Cengiz Aldemir/ANKARA - Meclis genel kurulunda konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, dört yıl önce partilerine yönelik bir darbe gerçekleştiğini Eş Başkanları, Grup Başkan Vekilleri, milletvekillerinin rehin alındığını söyledi.

Darbenin HDP'ye yapılan bir darbe olmadığını, getirdikleri torba yasayla emek güçlerine, demokrasi güçlerine, özgürlük ve demokrasi için mücadele eden bütün toplum kesimlerine yapılmış bir darbe olduğunu belirten Kemalbay, eski HDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak’ın yolladığı mesajı okudu.

FAŞİST DARBENİN TORBA YASASI

Kemalbay, “ Bakın sevgili Gülten Kışanak; "Kürtler yaşadıkları bütün haksızlıklara ve hukuksuzluğa rağmen demokratik siyasette ısrar etmek için yoğun bir çaba gösteriyorlar. Fakat son dört yılda kesintisiz bir şekilde hem yerel hem de genel siyasete faşist uygulamalarla engelleniyor. Bu durum açıktır ki sadece Kürt halkının sorunu değil, Türkiye'de yaşayan ve demokratik bir yönetim arzulayan herkesin sorunudur. Demokratik siyasete inandığını söyleyen tüm siyasi partilerin bu konuda net bir tutum alması ve güçlü bir mücadele hattı kurması gerekir. Bizler siyasi rehin olarak tutuluyoruz ama şunu bir kez daha net olarak ifade etmek isterim ki faşizme boyun eğmedik, eğmeyeceğiz!” diyor. Tıpkı Sevgili Gültan Kışanak'ın dediği gibi, bu faşist darbenin aslında işçilere, emekçilere, demokrasi güçlerine yönelik bir darbe olduğunu tam da bu torba yasa gösteriyor” sözleriyle tepki gösterdi.

HALKA ZEHİR İÇİRİYORSUNUZ

Torba yasaya karşı direnen sendikalar ve emek örgütlerinin polis zoruyla bastırılarak sindirmeye çalışıldığını, milletvekilleriyle görüşerek sorunlarını gündeme getirmek isteyen DİSK yöneticilerinin meclise alınmayarak darp edildiğini belirten Kemalbay, yaşanan darbe sürecinin emekçileri yoksullaştırdığını, bugüne kadar kazanılmış bütün haklarının gasp edilmek istendiğini söyledi. Getirilen torba yasayı sert bir dille eleştiren Kemalbay, “Torba yasanın içerisine bir miktar şekerli bir şey koyuyorsunuz, geri kalanı, zehri halka içirmeye çalışıyorsunuz. Bunu elbette ki halk yutmuyor, işçiler, emekçiler yutmuyor ama ceberut devlet düzeniniz şu anda insanların tepkilerini açığa çıkartmasının önünde engel oluyor. Türkiye'de sınıflar da var, sınıf bilinci de var, işçi sınıfının örgütlü mücadelesi de var ve bunun, sizlerin karşısında bir gün dikileceğini, çok geçmeden dikileceğini mutlaka göreceksiniz” dedi.

TÜRKİYE’DE İŞSİZLİK TSUNAMİSİ VAR

İktidarın işsizlik sigortası ve bazı kanunlarda değişiklik yapmak istediği teklifte işsizlikle mücadele diye bir şeyin olmadığını söyleyen Kemalbay, Türkiye’de işsizlik tsunamisi olduğunun belirterek, “İş mi var ki işçiler doksan gün boyunca işsiz kalınca hemen "Doksan birinci gün çalışalım da işsizlik primlerimiz devlet tarafından İşsizlik Fonu'ndan yatırılsın." diyecekler. Bir kere İşsizlik Fonu'nu sermaye çıkarları için kullanmaya doymadınız, bunu yol ediyorsunuz. Türkiye'de işsizlik tsunamisi varken insanların işsizlikten kaçınmaları için "İşçileri yönlendiriyoruz." diye burada bir kılıf geçirmişsiniz bu torba yasaya. Biz, bunu kabul etmiyoruz” diye konuştu.

SUÇ OLAN ŞEY YASAL HALE GETİRİLİYOR

İktidarın torba teklifle eksik istihdamı, sigortasızlığı, güvencesiz çalışmayı yasallaştırmak istediğini belirten Kemalbay, Anayasa'ya ve uluslararası sözleşmelere göre suç olan sigortasız, güvencesiz çalışmanın, bu teklifle yasal hale getirildiğini kaydetti. Devletin görevinin eksik ve güvencesiz istihdam yaratmak, kaçak çalışan işçileri meşrulaştırmak olmadığını vurgulayan Kemalbay, yapması gerekenlerin ise nitelikli iş, güvenceli bir toplum yaratmak olduğunu hatırlatarak, getirilen teklifin ayrımcılığı ve güvencesizliği hem 25 yaş altına hem 50 yaş üstüne dayatılarak darbeyi işçiye vurmak olduğunu söyledi.

Editör: Haber Merkezi