CENGİZ ALDEMİR/ ANKARA- Meclis Dijital Mecralar Komisyonunda konuşan CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, halkın yönetime katılma hakkını artıran dijital mecraların, ifade özgürlüğünü ve denetleme yetkisini çoğaltmak gerektiğini vurgulayarak, “Öyle geldik, burada birlikteyiz. Birlikte olmanın kıymeti bildirgeyle de ortaya çıkmış. Birlikte hareket etmek çok güzel bir şey ama daha çok insan tarihini aykırılıklar belirler, yani özgürlük arayışları belirler. Onun için birlikte olduğumuz şeyleri çoğaltıp özgürlüğe doğru yol almak… Örneğin, ifade özgürlüğünü, halkın yönetime katılma hakkını çoğaltan dijital mecrayı, ifade özgürlüğünü gene aynı şekilde ve denetleme yetkisini çoğaltmak lazım” dedi.

KOMİSYON YASAL İHTİYAÇLARI GELİŞTİRECEK

Dijital Mecralar Komisyonu’nun gençlerin yönetime katılması yönünde önemli katkılar sağlayabileceğini kaydeden Özkan, “İfade özgürlüğü üzerine yapılan eleştiriler, bunu teknoloji bize getirdi, sağladı ve bizim, hep beraber halkın yönetime katılması, özellikle, genç kitlelerin kendini yönetimin bir parçası hâline getirebilmesi noktasında sıkıntılarımız vardı. Bu Komisyon, bu tür yasal ihtiyaçları da geliştirecek, özgürlükten yana kucaklaştıracak bir işlev görecektir diye umuyorum. Ayrıca biraz dejavu oldu, ben biraz eskimişim hakikaten” ifadelerini kullandı.

UYUMU YAKALAMAK ZORUNDAYIZ

Medya yöneticiliği yaptığı 1990’lı yılların meclis komisyon çalışmalarında RTÜK ile ilgili çarpıcı bir örneği, oğlu Güneş üzerinden değerlendiren CHP’li Özkan, medya üzerinden örnekler vererek yaptığı konuşmasında şu bilgileri paylaştı: “ 90’lı yılların bir komisyon toplantısında RTÜK yeni kurulmuş, televizyonlar üzerine araştırma yapmak çok moda televizyon izleme alışkanlıkları kimleri kapsıyor diye çarpıcı bir sonuç vardı. Televizyon izleyen çocukların dünyada 2’nci ülkeyiz televizyon başında çok vakit geçiren yüzde 20’si bazen kötü, bazen iyi anne, baba yerine televizyonu koyuyordu. Soru şudur: Anne, baba nerede? O çocuk niçin anne, baba yerine koyuyor televizyonu? Şimdi, bizim evde bir canavar var, cezaevinden sonra beni hayata bağlayan önemli şeylerden biri, 6 yaşında, Güneş abimiz. Oğlum Güneş’le pazarlık yapıyoruz, annesinin koyduğu bir sınırlama var, diyor ki: “Sen yarım saat oynayabilirsin o Brawl Stars’ı.” Çünkü diğer çocuklarla birlikte oynanan bir oyun. Beş dakika daha uzatmak için “Baba taktiğe ihtiyaç var.” diyor. Baba taktiğe ihtiyaç var demek, beş dakika onun yanında zaman kazanacağım, babayla beraber zaman kazanacağım demek. Bizler uyumu yakalamak zorundayız.

İNTİHAR HABERİ İNTİHARA ÇAĞRIDIR

Şimdi, pedagoglarla da görüştüğünüzde göreceksiniz, medya yöneticiliğim zamanında da bunları çok yaptık; örneğin intihar haberi vermek bir başkasını intihara çağırmak demek. Ama vermediğiniz zaman da başka sonuçları görmezden geliyorsunuz demek. Nasıl verileceğine dair üslup ve yöntemleri konuşmak gerekiyor. Köprüde intihar haberlerine karşı çıkmıştım o zaman Reha Bey vardı, Reha Muhtar canıma okumuştu. Böyle, annem bana bir gün telefon etti “Oğlum, yanağım koptu artık.” dedi. Böyle, bir yanağımdan alıyor, “Sen bu işleri bilmezsin.” hop, öbür tarafa gidiyor, geri geliyor. Köprüde intihar haberlerini kestik, intihar sayısı azaldı. Bizim yapacağımız şeyler toplumu derinden etkiliyor ama burası ne anadır, ne babadır; ben size söyleyeyim. Burası bir komisyondur, bu olaylarda gelir geçer, bizler de gelir geçeriz; önemli olan şey kaldığımız süre içerisinde ülkeye, insanlığa katkı sunabilecek faydalı işler yapmak.”