Cengiz Aldemir/ANKARA - İktidara yakın yayın organlarında kız çocuklarının yapısı ve doğurganlığına ilişkin yorumların, istismarı artırıcı şekilde ele alındığına dikkat çeken HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, çocukların büyük bir risk altında olduğunu vurguladı. Kemalbay, dini birtakım söylemlerle kız çocuklarının maruz kaldıkları istismarların görmezlikten gelindiğini ve yaptırım uygulanmaması sonucu daha çok çocuğun istismara açık hale getirildiği uyarısında bulundu.

Konuyu meclis gündemine taşıyan HDP’li Kemalbay, Anayasa Mahkemesi’nin, “15 yaşını tamamlamamış her çocuğa karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranışın cinsel istismar sayılacağına" ilişkin hükmü iptal ettiğini hatırlattı. Bahse konu kararını, Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’nin, 12-15 yaş arasında “rızayla” yaşanan ilişkilerde verilen cezanın çok yüksek olduğunu öne sürerek, TCK'nın 103. maddesinin birinci fıkrasının Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle yapmış olduğu başvuru üzerine verdiğini söyledi.

SUÇ VE CEZA ORANTISIZLIĞI

Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’nin dört yaşında ki ile 14 yaşındaki mağdura yönelik cinsel istismar suçunun ceza anlayışı içermediği ve aynı olduğu ifade edilen başvurusuna dikkat çeken Kemalbay, başvuruda, "Suça sürüklenen çocuklar yönünden 12 ile 15 yaş arasında olup da kendisine yönelik eylemin anlam ve mahiyetini algılama yeteneği olan mağdurun rızasına hukuki sonuç tanınmadığı, bu mağdurların rızasıyla yaşadığı cinsel eylemler hakkında cezanın çok yüksek olduğu, suçun en nitelikli hali için en düşük yaşın 15 şeklinde belirlenmesinin suç ve cezada korunmak istenen hukuki yarar ile müeyyide arasındaki orantıyı bozduğu" da yerel mahkemece savunulan hususlar arasında” olduğunu söyledi.

MAHKEMELER DUYARSIZ

Konuyu gündeme getiren Bafra Ağır Ceza Mahkemesi ile ilgili hükme iptal kararı veren AYM’nin çocuk istismarı konusunda duyarsız bir yaklaşım sergilediğini ileri süren Kemalbay, Türkiye’nin tarafı olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 19’uncu maddesini hatırlattı. Kemalbay Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a, “Bakanlığınız çocukların üstün yararını korumak için hangi tedbirleri almaktadır?” diye sordu.

Kemalbay şu sorularına da yanıt istedi:

​Anayasa Mahkemesi kararı, devletin çocuğun maruz kaldığı cinsel istismara dair sorumluluğunu bertaraf etmekte olup, Bakanlığınız bu kararın çocuklar için doğuracağı olası sakıncalara dair hangi önlemleri almıştır/alacaktır?

Bakanlığınız, çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarını engelleyecek düzenlemeler yapılması ve bu meseleyle ilgili etkin bir mücadele yürütülmesi amacı ile hangi çalışmaları hayata geçirecektir?

Basın yayın organlarında “çocukların evlenebileceği”, doğum yapabileceği” şeklinde ve çocuğun üstün yararını tehlikeye atan açıklamalara ilişkin Bakanlığınız hukuki süreç başlatmış mıdır?

Geçtiğimiz günlerde Akit TV’de yayınlanan ve çocuğun cinsel istismarını meşru gösteren açıklamalara dair neden hala bir açıklama yapmadınız? Bu programa ve programda yapılan açıklamalara dair hukuki süreç başlatacak mısınız?

Son on beş yıl içerisinde kaç çocuk istismara uğramıştır? Yıllara ve şehirlere göre dağılım ne şekildedir?

Son on beş yıl içerisinde çocuğa karşı istismardan kaç kişi ceza almıştır, kaçı halihazırda cezaevindedir? Mükerrirlerin sayısına dair bir istatistik mevcut mudur?

Bakanlığınız hali hazırda kaç istismar davasında müdahildir? Bakanlığınızın dahil olduğu kamu davalarında faillerin etkin bir şekilde yargılandığı ve ceza aldığı vaka sayısı nedir?

Bakanlığınız cinsel istismar mağduru olan çocuklara ve ailelerine psikolojik destek sunmakta mıdır?

Çocuğa yönelik istismarın önlenmesi için toplumun sizden beklentisi olan bütünlüklü politikaları ne zaman hayata geçirmeyi düşünüyorsunuz?

Editör: Haber Merkezi