte yapılan yeşil alan miktarlarıyla ilgili verdiği bilgiyi, umut verici olduğunu ifade eden Polat, Son bir yılda İzmir ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerinin, sadece 2 milyon 100 bin metrekare yeşil alan yapıldığını hatırlatarak, “ İzmir Büyükşehir Belediyesinin beş yıllık planlamasında ise 32 milyon 720 bin metrekare planlama var, sizin ise 77 il için toplam 50 milyon metrekare; bunu artırmak zorundayız. Bir de bu atıklarla ilgili, atık yönetimi sadece Cumhurbaşkanımızın ve eşinin himayelerine konulamaz, himayeleriyle anlatılamaz; güçlü bir Çevre Bakanlığına ihtiyaç duyulmaktadır.” eleştirisinde bulundu.

Editör: Haber Merkezi