YAĞIZ BARUT / İZ GAZETE - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Av. Murat Aydın, İz Tv’de gündemi değerlendirdi. Eski bir hakim olan Murat Aydın; Karaburun Adliyesi'nde yaşanan bir kavga sonrasında MHP İlçe Başkanı Erkan Özen'i tutuklamaya sevk eden Cumhuriyet Savcısı Muhammet Miraç Yılmaz ve tutukluluğa itirazı reddeden hakim Cansu Kurucu Yılmaz’ın Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine sürülmesine ilişkin çarpıcı bilgiler paylaştı.
Savcının ve hakimin Siverek’e sürülmesinin kamuoyunda çok göz ardı edildiğini ancak herkesin hayatı bakımından çok vahim bir konu olduğunu hatırlatan Murat Aydın, söz konusu sürgünü yargı bağımsızlığının ve yargıç güvencesinin kalmadığının tipik bir göstergesi olarak tanımladı. Aydın, İzmir Adliyesi’nde üst düzey yönetici olan yargı mensuplarının Karaburun’daki olaya müdahale edip savcıyı ve hakimi tehdit ettiklerini, adliye odalarında bu skandal olayın konuşulduğunu aktardı.
HSK’DAN SÜRGÜN KARARI
Olayı kısaca özetleyen Murat Aydın şunları aktardı: “Karaburun’da sıradan bir boşanma davası görülüyor. Bu davada tanıklık yapan bir kişinin ifadesi üzerine, iddiaya göre MHP Karaburun İlçe Başkanı adliyeye geliyor, adliyeyi basıyor! Güvenlik kameralarının görüntüleri yayınlandı. O tanığı, icra müdürünün odasına itekleyerek orada dövüyorlar. Müdahale etmeye çalışan polisleri, ‘Sen karışma, yoksa seni sürdürürüm’ diye tehdit ediyorlar. Sonunda olay yatışıyor, kişiler gözaltına alınıyor. Cumhuriyet Savcısı, bu işlenen suçlarla ilgili soruşturma yaptıktan sonra ilgili şüpheliyi tutuklanması gerektiğine kanaat edip Sulh Ceza Hakimliğine gönderiyor. Hakim de bu kişiyi tutukluyor. Daha sonra tutuklamaya itiraz ediliyor. İtiraza bakan hakim (savcının eşi olan ve Siverek’e sürülen hakim) bu itirazı reddederek ‘tutuklama kararı doğrudur’ diyor. Burada şunu söyleyeyim; yaşanan olayda verilen kararların doğru olup olmadığını tartışmıyorum, bilmiyorum dosyayı. Ancak vahim olan şu; bakın o gece Hakimler Savcılar Kurulu (HSK), ‘geçici yetki’ dediğimiz yani çok olağanüstü durumlarda uygulanan yetkisini kullanarak o savcıyı ve o hakimi Siverek’e sürüyor. Ayrıca savcı ve hakime, ‘Yarın gecikmeksizin Siverek’te göreve başlayacaksınız’ haberi gönderiliyor. İkisi daha Siverek’teki görevine başlamadan, Karaburun’da MHP İlçe Başkanının bırakılması için bir itiraz daha yapılıyor ve sonuçta serbest bırakılıyor.”
SAVCI VE HAKİME TEHDİT!
Çok önemli bir iddiayı ve adliye odalarında konuşulanları aktararak konuşmasına devam eden Murat Aydın, sürülen savcı ve hakimin, İzmir Adliyesi’nde üst düzey yönetici konumunda bulunan yargı mensuplarınca nasıl tehdit edildiğini anlattı.
Aydın, şunları söyledi: “Bu olayda gözaltı işlemi yapıldığında, Karaburun Cumhuriyet Savcısını, İzmir’de yönetici durumunda olan bir yargı mensubu arayıp ilgili kişinin yani MHP Karaburun İlçe Başkanı’nın serbest bırakılmasını istiyor, ancak savcının gerekli işlemi yapacağını söylediğini öğreniyoruz. Ayrıca yine İzmir’deki yönetici düzeyindeki bir yargı mensubu, tutuklama talebini inceleyecek hâkimi arayıp tutuklama kararı verildiği takdirde kendisi hakkında sıkıntı olabileceğini söylediğini duyuyoruz. Yetmiyor! Tutuklama itirazına bakacak olan yani sürülen hakimi de yine İzmir’de yüksek yönetici düzeyindeki bir yargı mensubunun telefonla aradığını ancak o hakimin telefona çıkmadığını, bunun üzerine o yöneticinin kendi makam arabasını Karaburun’a gönderip ‘O hakim o telefona baksın’ dediğini öğreniyoruz. Şu an adliyede hakimler ve savcılar arasında konuşulanlar bunlar! Şimdi bunların hangisinin doğru ya da yanlış olduğunu önümüzdeki günlerde göreceğiz. Ama vahim olan şu! Sıradan bir kavga olayına Adalet Bakanlığı, İzmir Adliyesi, Karaburun Adliyesi, HSK dahil oluyor; o kararı veren hakim ve cumhuriyet savcısı Siverek’e sürülüyor ve tutuklanan şüpheli ertesi gün tahliye ediliyor. Tahliye kararının hukuk ve vicdana dayalı olarak verildiğini kim söyleyebilir, hiçbir korku ve kaygı olmadan verildiğini kim söyleyebilir?”
BİR MHP’LİYE EZDİRİLDİLER!
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın ‘Benim işim mahkemenin nasıl karar vereceğine karışmak değil’ sözlerini hatırlatarak söz konusu olayı yorumlayan Murat Aydın, “Sayın Bakan kusura bakmasın ama HSK’nın başkanı kendisidir. HSK’nın misyonunda da bağımsız yargının teminatı olunacağı yazar. Böyle mi teminat oluyorlar! Karaburun’daki savcıyı ve hakimi, MHP İlçe Başkanı’na ezdirerek mi teminat oluyorlar. Peki bundan sonra o ilçedeki ve İzmir’deki diğer savcılar ve hakimler nasıl görev yapacaklar! Bu anlattığım olay, kendilerini yargının yerine koyduklarını gösterir. Çok açık bir şekilde; işlemi yapan, kararı veren, itirazı inceleyen hakimi tehdit ettiler ve bu tehditlere göğüs gerdikleri için de sürdüler. Bu, hiçbir yurttaşın yargı güvencesi yok demektir. Yargıçların teminatı, kendi şahsi teminatı değildir, yurttaşın teminatıdır. Onlar tarafsız ve bağımsız görev yapabilecek koşullara sahip değillerse bu onlar için değil, bizim için tehlikelidir! Onlar en fazla uçağa binip Siverek’e gider ama siz içeriye girersiniz ya da size karşı suç işleyen dışarı çıkar. O yüzden bu olay çok vahimdir. ‘Nerede bu savcılar’ diye soran herkes de bilsin ki o savcılar Siverek’e sürüldüler. Toplum lütfen sahip çıksın! Bir hakim verdiği karardan dolayı eleştirilebilir, verdiği karar üst mahkemelerde bozulabilir ama o hakime bir şey yapılmaz. Çünkü o hakime bir şey yapılmaya başlanırsa, siz o kararı beğenmez bir şey yaparsınız, ben başka kararı beğenmem bir şey yaparım; dolayısıyla iktidar kimdeyse sopayı o kullanmaya başlar. O zaman bu hepimiz için tehdittir” diyerek sözlerini noktaladı.
