CENGİZ ALDEMİR/ İZ GAZETE- Türkiye’nin de onaylayarak hukuk düzenine esas aldığı, “Çalışan herkesin, kendisine ve ailesine insanlık onuruna yaraşır bir yaşam sağlayan ve gerektiğinde her türlü sosyal koruma yolları ile desteklenen adil ve elverişli bir ücret hakkı vardır.” denilenİnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ni hatırlatan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay,adil ücret hakkının vatandaşlara sağlanmasında asgari ücretin önemli uygulamalardan birisi olduğunu hatırlattı.

10 MİLYON ASGARİ ÜCRETLİ

Dünyanın birçok ülkesinde uygulanan asgari ücretin, milli gelirden ücretlilere düşen payı arttırmada ve onları insan onuruna yaraşır bir asgari geçim düzeyine ulaştırmada önem taşıyan bir sosyal politika aracı olduğunu söyleyen Kemalbay, DİSK’in, asgari ücret ile çalışan kişi sayısının 10 milyonu geçtiğini belirterek, “

Asgari ücretten yüzde 15 gelir vergisi kesintisi yapılması, zaten açlık sınırında yaşamak zorunda bırakılan emekçilerin mağduriyetinin artmasına neden olmaktadır. Asgari ücretliler yaklaşık iki aylık maaşlarını gelir vergisi olarak ödemektedirler. Yoksulluk sınırının 8.198 TL olduğu ülkemizde, 4 kişilik bir ailede 2 kişi, yani anne ve baba birlikte çalışsa dahi evin toplam geliri yoksulluk sınırının altında kalmaktadır. Yoksulluk sınırı dikkate alındığında brüt asgari ücret miktarlarının bile asgari ücretlinin kendisinin ve ailesinin yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı ortada iken, özellikle pandemi döneminde temel tüketim mallarında artan fiyatlar, yüksek enflasyon emekçi ailelerin koşullarını yaşanması imkânsız hale getirmiştir” dedi.

EN AZ MAAŞ ALAN EN ÇOK VERGİ ÖDEYEN

2.324 TL olan asgari ücretin, 2.517 TL olan açlık sınırının dahi altında olduğuna vurgu yapan Kemalbay,asgari ücret üzerinden gelir vergisi ve benzeri diğer mali yükümlülüklerin adaletsizliği de büyülttüğüne dikkat çekti.Pandemiönlem paketinde şirketlere vergi istisnaları, indirimleri, teşvikler, ucuz krediler sunulurken,çarkları döndüren işçi, asgari ücretli en az maaş alan en çok vergiyi ödeyerek ezildiğini kaydeden Kemalbay, “Gelirin yeniden dağıtılmasında en etkili müdahale araçlarından verginin, toplumun hangi kesimlerine yüklendiğini gösteren vergi yapısı kavramı yoksulluk ile vergi arasındaki ilişkinin temel göstergelerden birisi olup devletlerin sosyal politika ve vergilendirmeye ilişkin politik tercihlerini yansıtmaktadır” ifadelerine yer verdi.

İNSAN ONURUNA YARAŞIR BİR ÜCRET

Liberalizme karşı ilk isyan eden kişi olarak da bilinen Fransız iktisatçıSismondi’nin“vergi insandan kendisine yaşamını devam ettirmesi için gerekli olanı istemekten kaçınmalıdır. Zira açlığa mahkûm olan bir kimseye devletin kendisine sağladığı yararlardan bahsetmek gülünç olur” sözünü hatırlatan Kemalbay, asgari ücretin bir işçinin temel gereksinimlerini sağlayarak insan onuruna yakışır bir yaşam idame ettirebilmesi amacıyla uygulanan bir sosyal politika olduğuna vurgu yaptı.

KAMU GELİRİ VE SOSYAL ADALET KORUNUR

Asgari ücretin vergilendirilmeuygulamasına son verilmesini, Anayasa, kanunlar ile sosyal ve mali ilkelerin de bir gereği olduğunun altını çizen Kemalbay, “Teklifle yapılan düzenlemeyle sermaye sınıfına tanınan istisnaların yüzde 50’si kullanılarak sağlanacak kaynakların asgari ücretin vergi dışı tutulması imkanıgetirilmektedir. Böylece hem kamu gelirleri korunmakta hem de vergide sosyal adaleti sağlama işlevleri de korunmaktadır. Önemli bir konu olması nedeniyle Kanun Teklifinin Başlığı da diğer çerçeve kanunlarla karışmaması için Teklifin amacını açıklayacak bir şekilde düzenlenmiştir.”

Editör: Haber Merkezi