Cengiz Aldemir/ANKARA

Çocuk haklarının ihlal edildiği ve gelişimleri önündeki en önemli engelin çocuk işçiliği olduğunu belirten HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, "Çocuk işçiliğinin temel sebepleri yoksulluk, ücretsiz ve kaliteli eğitime erişememe, göç, yetişkin aile bireylerinin işsizliği, denetim eksikliği, kayıt dışılık ve ucuz sermayenin ucuz iş gücü talepleri olmaktadır" dedi.

ÇOCUK EMEĞİ SÖMÜRÜSÜ SÜRÜYOR

Uluslararası Çalışma Örgütünün çocukların erken yaşlarda çalışma yaşamının ağır koşullarından uzak tutmak için önemli standartlar geliştirdiğini vurgulayan HDP'li Kemalbay, "Türkiye’de halen yüzbinlerce çocuğun emek sömürüsüne ve beraberinde çalışma yaşamının ağır koşullarında sistematik olarak ihmal, istismar ve şiddete uğrayarak hayatını sürdürmek zorunda kaldığı gerçeği devam etmektedir" eleştirisinde bulundu.

ILO: ÇOCUK İŞÇİLİĞİ YAŞ SINIRI 14 

İktidarın, cezasızlık politikalarının, yoksulluğu ortadan kaldırmak yerine yöneten politikalarda ısrar ettiğini, sendika ve hak örgütlerinin taleplerini göz ardı etmesinden dolayı çocuk işçiliğini beslendiğini vurgulayan Kemalbay, 

ILO'nun çocuk işçiliğinin olumsuz nedenlerinden dolayı 14 yaş ile sınırlandırdığını anımsattı.

MÜLTECİ ÇOCUK İŞÇİLERİ GÖRMEZDEN GELEN TÜİK

Türkiye’nin de dahil olduğu 1993 yılında Çocuk İşçiliğinin Sona Erdirilmesi Programı’na rağmen TÜİK’in 2 milyona yakın 0-18 yaş grubundaki mülteci çocuğun çalışma hayatında bulunmasını görmezden geldiğine dikkat çekti. 

ÇOCUK İŞÇİ SAYISI YAZ AYLARINDA 5 MİLYON

Kemalbay, Mevsimlik ve Tarım İşçiliğinin düştüğü Ekim-Aralık döneminde hazırladığı “2020 Çocuk İşgücü Araştırması’nda, 5-17 yaş aralığında çalışan çocuk sayısının 720 bin olduğu bilgisini paylaştı.

Haziran 2021 tarihinde yayımlanan "Çocuk İşçilik Yasaklansın!" başlıklı İSİG Raporunu da paylaşan Kemalbay, en az 2 milyon çocuk işçinin yaz aylarında 5 milyona yaklaştığı verilerinin yer aldığı bilgisini aktardı.

AKP DÖNEMİNDE 787 ÇOCUK İŞÇİ ÖLDÜ

Çocuk işçiliğinin tehlikeli işlere kaymasından dolayı çocuk iş cinayetlerinin arttığına vurgu yapan Kemalbay, "İSİG Meclisi verilerine göre AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından beri en az 787 çocuk işçi yaşamını yitirirken, 2013-2021 arasında ölen 190 çocuğun 14 yaş altında olduğu belirtilmektedir. Çocuk işçiler işçi sınıfının bir parçası iken, mülteci çocuklarda çocuk işçiliğinin bir parçası haline gelmiştir. Yaşamını yitiren çocuk işçilerin 58’inin mülteci/göçmen çocukları olduğu, ölüm oranının bu denli yüksek olmasının nedenleri ise tehlikeli işlerde çalışmak zorunda kalmaları ve mültecilere yönelik şiddetten kaynaklandığı belirtilmektedir" bilgisini paylaştı. 

EN KÖTÜ ÇOCUK İŞÇİLİĞİ TARIM İŞÇİLİĞİ

En kötü çocuk işçiliğinin, mevsimlik tarım işçiliği olduğunu kaydeden Kemalbay, Türkiye'nin, taraf olduğu ILO sözleşmeleri kapsamında hazırladığı Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ulusal Programına göre 2023’e kadar bu alanlarda çocuk işçiliğinin önlenmesine yönelik verdiği taahhütü anımsattı.

TÜİK’in 2020 Çocuk İşgücü Araştırması’nda dahi 5-17 yaş aralığında çocuk işçiliğinde yer alan 720 bin çocuğun yüzde 30.8'inin tarım sektöründe çalıştığı, yüzde 4.4'lük bir grubunun 5-11 yaş aralığında olduğunu aktaran Kemalbay, çocukların eğitimden geri kaldığını ve okullarını terk etme riskiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu.

YASAL KILIF ALTINDA "STAJYER" SÖMÜRÜSÜ

Türkiye’de yasal kılıf altında “meşrulaştırılan” çıraklık ve stajyerlik “mesleki eğitim” adıyla çocuk emeğini sömüren yaygın çalıştırma biçimine evrildiğine vurgu yapan Kemalbay, kamuoyu vicdanını yaralayan otelde staj yaparken ölü bulunan Burak Oğraş örneğini anımsattı. Kemalbay, çocuk işçiliğinin bir insan hakları ihlali ve devletin korumaya ilişkin politikalarının yetersiz, sosyal ve ekonomik adaletsizliğin de bir sonucu olduğunu söyledi.

Editör: Haber Merkezi