MİHRİCAN CANDEMİR / İZ GAZETE İZ TV’de yayınlanan Doğan Beyazgül ile Özgür Yorum programının konuğu Önceki Dönem CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı İrfan İnanç Yıldız oldu. Uzun yıllar CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte çalışan Yıldız, siyasi gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Yıldız, seçim gündemine ilişkin, “Yaşamanın, özgülüklerin, ekonominin, adaletin sıkıntı olduğu bir Türkiye’de, ‘Altılı Masa’ yeni Türkiye’yi inşa etmek amacıyla oluştu. Bence Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi hayatı boyunca en büyük başarısı ‘Altılı Masa oldu” dedi.
‘ORTAK ADIM ŞART’
AKP’nin en büyük korkusunun merkez sağ oluşumu olduğunu ve seçmeni anlayan, doğru ifadeleri kullanan bir merkez sağ partisinin, AKP için bir engel olacağını ifade eden Yıldız, uzun dönem merkez sağın bunu başaramadığını söyledi. ‘Altılı Masa’da merkez sağı temsil eden ve muhafazakâr seçmenin dilini bilen, partilerin de bulunduğunu söyleyen Yıldız, “Yaşamanın, özgülüklerin, ekonominin, adaletin sıkıntı olduğu bir Türkiye’de, ‘Altılı Masa’ yeni Türkiye’yi inşa etmek amacıyla oluştu. Bence Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi hayatı boyunca en büyük başarısı ‘Altılı Masa’ oldu. Ne kadar Altılı Masa’nın, oy oranı yüzde 60-65 olsa da karşımızdaki Cumhur İttifakı’nın ortak adım atabilme ve bu adımları sahada çok hızlı bir şekilde uygulama gibi bir yeteneği var. ‘Altılı Masa’ bu pratiği sağlayabilecek mi? Seçim bence bu madde üzerinde dönecek. Cumhur İttifakı da burayı kaşıyor. Bence seçim bu temel noktada birçok şeyi belirleyecek” diye konuştu.
‘BU KISIR DÖNGÜ’
İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Yılmaz, Erdoğan’ın faiz hamlelerinin kısır döngüye girdiğini söyleyerek, “Sayın Erdoğan faizin düşürülmesi gerektiğini her programda ifade ediyor ve kendisine ekonomist diyor. Bu yöntem Türkiye’de 1994 yılında denendi, başarısız olundu. Sosyal demokratlar da bu yüzden bu yönteme itiraz ediyor. Faizi düşürseniz bile faiz, borçlanma maliyetini düşürmek demektir. İş insanlarının yüzde 95’i istediği krediyi alamamaktadır. Bugün düşük faizle de olsa borçlanma yapamadığınız için yatırım da yapamıyorsunuz. Şu anda yatırımların çoğu da devlet destekli yapılmaya çalışılmakta. Yani özel sektör kendi refleksleriyle yatırım yapmalı ve istihdam yaratabilmelidir. Yatırım yapamayıp üretemediğiniz zaman ürününün piyasada değeri artar ve alım gücü düşer. Bu politika kısır döngüye götürüyor. Tayyip Bey ısrarla ocak ayında enflasyonu düşüreceğini söylüyor. Canı gönülden bunu istiyorum. Tayyip Bey’in ocak sonrasında politikası ‘arkadaşlar faizi düşürdüm, enflasyonu da kısmen indirdim ama önümüzdeki dönem verin bana yetkiyi enflasyonu tamamen düşüreceğim’ politikasına dönerse bu konu Tayyip Bey’in de politikasının geçerli olmadığına ve son bir kredi istediğini gösterir” dedi.
‘ERDOĞAN DA RAHATSIZ’
Kulislerde AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın "Cumhuriyet; bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir" sözlerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da rahatsız olduğunun konuşulduğunu söyleyen Yıldız, Mahir Ünal’ın konuşmasının içeriğinden çok zamanlamasından dolayı Erdoğan’ın rahatsız olduğunu düşündüğünü ifade etti. Yıldız, “Tayyip Bey’in Ankara Spor Salonu’nda yaptığı konuşmada ‘Biz yeni yüzyıl planlamamızda bundan sonraki süreçte bu yoldan ilerleyeceğiz. Aklımızda, hayalimizde olan budur’ dedi. Yani şöyle anlamak lazım; Tayyip Bey iyi siyasetçidir, kendi tabanını kontrol etmede ustadır. AKP’nin şu an Türkiye’deki yüzde 60-65’lik bir potansiyele oynadığını düşünüyorum. Ekonomik veya başka sebeplerden dolayı kızıp Gelecek ve Deva Partisi’ne oy veren seçmenleri kazanmak isteyen bir politikaları var. Tayyip Bey’in konuşması bunu ifade ediyordu. Küskün muhafazakarları tekrar toplayıp, hayal ettiği yeni bir rejimi, siyasal iktidarı, yeni bir Türkiye’yi yaşatmak istiyor. ‘İlk günden beri bunu ifade ediyoruz’ dedi ve ‘Bırakın bu küskünlükleri, gelin bu büyük davaya tekrar sahip olun’ mesajı verdi. Sosyal demokratlar açısından bakarsak yanlış bir açıklama. Cumhuriyet değerlerinin her şeyi yok ettiğini söylüyor. Bu noktada bir yerde de kendi gizli ajanlarını da ifşa etmiş oluyorlar. Bana göre cumhuriyet değerlerini benimsemiş ve gelecek nesillere bu değerleri aktaran bir toplum bir toplum var. Önümüzdeki seçimlerde de bu söylemlerin yansımasını sandıklarda göreceğimizi düşünüyorum” diye konuştu.
‘ÖDÜLLERİNİ ALIRLAR’
Kürt sorununun Osmanlı Dönemi’nden bugüne kadar yürütülen yanlış politikaların sonucu olduğunu ve bu konuda ciddi çalışmalarının olduğunu belirten Yıldız, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, sosyal demokratlar ile ‘Kürt Sorunu’ konusunda anlaşamadığını söyledi. Yıldız, “Bizler, farklı kimliği, dini inancı, dilleri bu topraklarda zenginlik olarak gören ve bu zenginliklerin kardeşçe yönetilebildiği değil, dayanışma içinde yaşayabildiği bir sürecin örgütlenme hayaliyle yola çıkan insanlarız. ‘Kürt Sorunu’na temel bakış açımız budur. Hereksin kendi haklarını savunduğu ve diğer farklı kültüre sahip insanların sosyal haklarının görmezden geldiği bir ülkede kaos yaşanır. Sayın cumhurbaşkanı ‘Zaten Demirtaş Kürt değil, Kürtlerin sorununu nasıl çözecek?’ dediği zaman zaten orda temel değerler çelişmektedir. Üstelik Demirtaş, cumhurbaşkanı adayı olduğu dönemde beyaz Türklerin oyunu alabilmiş, önemli siyasi aktördür. O dönemde siyasal dengeleri ters düz edebildiği için cezalandırıldığını düşünüyorum. Türk toplumunun siyasi tarihe baktığınızda siyasi bedeller ödeyen insanların muhakkak o bedellerin ödüllerini de alırlar” dedi.
‘SEÇİM BİR İDDİADIR’
Cumhurbaşkanı adayı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nu görmek istediğini söyleyen Yıldız, en doğru kararın ‘Altılı Masa’ tarafından verileceğini ifade etti. Ayrıca Millet İttifakı adayını açıkladığı zaman, ‘Altılı Masa’nın net bir şekilde, tek vücut halinde halkın karşısına çıkması gerektiğini dile getiren Yıldız, “Seçim bir iddiadır, strateji ve akıl işidir. İyi bir liderlik organizasyon ile AKP’den seçim alınabilir. ‘Altılı Masa’nın tecrübesi yeter. Ayrıca Kılıçdaroğlu’nu aday görmek isterim. ‘Altılı Masa’nın en doğru kararı vereceğine inanıyorum. Çünkü siyasal geçmişleri ve tecrübeleri buna uygun” şeklinde konuştu. Emek ve Özgürlük İttifakı’nın varlığının öneminden de bahseden Yıldız, “Siyaset cesaret işidir. Bu noktada HDP’nin PKK ile ilişkilendirilmesini Cumhur İttifakı’nın bir stratejisi olduğunu ve bunun böyle olmadığının da Millet İttifakı tarafından halka aktarılması gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
