Cengiz Aldemir/ANKARA- Meclis Genel Kurulu'nda konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Türkiye'nin  ekonomik buhran yüzünden iflas ettiği bu süreçte, icra iflas kanununun konuşulmasının bir anlamı olmadığını vurguladı.

HALKIN TEPKİSİNİ KRİMİNALİZE ETMEYİN

Türkiye'de döviz kurlarının patlama noktasına geldiğini, Türk parasının değerinin ortadan kalktığını, paranın pul hâline geldiğini belirten HDP'li Kemalbay, "Ekonomi uçuyor." diyordu Erdoğan fakat görüyoruz ki uçan fiyatlar oldu, zamlar her yerde fırlamış durumda. Şu anda, benzine, mazota, LPG'ye 1 lira zam geliyor. Halk, tencere ve tavalarla sokaklara inmiş durumda, İzmir'de, İstanbul'da ve Ankara'da insanlar protesto gösterisi yapmaya çalışıyorlar. Tabii önlerini İstanbul Kurtuluş'ta polis kesiyor, Taksim'e giriş kapatılıyor. Halkın demokratik tepkilerini ortaya koyması "İstifa, hükûmet istifa" çağrısı yapmak demokratik bir haktır ve halkın demokratik hakkını ortaya koyabilmesi için sokakları kullanması gerekir. Bu eylemlerin kriminalize edilmesini buradan kınıyoruz" dedi.

HEP SAVAŞ DİYORSUNUZ BİR DE BARIŞ'I DENEYİN

İktidarın, sermaye yanlısı, rant, talan dolu kötü politikalarına karşı halkın, "Hükûmet istifa, geçinemiyoruz." sloganları eşliğinde yükselttiği, mücadeleyi selamlayan Kemalbay, Erdoğan'ın, "Ekonomik bir Kurtuluş Savaşı başlattık" sözlerine tepki göstererek, " Görüyoruz ki AKP-MHP bloğu savaştan başka hiçbir şey bilmiyor yani bir de barış var. Bir de barışı deneyin, niye hep savaşıyorsunuz? Şimdi de ekonomik açıdan bir kurtuluş savaşı verdiğinizi söylüyorsunuz. Siz hiçbir savaşı da başarıya ulaştıramazsınız. Çünkü savaşa sarılmanız iktidarda kalmak için başvurduğunuz bir yöntem. Sizin savaşınız, ekonomik kurtuluş savaşınız aslında sermayenin, işçi sınıfının, emekçilerin, işsizlerin, atanamayan öğretmenlerin, EYT'lilerin, emeklilerin kaybetmesidir ve onlara karşı bir meydan okumadır, bir sınıf savaşıdır" sözleri tepki gösterdi.

İNSANLAR TAŞ MI YESİNLER?

İktidarın sınıf mücadelesinde her zaman sermayenin yanında, işçi sınıfının, ezilen halkların, emekçilerin, Kürt halkının karşısında olduğunu vurgulayan HDP'li Kemalbay, "Bahçeli diyor ki: "Seçimler zamanında yapılacak, 2023'te." Ya Sayın Bahçeli yani bu insanlar taş mı yesinler? 2023'e kadar beklemek zorunda mıyız? Bu Hükûmete mahkûm muyuz? Bunu kabul etmiyor insanlar, "Hükûmet istifa." diyor, bu seslere kulak vermeniz gerekiyor.

Bir avuç şirket daha fazla kazansın diye, yandaşlar daha fazla kazansın diye faizler düşürülüyor; ihracat firmaları daha fazla kazansın ve patronlara, yandaşa, müteahhitlere, hazine garantili yerli ve uluslararası şirketlere dövizler aktarılsın diye politikalar üretiliyor. Bu harcamalar halkın aleyhine politikalardır" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE'Yİ AVRUPA'NIN ÇİN'İ YAPTINIZ

Bütçe tartışmalarının güncelliğini yitirdiğini, üç günde 2022 bütçesi kadar halkın sırtına borç bindirildiğini vurgulayan HDP'li Kemalbay, "Hâlâ neyin bütçesini yapıyorsunuz. Yapılmak istenen işçi ücretlerini baskı altına alarak, ücretlerini ucuzlatarak Türkiye'yi Avrupa'nın Çin'i hâline getirmek, burada kölelik koşullarında işçilerin çalıştırılmasını ve Avrupa'nın ucuz emek cenneti yapmak istiyorsunuz" diye konuştu.

ERİYEN ASGARİ ÜCRET 6 BİN TL'YE ÇIKARTILSIN

HDP emek, ekonomi politik komisyonu olarak asgari ücretin, vergiden muaf 5 bin lira önerdiğini döviz kuru yükselmesi ile bu miktarın eridiğini en son Asgari ücretin 6 bin TL'ye çıkarılması gerektiğini ifade eden Kemalbay, eleştirilerini şöyle sürdürdü: "Bu ekonomik kriz ve ekonomik tablo karşısında bunun da eridiğini gördük ve asgari ücret talebini güncellemek durumunda kaldık; 6 bine çıkarttık. Emeklilik, temel gelir güvencesi için talep ettiğimiz 2 bin lirayı da daha yükseğe çıkartmak zorundayız. Ev emekçisi kadınlara sigorta ve emeklilik hakları için de aynı şeyleri yapmak zorundayız. Yani ekonomi o kadar kötü yönetiliyor ki size rakam yetiştirmek de mümkün değil.

Motokuryeler yollarda yaşamını yitiriyor, çekçeği elinde çocuklar ekmeğini kazanırken zabıta saldırısına uğruyor. Türkiye böylesine perişan bir noktada ve bu perişanlığın ortadan kalkması için halkın örgütlenmesi, dayanışması ve "Hükûmet istifa!" sloganlarıyla protestosuna devam etmesi gerekiyor." 

Editör: Haber Merkezi