Cengiz Aldemir/ ANKARA- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Meclis Plan Bütçe Komisyonunda konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Türkiye’de yüzde 1’i saymazsak alın teriyle geçinen milyonlarca insan var fakat Çalışma Bakanlığı yoktu. İşçiler torba bir bakanlıkla temsil ediliyordu, şimdi artık Çalışma Bakanlığı var; bu, iyi bir şey, bunu söylemek isterim. Tek başına Çalışma Bakanlığı olması emekçilerin sorunları çözmeye yetmiyor. Burada içtiğimiz çaydan, içinde oturduğumuz bu salona, kullandığımız cihazlardan bizi buraya taşıyan otomobillere, yan odadaki basın faaliyetine kadar her şeyi emekçiler üretiyor. Emekçiler olmasa dünya durur ancak ne Bakanlığınızda ne iş yerlerinde ne bürokratikleşmiş, kooperatifleşmiş sendika ve konfederasyonlarda üretenler söz, yetki, karar hakkına sahip değil.  Çalışma yaşamındaki temel sorunlar da işte bu yüzden çözülemiyor" dedi.

NEOLİBERALİZM 80 DARBESİNİ YAPTIRDI

Neoliberalizmin 1970’li yıllarda laboratuvar olarak Latin Amerika’da başlatıldığını ve Türkiye’de ise 12 Eylül 1980 askerî darbesinin bunun için yapıldığını anımsatan HDP'li Kemalbay, dünyayı küresel bir cehenneme çevirdiğini vurguladı. Kemalbay, "Gelir dağılımı uçurumunu korkunç boyutlara ulaştıran, işsizliği pandemi hâline getiren Neoliberal politikaların, doğayı sorunsuzca sömürerek dünyayı nefessiz bıraktı. Ekolojik yıkımı yarattığı için kapitalizmin sürdürülemez" olduğunu söyledi.

AKP EMEKÇİDEN ALDI SERMAYEYE AKTARDI

İşçilerle ilgili söylemlerin kağıt üzerinde olduğunu, sermayenin ise her dediğinin yapıldığını belirten Kemalbay, Bakan Bilgin'e, "Yirmi yıllık AKP döneminde emme basma tulumba gibi emekçilerden aldınız, sermayeye aktardınız. İşçilerin elinden alamadığınız bir kıdem tazminatı kaldı, onun için de işçilerin zayıf bir anını bekliyorsunuz. Söyleminiz de, metinleriniz de emekçi adına ne varsa hepsi kağıt üzerinde. Sermaye sınıfının ise bütün taleplerini kabul ediyorsunuz ve hayata geçiriyorsunuz" sözleriyle tepki gösterdi.

20 YILDA 30 BİNE YAKIN İŞ CİNAYETİ YAŞANDI 

6331 sayılı İş Sağlığı ve İş Güvenliği Yasası çıktığında iş cinayetleri biteceği sözünü anımsatan Kemalbay, yirmi yıldır en az 30 bine yakın işçi iş cinayetinde yaşamını yitirdiğini, meslek hastalıklarını bunların dışında tuttuğunu belirterek, "Her şeyi bir yana bırakın, insan olarak patron daha fazla kâr etsin diye canların yitmesinden hiç mi vicdanınız sızlamıyor? Bir çocuk işçi Rixos Lares Otel’de staj yaparken yaşamını yitirdi, failler ceza almadılar. Son sekiz yılda 500’e yakın çocuk işçi iş cinayetinde yaşamını yitirdi. Siz de seyirci oluyorsunuz. Devlet kimin yanında? Bunlar taammüden cinayet değil mi?" diye sordu. 

POLİTİKALARINIZ KADIN DÜŞMANI

İşçinin yanında olmanın, çalışana, insana yakışır iş sağlamak, iş cinayetlerini durdurmak anlamında geldiğini belirten Kemalbay, kadın istihdamı artırmak için hedef koyan iktidarın, ayrımcılık yüzünden 20 yıldır kadın istihdamını artmadığını anımsatarak, Bakan Bilgin'e, "En azından ILO C190’ı imzalamak için bir şeyler yapabilirsiniz Sayın Başkan. Patriyarkal kapitalizmin ihtiyaçları doğrultusunda ucuz, uysal ve görünmez kadın emeği için çabalamaya son verebilirsiniz Sayın Bakan.  Sermayeye 1001 teşvik verirken, ev kadınlarına emeklilik hakkı ve sağlık güvencesi verilsin diye kanun teklifi veriyoruz, sümen altı yapıyorsunuz. Engelliler ise çalışma yaşamının dışına atılıyor. Bu emek düşmanı, doğa düşmanı, kadın düşmanı politikaları kabul etmiyoruz" diye seslendi.

SAVAŞA, RANTA, FAİZE BÜTÇE

Sermayeye vergi teşviki yaparken asgari ücretliden vergi almanın hak olmadığını, Ağrı, Van, Mardin, Ardahan'da asgari ücretin fiilen uygulanmadığını, işsizliğin, Türkiye tarihinin rekor seviyesinde olduğunu vurgulayan Kemalbay,  savaşa, ranta, faize bütçe ayırarak temel gelir güvencesini tartışmanın mümkün olmayacağını söyledi.

BU BÜTÇE KÖLELİK BÜTÇESİDİR

Hazırlanan bütçenin kölelik bütçesi olduğunu, son on yılda 5’li çeteye 128 kez vergi ve harç indirimi yapıldığını, EYT’linin emeklilik hakkının gasp edildiğini kaydeden Kemalbay, emeklilerin 1.500 lira emekli maaşıyla şok geçirdiğini söyledi.

Türkiye'de sendikal yetki zorbalığı olduğunu, Kamudaki toplu sözleşmelerden yüzde 1 barajı altında kalan sendikaların yararlanamadığı eleştirisinde bulunan HDP'li Kemalbay, devletin işçiler için patronun sopası hâline geldiğini söyledi. Kemalbay, sağlık sistemi yüzünden 5 dakikalık muayenenin mağduriyet yarattığını, gidermek için hizmet alıcı olan Sağlık Bakanlığını bu konuda zorlanması  gerektiğini sözlerine ekledi. 
 

Editör: Haber Merkezi