İZ GAZETE - Ege Köy Koop Birlik Başkanı Neptün Soyer Halk TV'de Medya Mahallesi programının konuğu oldu. AKP'nin gönül belediyeciliği yaptığını belirten Soyer;" Biz de gönülleri almak için çıktık yola ama artık hizmetten bahsedemiyorsunuz. İktidardan da bahsetmek kalmadı, gönül belediyeciliği sürüyor AKP'de,vaatleri yerine getiremedi gönüller kırık" şeklinde konuştu.
'CUMHUR İTTİFAKI'NA GİTMEK YANLIŞTI'
AKP ve MHP'nin fikir birliğini sağlayamadığını dile getiren Soyer; "MHP kökleri, geçmişi, liderleriyle hala çok güçlü bir parti aslında. Seçimlerde oy oranları düşük olabilir ama köklerini hala koruyan,çalışan yaşayan aktörleri var, siz o aktörleri alıp ben daha büyüğüm, sen benim arkamdan gel diyen bir partiyle bir araya gelip, Cumhur İttifakına gitmek yanlıştı.O yanlıştan şimdi nasıl dönecekler çok az zaman kaldı. Bir yandan bizim İYİ Parti'yle olan ittifakımız gerçekten iyi bir ittifak oldu. İzmir'de meydanlarda, seçim ofislerinde bayraklarımızı çok rahat asıyoruz, bize çok ciddi destek veriyorlar, İYİ Parti ilçe başkanlarıyla bir araya geliyoruz, hiçbir siyasal çekişme içine girmiyoruz" ifadelerini kullandı.
'TAM, KÜÇÜK KÜÇÜK GÜÇLERİ BİRARAYA GETİRMEKTİR'
Kooperatifleşmenin önemini vurgulayan Soyer, " Tam, küçük küçük güçleri biraraya getirmek aslında, bizim kooperatiflerimiz küçük aile çiftçilerinden oluşan kalkınma kooperatifleri. İzmir onu başarabildiği için tarımda söz sahibi Türkiye'de. 1920'de Mustafa Kemal Atatürk 77 maddelik bir ticaret kooperatifleri kanunu çıkarıyor. Düşünün daha meclis kurulmamış, Cumhuriyet ilan edilmemiş. 77 maddesi tartışılıyor, 5 madde kabul ediliyor. 5. madde şöyle; Öğretmenler,memurlar ve ziraatçiler köylerde kooperatifçiliği kurmak, yaymak ve desteklemekle yükümlüdür, yapmayanlar bunu desteklemeyenler hakkında da kanuni şartlar getirilecektir. Köydeki öğretmenlere bu görevi veriyor, sonra kendisi üretim kooperatiflerinin kurulmasına destek oluyor. Bir tüketim kooperatifi kuruyorlar, birinci ortak Mustafa Kemal Atatürk ikinci ortak İsmet İnönü. Tariş,Sümerbank,Tekel bunlar hep Cumhuriyet döneminde burada kurulan birlikler, köylüyü desteklediler sonra demir ağlar ördüler. Bu demir ağlarla üretilen bütün ürünler İzmir Limanı'ndan bütün dünyaya yayılıyor. O dönemler çok büyük ekonomik kalkınma sağlanmış, bunların hepsi planlı, programlı küçük üretici desteklenmiş ama kooperatifleşerek ve birlikler kurarak olmuş, evet geldiğimiz noktada tekel işçileri ne oldu, işsizlik ordusu, sümerbank işsizler ordusu, Tariş var ama hala kendi içinde zorluklar yaşıyor. Yağımıza, incirimize,pamuğumuza sahip çıkmak zorundayız." dedi.
'KARŞI TARAFLA UĞRAŞMANIZIN BİR MANASI YOK,KENDİNİZİ GÜÇLENDİRİN'
İzmir'e ait olmak için İzmir'de doğmak gerekmediğini söyleyen Neptün Soyer, İzmir'in kadınlarının özgür olmasını, kendine güvenmesini, İzmir'e sahip çıkmasının erkeklerle de ilgili olduğunu belirtti. Soyer, "Erkeklerimiz bizi susturmuyor, biz onlarla beraber İzmir'de güzel şeyler yaratıyoruz, ben hep onu söylüyorum el ele vermezsek başarılı olamayız. Birbirimize kas gücümüzü, beyin gücümüzü vericez, kendimizi güçlendiricez. Okuyun, çalışın, dinleyin, insanın kendini güçlendirmesi lazım, kendinizi ne kadar güçlendirirseniz o kadar karşı tarafa bir cevap verebiliyorsunuz, karşı tarafla uğraşmanızın bir manası yok,kendinizi güçlendirin." ifadeleriyle sözlerini tamamladı.
