Sözlerine adaletsiz seçim sistemini ve baskın seçimi eleştirerek başlayan İlçi “ Giderek sıkıştılar, ekonomiyi, sokağı, memleketi yönetemez hale geldiler. Yaşadıkları korkudan kaynaklı bu erken seçim kararını aldılar. Memleket öyle bir hale geldi ki dolar- benzin 1 seneye kalmaz seçim barajını aşar; 10TL’nin üstüne çıkar.” ifadelerini kullandı.
Toplum üzerinde AKP baskısının giderek arttığından bahseden İlçi “ Ergenekon, Balyoz operasyonları ile başlayan, temelinde muhalif sesleri kısmak’ maksadı olan operasyon zincirlerinin bugün de ohal ve FETÖ operasyonları kisvesi altında devam ettiğine işaret etti. Bu operasyonların içinde memleketi tehdit eden güçler ile hesaplaşmanın yatmadığı AKP’nin kendine muhalif sesleri kısmak için kullandığı bir formül olduğundan bahsetti. AKP'nin her yönetme krizinde ülkeyi bir kan deryasına çevirdiğini, hepimizi üzen bu olayların üstesinden gelmenin AKP diktatörlüğünü yıkmaktan geçtiğini söyledi.
İlçi ülkemizin değerlerinden olan, TARİŞ in TEKEL’in AKP döneminde satıldığına işaret ederek, Şeker Fabrikaları’nın yapılan bütün itirazlara rağmen yangından mal kaçırırcasına satıldığını söyledi. Bugün yapılması gerekenin ülkemizin değeri olan, üretimin odağı olan bu fabrikaların satılmasına değil tekrar canlandırılmasına ihtiyaç olduğundan bahsetti. Ülkenin çağın gerisinde kalmaması için Tekel ve Tariş mantığıyla kurulan, ülkenin kalkınmasında rol oynayacak teknoloji üretiminin önemine dikkat çekti. Her geçen gün daha kötüye giden ekonominin düzelmesi için tek çözümün AKP iktidarının devrilmesinden geçtiğini söyleyen İlçi “Genel Başkanımız Kemal Kılıçtaroğlu ekonominin düzeleceğinin teminatıdır” dedi.
Gençlerin sorunlarına değinen Onur Utkan İlçi gençliğin giderek geleceksizleştirildiğini söyleyerek, AKP döneminde işsizliğin giderek arttığından ve üniversite mezunlarının iş bulamamasından, öğrencilerin yaşadığı barınma, beslenme sorunlarından söz etti. Gençliğin sorunlarını çözecek olan programın sadece ve sadece muharrem ince cumhurbaşkanlığında gerçekleşebileceğini, gençlerin umudunun İnce’de olduğundan söyledi.
Sosyal devletin çözmesi gereken sorunları İzmir de Belediyelerin çözdüğünden anlatan İLÇİ İzmir il ve ilçe belediyelerinin üzerinde çok büyük bir yük olduğundan, bu yükü hakkıyla kaldırdıklarından, bu konu da örnek olduklarından bahsetti. AKP’nin oluşturduğu ‘sözde’ imar affının yoksul halkın, kentin varoşlarında yaşayan yurttaşların sorunlarını çözmekten çok uzak olduğundan, çıkartılan imar affının zenginlerin kaçak villalarını affetmek olduğundan bahsetti. 2 sene boyunca 5 kere çıkartılan vergi affından yurttaşların yararlanmadığını, vergi indirimlerinin ve affın zenginlerin, elmas ve Zarrap gibi altın ticareti yapanlara geldiğine işaret etti.
16 yıllık AKP iktidarını eleştiren İlçi “Bu gelişmeler ışığında AKP istiyor ki devam diyelim. Herhangi bir AKP yetkilisi beni bu tablonun iyi olduğuna ikna ederse, memleketin iyiye gittiğine ikna ederse, devam diyeceğim. Ama biliyorum ki ikna etmek bir yana dursun bunu deneyemeyecekler bile. Memleketi 16 sene içerisinde sağlığından eğitimine ekonomisinden insan haklarına şu anki haline getirenlere diyebileceğimiz tek şey TAMAM’dır onlara 24 haziran da tamam diyeceğiz. Onlardan boşalan Beştepe’de ki kaçak saraya Gültepe’nin yoksul çocukları üniversiteye gidemeyecek.” sözleriyle devam etti.
İzmir'in merkez sağ olduğu söylemlerinin gerçeği yansıtmadığından bahseden İlçi İzmir’in artık solun, cumhuriyetin kalesi olduğunu vurguladı. Memleket sathında bir değişim olduğunu söyleyen İLÇİ CHP’nin artık kentin varoşlarından az gelirli yurttaşların içlerinden geldiğini vurguladı. CHP’nin Cumhuriyetin özgürlüğün ve demokrasinin ülkenin yoksul yurttaşlarının, güvencesi, yarının güvencesi olduğunun altını çizen İlçi halk toplantılarına devam edeceklerini , toplantıya katılanları önümüzdeki hafta gerçekleşecek Karabağlar ve Narlıdere yapılacak toplantılara davet ederek toplantıyı bitirdi.
